Aile Mahkemesi TARİHİ : 04/07/2014 ESAS-KARAR NO : 2014/39-2014/366 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından nafaka, maddi ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169)....
Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir(TMK m.166/1-2)” şeklinde genel boşanma sebebi yer almaktadır. Türk Medeni Kanunu'nda fiili ayrılık adı altında özel/ayrı bir boşanma sebebi ise düzenlenmemiştir. Ancak olayın özelliğine göre, çok uzun süreli fiili ayrılıkların, genel boşanma sebebi olan evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1-2) hukuki sebebiyle açılmış davalarda değerlendirilmesi gerekir. Buna engel olacak yasal bir düzenleme yoktur. Çünkü fiili ayrılık sırasında da eşlerin birbirlerine karşı yukarıda yazılı tüm yükümlülükleri devam etmektedir (TMK m. 185,186,322,327)....
Öyleyse, davacı-karşı davalı kadının manevi tazminat isteğinin kabulü gerekirken, yazılı şekilde manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. 3-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK md.186/1), geçimine (TMK md.185/3), malların yönetimine (TMK md. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK md.185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK md.169)....
Davalı kadının evlilik öncesi cinsel ilişki yaşamış olması (başka bir erkekten hamile kalması ve evlilik birliği içinde doğum yapması) boşanma davasında davalı kadın için kusur oluşturmaz, ancak koşulları var ise evliliğin nispi butlan ile iptali davasına konu olabilir (TMK m. 149). Evlilik birliği kurulmadan önceki nedenlere dayanılarak boşanma davası açılamaz. Evlilik birliği kurulduktan sonra kadından kaynaklanan başkaca bir kusurlu davranış da ispatlanamamıştır. Bu durumda davacı erkeğin boşanma davasının reddi gerekirken, kanun hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Davacı erkek TMK 162. maddesi olmazsa TMK 166/1 maddesine istinaden boşanma davası açmış olmasına rağmen mahkemece gerekçede TMK 166/1 maddesi gereği boşanma talebi tartışılmış ancak davacı erkeğin TMK 162. maddesine istinaden açmış olduğu boşanma davasının koşullarının oluşup oluşmadığı tartışılmadan ve gerekçeleri gösterilmeden boşanma davasının reddine karar verilmiştir. Anayasanın 141/3. maddesi "bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır" buyurucu hükmünü içermektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde de kararın kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde belirtilmiş olup, bu maddenin 3. bendine göre, mahkeme kararlarında iki tarafın sav ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşmadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulma nedenleri, sabit görülen vakıalarda bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin açıkça gösterilmesi zorunludur....
nun 162. maddesi uyarınca açılan boşanma davasının reddine, taraflarca karşılıklı TMK.'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davalarının ayrı ayrı kabulü ile tarafların TMK.'nun 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı-karşı davalı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, boşanma nedeni ile davacı-karşı davalı kadın lehine 15.000,00.'...
Ceza Dairesi 2012/26551 E. , 2013/16612 K."İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralama Hüküm : Beraat. Taksirle yaralama suçundan sanığın beraatına ilişkin hüküm, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılama sonunda yüklenen suç açısından failin taksirinin bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılanın eksik incelemeye ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle beraata ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 18/06/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk Dairesi 2011/2159 E. , 2011/16612 K."İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kayyımlığın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, oybirliğiyle karar verildi.24.10.2011 (Pzt.)...
Açıklanan sebeplerle dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşaması tamamlanmadan ön incelemeye geçilerek işin esası hakkında karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. .../... 2-Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). O halde; Türk Medeni Kanununun 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı-davacı kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....
TMK. m. 174 f. I hükmüne göre mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Boşanma davasında koşulları varsa hem kadın hem de koca yararına maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilebileceği kuşkusuzdur. Öncelikle mevcut menfaatler yönünden irdeleme yapılmalıdır. Bilindiği üzere TMK. m.185-186 hükümleri evliliğin genel hükümleri arasında yer alır. TMK. m.185-186 hükümlerine ilişkin yoksunluk açılan her boşanma davasında istekte bulunan tarafa (kadın ya da koca) otomatik olarak maddi tazminat verilmesini gerektirmez. Başka bir anlatımla boşanma davasında maddi tazminat (TMK. m. 174 f. I) verilebilmesi için maddi tazminat isteyen eşin mutlaka maddi bir zararı (Bilge ÖZTAN, Aile Hukuku, ...-2004, s. 482, GENÇCAN-Boşanma-2, s. 665 vd) mevcut olmalı ve bu maddi zarar dava dosyasında kanıtlanmış olmalıdır....