WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TMK'nın 161. maddesine göre; "Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur". TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir". Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir"....

Bu durumda tarafların kocanın zinası (TMK. md. 161) sebebiyle boşanmalarına karar verilmesi gerekirken, boşanma kararının Türk Medeni Kanununu 166/1-2. maddesine dayandırılması usul ve yasaya aykırıdır. Ne varki, tarafların sonuçta boşanmalarına karar verilmiş olduğuna göre, gösterilen hukuki sebep doğru değil ise de, hüküm sonucu bakımından usul ve yasaya uygun olduğundan boşanma sebebinin "zina" (TMK. md. 161) olarak değiştirilmesi suretiyle hükmün gerekçesinin düzeltilerek onanması yönüne gidilmiştir (HUMK. md. 438/son)....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin asıl davası yönünden; toplanan delillere ve özellikle İl Emniyet Müdürlüğünden getirtilen otel kayıt bilgilerine göre kadının dava dışı H.K. isimli şahısla zina eylemini gerçekleştirmiş olduğu, süre gelen zina eyleminde yasal hak düşürücü 6 aylık sürenin zinanın sona ermesinden itibaren başlayacağı, son eylem tarihi olan 17.09.2018 tarihine nazaran da 02.10.2018 tarihinde açılan davanın yasal hak düşüm süresi içerisinde ikame edildiği, özel boşanma sebebi gerçekleşmiş ve ispatlanmış olduğu için artık ikinci sebebe gidilemeyeceği ve genel boşanma sebebinin şartlarının mevcut olup olmadığına bakılmayacağı, kadının karşı boşanma davasının incelenmesinde; erkeğin olay günü kadını basit tıbbi müdahale gerektirecek şekilde yaraladığı ve ölümle tehdit ettiği, kadının da dava açmakta haklı olduğu, kusur dağılımında kadının ağır, erkeğin ise az kusurlu olduğu gerekçesiyle her iki...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek öncelikle zina (TMK m. 161), olmadığı taktirde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuksal sebebine dayalı olarak boşanma talep etmiştir. Mahkemece kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında "davanın kabulü ile tarafların TMK 'mn 166/1-2 maddesi gereğince evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına" karar verildiği halde, hükmün gerekçesine; davacının zina nedeniyle boşanmayı talep ettiği, Türk Medeni Kanununun 161. maddesi koşullarının oluştuğu belirtilerek davanın zina sebebiyle kabul edildiğini yazmak suretiyle kısa karar ve gerekçeli kararın hüküm fıkrası ile hükmün gerekçesi arasında çelişki yaratılmıştır....

        Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacının zina eylemini kabul ettiği halde uzunca bir süre davalı ile aynı ortamda bulunduğunu, boşanma davasını uzun zaman sonra açtığını, mahkemece evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma kararı verilmesi gerekirken zina sebebiyle boşanmalarına karar verilmesinin, davacı lehine hükmedilen maddi tazminat ve yoksulluk nafakası miktarının hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle yerel mahkeme kararının maddi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu, öncelikle zina sebebiyle, olmadığı taktirde evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davasıdır. Mahkemece zina sebebiyle boşanma davasının kabulüne karar verilmiş, hükme karşı taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

        Tarafların evliliği sürecinde davalı koca tarafından eşi aleyhine, kadının sık sık evi terk etmesi ve şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açılmış, bu davada mahkemece geçimsizliğin kadın ile koca arasında olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu davadan sonra davacı kadın tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle davalı aleyhine boşanma davası açılmış, koca ise karşı dava ile zina nedeniyle boşanmaya karar verilmesini istemiştir....

          Zina eylemi devam ettiğine göre, hak düşürücü süre geçmiş sayılmaz. Toplanan delillerden, davacı-davalı erkeğin zinasının temadi ettiği anlaşılmaktadır. O halde, kadının özel boşanma sebeplerinden zina hukuki sebebine (TMK m. 161) dayanarak açmış olduğu davasının da kabulü gerekirken reddi doğru olmamıştır. Ne var ki davacı-davalı erkeğin TMK 166/4 maddesi uyarınca fiili ayrılık hukuki sebebine dayanan boşanma davasında verilen boşanma kararı ve davalı-davacı kadının TMK evlilik birliğinin sarsılması sebebine (TMK m. 166) dayanan boşanma davasında verilen boşanma kararı temyizin kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş, davalı-davacı kadının zina sebebine dayalı boşanma davası konusuz kalmıştır....

            "Dava; zina (TMK m.161) ve evlilik birliğinin sarsılması hukuksal sebeplerine dayalı (TMK m.166/1) boşanma talebine ilişkindir. Zina eylemi özel boşanma sebebi yanında genel boşanma (TMK m.166/1) sebebi de oluşturur. Böyle bir durum karşısında kalan eş dilerse bu özel sebeplerin yanında genel sebebe, dilerse birine veya birkaçına birlikte dayanarak boşanma talep edebilir. Davacı zina hukuksal sebebi ve genel boşanma sebebine dayanarak boşanma davası açmış olduğundan, bu durumda mahkemece davacı-davalı kadının ileri sürdüğü her iki hukuksal boşanma sebeplerinin de bulunup bulunmadığı belirlenmeli ve sonucuna göre karar verilmelidir. Bu husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir." (Yargıtay 2....

            Zina nedenine dayalı boşanma talebinin reddi açısından: Erkeğin zina nedenine dayalı kusurlu davranışlarının ispatlanamaması karşısında zina nedenine dayalı boşanma davasının reddinin doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından davacı kadın vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. TMK'nun 166/1'e göre davanın kabulü açısından: Geçimsizliğe sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, evlilik birliğinin devamında taraflar açısından her hangi bir yarar kalmadığı, davanın kabulünün doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından davalı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

            Zina nedenine dayalı boşanma talebinin reddi açısından: Erkeğin zina nedenine dayalı kusurlu davranışlarının ispatlanamaması karşısında zina nedenine dayalı boşanma davasının reddinin doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından davacı kadın vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. TMK'nun 166/1'e göre davanın kabulü açısından: Geçimsizliğe sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, evlilik birliğinin devamında taraflar açısından her hangi bir yarar kalmadığı, davanın kabulünün doğru ve yerinde olduğu anlaşıldığından davalı erkek vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu