Zira, kanun koyucu mal rejimleri için ayrı ve özel bir zamanaşımı süresi öngörmek isteseydi, bunu ayrıca düzenler ve salt boşanma ile sınırlı olarak değil de mal rejiminin diğer sona erme halleri (TMK m. 225) için de öngörürdü (KILIÇOĞLU, s. 1292). Şu halde katılma alacağında zamanaşımı süresinin TMK'nun 178. Maddesi uyarınca belirlenmesine imkân bulunmamaktadır. Katılma alacağı Kanundan doğan bir (parasal) alacak hakkı olup, doğumuyla birlikte temlik edilebilir, haczedilebilir ve rehnedilebilir (AKINTÜRK, Turgut/ATEŞ Karaman, Derya: Türk Medeni Hukuku: Aile Hukuku, C. 2, 14. B., İstanbul 2012, s. 174; ZEYTİN, Zafer: Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi ve Tasfiyesi, 2. B, Ankara 2008, s. 234; YETİK, Nurten: Boşanma, Anlaşmalı Boşanma ve Mal Rejimleri, 3. B, Ankara 2008, s. 128; KIRMIZI, Mustafa: Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi ve Aile Konutu, İstanbul 2012, s. 245; GÜMÜŞ, Mustafa Alper: Teori ve Uygulamada Evliliğin Genel Hükümleri ve Mal Rejimleri, İstanbul 2008, s. 380)....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Katılma Ve Değer Artış Payı Alacağı İLK DERECE MAHKEMESİ : Elazığ 1. Aile Mahkemesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Elazığ 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi ve aleyhine hükmedilen tazminatlar yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise katılma yoluyla reddine karar verilen ziynet alacağı davası ve tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Katılma yoluyla temyiz, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlıdır. Davacı-davalı erkek, ziynet alacağı davasına yönelik hükmü temyiz etmediğine göre, bu dava yönünden davalı-davacı kadının katılma yoluyla temyiz hakkı bulunmamaktadır....
Bu durum karşısında eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden eşler arasında evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı rejimi, bu tarihten boşanma davasının açıldığı 30.06.2009 tarihine kadar TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dosya kapsamı ve dava dilekçesindeki açıklamalara göre; davacı vekilinin talebi araç üzerindeki katılma alacağı ve genel hükümlere tabi ziynet alacağı isteğine ilişkindir. ..........
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kendi davasının reddi ve kadının boşanma davasının kabulü yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise katılma yoluyla ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-karşı davacı kadının ziynet alacağı davasına yönelik katılma yoluyla temyiz dilekçesinin incelenmesinde; Katılma yoluyla temyiz, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlıdır. Davacı-karşı davalı erkek, ziynet alacağı davasına yönelik hükmü temyiz etmediğine göre, bu talep yönünden davalı-karşı davacı katılma yoluyla temyiz hakkı bulunmamaktadır....
Dava; katılma alacağı isteğine ilişkindir. Bu tür davalarda eklenecek değerlerden (TMK.nun 229. m) ve denkleştirmeden (TMK.nun 230.m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere davalının edinilmiş mallarının (TMK.nun 219.m) toplam değerinden bu mallara ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.nun 231.m) yarısı üzerinden (TMK.nun 236/1.m) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak hüküm kurulur. Taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejimi, boşanma davasının açıldığı 10.04.2006 tarihinde sona ermiştir. (TMK. 225/2 m.) Mahkemece, taşınmazın 11.12.2003 satış tarihindeki değeri esas alınmak suretiyle davacının katılma alacağı belirlenmiştir. Oysa katılma alacağı hesabında tasfiye tarihi mal rejiminin sona erdiği tarih olmayıp tasfiyeye ilişkin karar tarihidir.(TMK. 232, 235/1. m.)...
Hükmü davalı-karşı davacı kadın, nafakaların ve tazminatların miktarı ile erkek lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden temyiz etmiş, davacı-karşı davalı erkek ise katılma yoluyla kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve ziynet alacağı davasının kabulü yönünden temyiz etmiştir. Kadının, kabul edilen ziynet davasına yönelik bir temyizi bulunmadığına göre, bu dava erkek tarafından katılma yoluyla temyize getirilemez. Bu bakımdan erkeğin, ziynet alacağı davasının kabulüne ilişkin katılma yoluyla temyiz dilekçesinin açıklanan sebeple reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı, katkı payı alacağı ... ile ... aralarındaki katılma alacağı, katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair .. Aile Mahkemesi'nden verilen 26.03.2013 gün ve 24/261 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, evlilik birliği içinde 01.01.2002 öncesi edinilen mesken niteliğindeki taşınmaz için katkı payı alacağı ve 01.01.2002 sonrası edinilen yayla evi niteliğindeki taşınmaz ve araç için katılma alacağına karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....
Mahkemece; tarafların iki kez evlendikleri, ilk evlilik dönemi içerisinde mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğunu, ikinci evlilik dönemi içerisinde edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğunu, davacının talebinin katkı payı alacağı olarak nitelendirilmesi halinde ilk boşanma davasının kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre geçirildikten sonra dava açıldığından reddine; katılma alacağı olarak nitelendirilmesi halinde taşınmazın 4271 sayılı TMK yürürlüğe girmeden önce edinilmiş olduğundan katılma alacağına ilişkin hükümler uygulanamayacağı ve taşınmazın davalının kişisel malı olduğu davanın bu yönüyle de reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2022 NUMARASI : 2022/593 2022/655 DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Anlaşmalı)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; davacı erkeğin sunulan protokol uyarınca anlaşmalı boşanma kararı verilmesini istediğini, duruşmada; protokoldeki imzanın kendisine ait olduğunu, her konuda anlaştıklarını, davalıdan tazminat, nafaka, edinilmiş mallardan dolayı katılma, katkı ve değer artış payı alacağı istemediğini belirterek boşanma kararı verilmesini talep etmiştir....