WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, açılan davanın her yönüyle usul ve hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafça söz konusu aralarında imzalanmış protokol gereği mal paylaşımının boşanmanın feri niteliğinde olduğu belirtildiğini ancak YHGK kararında, "mal rejimi gereği malların paylaşımı anlaşmalı boşanma kapsamında değildir....

Davalılar vekili cevap dilekçesi ile; açılan davayı kabul etmediklerini, T13 eski eşinin boşanma davası akabinde de mal paylaşımı için dava açtığını, boşanma kararından sonra T13 müvekkili Sıba Bakıra ile evlendiğini ve Ali Önal'ın dünyaya geldiğini ancak bu süreçte mal paylaşımı davasının devam ettiğini, T13 kanser nedeni ile 08/01/2018 tarihinde vefat ettiğini, Ali Önal'ın hayatta ile müvekkillerinden hiçbirine evi sattığından bahsetmediği gibi evi devir yapmaları konusunda da hiçbir şekilde vasiyette bulunmadığını, daire değerinin 2015 yılında 300.000,00 TL olduğunu 190.000,00 TL bedelle satılmasının kabul edilebilir bir durum olmadığını, davaya konu dairenin 10/02/2015 tarihinde T13 tarafından Ozan Yay'a 1.100,00 TL bedelle kiralandığını ve kira bedelinin her ay T13 İş Bankası Yerköy Şubesindeki hesabına yatırıldığını, davacıların iddia ettiği gibi bir satış olmuş olsaydı müteveffa tarafından protokolden 1 ay sonra dairenin kiraya verilmeyeceğini ve kira bedellerinin müteveffaya değil...

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; davacı kadın tarafından açılmış boşanma ve fer'ileri ile mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı katılma alacağı davası olup, dairemizin 2022/421 esas sırasında kayıtlı iken dairemizce yapılan inceleme sonucunda boşanma dosyadan TEFRİK edilmesine karar verilen katılma alacağına istemine ilişkindir. Davacı kadının mal rejimine ilişkin talebi boşanma davasının eki niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar. Dava katılma alacağından kaynaklı belirsiz alacak davasıdır. Davacı 1000- TL üzerinden belirsiz alacak davası açmıştır. Dava belirsiz alacak davası olduğuna göre mahkemece yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda belirli hale gelecek olup değer arttırımı sonradan gündeme gelecek ve harç tamamlanması gerekecektir....

Mahkemece davacı-karşı davalı kadının ailesinin yanına yemeğe gidiyorum diyerek evden ayrılması ve bir daha eve dönmeyerek birlikte yaşama yükümlülüğüne aykırı davrandığından bahisle boşanma kararı verilmiş ise de toplanan delillerden, davacı-karşı davalı kadının birlik görevlerine yerine getirmeme amacıyla evine dönmediği ispatlanmamıştır.Fiili ayrılıkta tek basma boşanma sebebi sayılamaz.Davalı-karşı davacı erkeğin terke dayalı boşanma davası da bulunmamaktadır.Türk Medeni Kanununun 166'ncı maddesinde yer alan çekilmezlik ve temelden sarsılma unsuru erkeğin davasında gerçekleşmemiştir. Bu durumda erkeğin boşanma davanın da reddi gerekirken, yetersiz gerekçe ile boşanma kararı verilmesi doğru bulunmamıştır....

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 27.05.2009 gün 2009/2-158 Esas - 2009/217 Karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi boşanmanın mali sonuçları üzerindeki 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 174. maddesinde düzenlenen boşanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat, 175. maddesinde düzenlenen yoksulluk nafakası, şahsi eşyalarla ilgili anlaşmaya, kısaca boşanmanın ferilerine ilişkin olup, mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan katılma ve değer artış payı alacağına konu yukarıda özgülenen taşınmazlar bu beyanlar içinde değildir. Başka bir anlatımla, somut olayda boşanma dosyası içeriğindeki protokol ve beyanlarla tarafların aralarındaki mal rejimini tasfiye ettikleri kabul edilemez. Kural olarak, boşanma davalarıyla birlikte mal rejimine ilişkin açıklamaların ve eşler arasında varılan sonuçların anlaşma protokolünde yer almalarında herhangi bir sakınca bulunmayıp, bunu engelleyen bir kanun hükmü de yoktur....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1365 KARAR NO : 2022/1497 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DEMRE ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/180 ESAS DAVA KONUSU : Boşanma Ve Mal Paylaşımı KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; evlilik birliği içerisinde edinilen malların tasfiyesine yönelik Antalya Muratpaşa Yenigün 4753 ada 7 parsel nolu taşınmaz, Antalya Aksu Karaöz M 14729 ada 11 parsel kayıtlı tarla vasfındaki taşınmaz ve Antalya Aksu Karaöz M14729 ada 13 parsel kayıtlı tarla vasfındaki taşınmaza, davalı yanın banka hesaplarına ve davalı adına kayıtlı araçlara ihtiyati tedbir konulmasına, tarafların mal rejiminin tasfiyesiyle, müvekkilin lehine tasfiye sonucunda hesaplanacak fazlaya ilişkin talep ve haklarının saklı kalmak kaydıyla katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek...

      Payı Alacağının, Denkleştirme Alacağının, Eklenecek Değerin vs.) hesaplanarak müvekkiline verilmesine, davalı adına çıkabilecek mal varlıklarını satması bunun sonucunda davacı müvekkilinin telafisi mümkün olmayan zararlara uğramasını önlemek için davalı adına yapılacak aktif ve pasif TAKBİS, POLNET, Ticaret Odası, Banka hesaplarının sorgulanması ve istinabe yolu ile Almanya'daki mal varlıklarının sorulması sonucunda ortaya çıkacak olan mal varlıkları ve paraların üzerine tedbir konulmasına, davalı kocanın, davacının mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacaklarını azaltmak kastıyla devir işlemleri yapmış olup, devredilmiş olan taşınmazlar ve banka hesaplarındaki paralara ilişkin mal rejiminden kaynaklı alacaklarınan da hesaplanarak müvekkiline verilmesine, nafaka, maddi manevi tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

      Aile Mahkemesi'nde davacının mal paylaşımı davası açtığını ancak mahkeme Fransa'daki boşanma davası uzlaşamama nedeniyle ve açılmış bir dava bulunmamasından reddine karar verildiğini, karar örneğini dosyaya sunduklarını, taraflar arasında açılmış bir boşanma davası bulunmadığını, davacının tüm mal kaçırma iddialarının asılsız olduğunu, yersiz usulsüz açılan davanın öncelikle usulden, olmadığı takdirde esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davada mahkeme Aile Mahkemesinin Görev alanına girdiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır....

      DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Mal Paylaşımı KARAR DÜZELTME İSTEYEN : ... Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına-kısmen onanmasına dair Dairemizin 10.04.2018 gün ve 2018/1433-2018/4790 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Mal Paylaşımı Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; kısmen bozulmasına, kısmen onanmasına dair Dairemizin 12/06/2017 gün ve 2016/2289-2017/7247 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....

          UYAP Entegrasyonu