Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesinin 2005/156 esas sayılı dosyasında birleştirildiği ve yapılan yargılama sonucunda verilen 21.07.2009 tarihli karar ile taraflar eşit kusurlu kabul edilerek her iki tarafın boşanma davalarının kabulü ile Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi gereğince boşanmalarına karar verildiği, kararın davacı kadın tarafından "kocanın kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, gerekçe, tazminatlar ve nafakalar yönünden" temyiz edildiği, kadının boşanma davasında verilen boşanma hükmünün ise taraflarca temyiz edilmeyerek 27.10.2009 tarihinde kesinleştiği; böylece bu tarih itibariyle taraflar arasındaki evlilik birliğinin "boşanma" ile sona erdiği, davacı kadının zina (TMK md 161) hukuki sebebine dayalı eldeki bu boşanma davasının 25.11.2009 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/06/2021 NUMARASI : 2020/196 2021/430 DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Dairemizin 07/10/2021 tarih, 2021/1359 esas, 2021/1372 Karar sayılı ilamının Yargıtay 2....

    maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın fer'isi niteliğindeki taleplere, birleşen dava ise TMK'nın 161. maddesinde belirtilen zina hukuki nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağına ilişkindir. Yargıtay bozma ilamı ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dairemizin 06.11.2020 tarih, 2019/1806 Esas, 2020/1590 Karar sayılı ilamı Yargıtay 2....

    Davalı-karşı davacı kadın tarafından, terditli olarak özel boşanma sebeplerinden zina (TMK m. 161), bu talep yerinde görülmez ise evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle (TMK md.166/1,2) boşanma isteminde bulunulmuştur. Yapılan incelemede; davacı-karşı davalı kocanın halen, başka bir kadınla birlikte yaşamaya devam ettiği ve bu kadından çocuğu olduğu anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanunu’nun 161. maddesi koşulları oluşmuştur. Davalı-karşı davacı kadın tarafından boşanma davası terditli olarak açıldığından ve öncelikle zina nedeniyle boşanma talep edildiğinden yerel mahkemece zina sebebine dayalı olarak açılan boşanma davasının kabul edilmesinde bir yanlışlık bulunmamaktadır. Bununla birlikte; zina eylemi, mutlak boşanma sebebi olduğundan, boşanmaya neden olan olaylarda davacı-karşı davalı kocanın tamamen kusurlu olduğu yönündeki karar da usul ve yasaya uygundur. Bu sebeple, davacı-karşı davalı kocanın, karşı davanın kabulü ve kusur tespitine yönelik istinaf talebi yerinde görülmemiştir....

    Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde düzenlenen "zina"; kusura dayalı, mutlak ve özel bir boşanma sebebi olarak kabul edilmiştir (... Dural-Tufan Öğüz-... Alper Gümüş: Türk Özel Hukuku, C.III, Aile Hukuku, ..., 2011, sh.101). "Zina" davranışı; özellik taşıyan yoğunlaşmış bir kusurluluk halidir. Mutlak boşanma sebebi olması nedeniyle; boşanma kararı verebilmek için; zinanın tespit edilmesi (kanıtlanması) gerekli ve yeterlidir. Bunun sonucu olarak; zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasında, davalı eşin zinası kanıtlandığı takdirde; dava açan eşin kusurunun derecesi ne olursa olsun daha ağır kusurlu olsa bile, boşanma kararı verilmesini engellemez. Ancak; boşanmanın sonuçlarından ve onun fer'i (eki) olan yoksulluk nafakası (TMK.m.175) ile maddi ve manevi tazminat (TMK.m.174/1-2) taleplerinin karşılanmasında kusur bir ölçüttür. Yoksulluk nafakası talep eden eşin kusursuz veya diğer tarafa göre en azından eşit kusurlu olması gerekir....

      Bu hale göre mahkemece zinayı ispatlayan davacıya az da olsa kusur yüklenmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir..." şeklindeki ilamı dikkate alındığında zina özel ve mutlak boşanma sebebi olup karşı taraf davalının açılmış bir boşanma davası olmadığı bu hali ile kusur kıyaslaması yapılamayacağı anlaşılmış, Davacı tarafın zina sebebine dayalı açılan boşanma davasında davalının dinlenen tanık beyanlarından telefonunu özel himaye altına aldığı anlaşılmış olup istenen HTS kayıtlarında da Esma isimli kadınla görüşme ve mesaj kayıtlarının olduğu anlaşılmış olup,zina nedenine dayalı boşanma davasının objektif koşulu cinsel ilişki olduğundan bu hususta dosya kapsamında sübuta ermediğinden zina nedeniyle açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir. Toplanan delillerden, davalı erkeğin zinasının temadi etmediği anlaşılmaktadır. O halde, davacı kadının özel boşanma sebeplerinden zina hukuki sebebine (TMK m. 161) açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir....

      Bu hale göre mahkemece zinayı ispatlayan davacıya az da olsa kusur yüklenmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiştir..." şeklindeki ilamı dikkate alındığında zina özel ve mutlak boşanma sebebi olup karşı taraf davalının açılmış bir boşanma davası olmadığı bu hali ile kusur kıyaslaması yapılamayacağı anlaşılmış, Davacı tarafın zina sebebine dayalı açılan boşanma davasında davalının dinlenen tanık beyanlarından telefonunu özel himaye altına aldığı anlaşılmış olup istenen HTS kayıtlarında da Esma isimli kadınla görüşme ve mesaj kayıtlarının olduğu anlaşılmış olup,zina nedenine dayalı boşanma davasının objektif koşulu cinsel ilişki olduğundan bu hususta dosya kapsamında sübuta ermediğinden zina nedeniyle açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir. Toplanan delillerden, davalı erkeğin zinasının temadi etmediği anlaşılmaktadır. O halde, davacı kadının özel boşanma sebeplerinden zina hukuki sebebine (TMK m. 161) açılan boşanma davasının reddine karar verilmiştir....

      Davalı karşı ve birleşen davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; birleşen davalının, taraflar arasında görülen boşanma davasının yargılanması sırasında sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, akrabası Sema Nur isimli kişi ile zina yaptığını, yapmaya da devam ettiğini, bu kişi ile düğün yapıp sosyal medyadan paylaştığını, birlikte yaşadığını belirterek zina sebebiyle boşanmalarına, faiziyle birlikte 1.000 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, faiziyle birlikte 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminata karar verilmesini istemiştir....

      KARAR Açıklanan sebeplerle; 1.Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının boşanma davaları ile ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA, 2.İlk Derece Mahkemesi kararının boşanma davaları yönünden davalı-davacı erkek yararına, BOZULMASINA, bozma sebebine göre yeniden hüküm kurulması zorunlu hale gelen boşanma davaları ve fer'îleri yönünden tarafların temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 3.Yukarıda (2-a) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davalı-davacı erkeğin ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının reddine, Davacı-davalı kadının ziynet alacağına yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ziynet alacağı davası yönünden davacı-davalı kadın yararına, BOZULMASINA, Duruşma için takdir olunan 8.400,00 TL’nin ...'dan alınarak ...'a verilmesine ve 8.400,00 TL vekâlet ücretinin ...'dan alınarak ...'...

        İlk derece mahkemesince; kadının zina nedenine dayalı boşanma davasının reddine, evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1. Maddesi uyarınca boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk için aylık 450,00 TL iştirak nafakasına, davacı-karşı davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, davacı-karşı davalı kadın yararına 15.000,00 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi tazminata, ziynet alacağı talebinin tefrikine, davalı-karşı davacı erkeğin karşı davasının ve tedbir nafakasının kaldırılması talebinin reddine hükmedilmiştir. Davacı-karşı davalı kadın vekili; kadının reddedilen zina nedenine dayalı boşanma davasına, iştirak nafakası ile kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası ve tazminatların miktarına, kadının reddedilen yoksulluk nafakası talebine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur....

        UYAP Entegrasyonu