Hukuk Dairesi 07/03/2016 tarihli ve 2015/13666 E.- 2016/4293 K.; 16/04/2014 tarihli ve 2013/25194 E.-2014/8463 K.). Yapılan yargılama ve toplanan delilllerden, davalı erkeğin eşine süreklilik oluşturan fiziksel şiddet uyguladığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, TMK’nun 162. maddesinde düzenlenen koşullar gerçekleştiği, yine tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile açmış oldukları boşanma davasında ise, erkeğin güven sarsıcı davranışlar içerisine girdiği, sadakate aykırı davrandığı, hakaret ettiği, böylelikle taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizliğin olduğu, geçimsizliğe sebep olan olaylarda davacı-karşı davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın kanunen mümkün görülmediği gerekçesiyle TMK 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması sebebi ve TMK 162....
Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; ilk derece mahkemesince kabul edilen ve istinaf edilmeyerek kesinleşen kadının kusurlu davranışları yanında, davacı-karşı davalı erkeğin kadına hakaret ettiği vakıasının ortak çocuk Emre’nin beyanları ile sabit olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı-karşı davacı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı boşanma davasının da kabulü gerekir. O halde davalı-karşı davacı kadının boşanma davasının kabul edilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Davacı tanıklarının bahsettiği olaylardan sonra tarafların aynı evde hoşgörüye yönelik olarak birlikte oturmaları, evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davasında olayları hoşgörü ile karşılama sayılan davranıştır. Boşanmaya neden olarak gösterilen olaylardan sonra evlilik birliğinin makul süre sürdürülmesi, evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanma davasında af niteliğinde davranışlardan olduğundan, böyle bir durum gerçekleşmişse, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma davasının (TMK 166/I-II) reddi gerekir. (Yargıtay 2HD 26/02/2002,1933- 2436, Yargıtay 2.HD 07/02/2008, 4129- 1073, YHGK, 01/06/1994, 82- 377) Tüm bu açıklanan sebeplerle davacının dava dilekçesinde dayandığı son olay öncesinde, yaşanılan olaylar af kapsamında değerlendirilmiş, son olay ise ispat edilememiştir. Bu sebeple açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "Davanın reddine" karar verilmiştir....
isimli bir kişi ile sms ve telefon görüşmeleri yaptığını, evlilik dışı ilişki yaşadığı kişiye saat aldığını, çeşitli kişilerle ilişki yaşamayı yaşam tarzı olarak benimsediğini belirterek zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebepleri ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesine, müşterek çocuk lehine 750 TL tedbir-iştirak nafakası ile müvekkili lehine 50.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Asıl dava evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma, birleşen dava evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması ve zina sebebiyle boşanmaya ilişkindir. İlk derece mahkemesince asıl boşanma davasının ve davalı birleşen davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma talebinin kabulüne karar verilmiş, evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma kararı verilmiş olduğundan zina nedeniyle açılan boşanma davasında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm tesis edilmiştir. Davalı birleşen davacı erkek, birleşen dava dilekçesinde hem evlilik birlikteliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma sebebine, hem de zina nedeniyle boşanma sebebine dayanmış, talebini kademelendirmemiştir....
Eminoğlu Plaza No:14 K:4 Ofis No:36 Bayraklı/ İZMİR DAVANIN KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma DAVA TARİHİ : 13/11/2017 İSTİNAF KARAR TARİHİ: 01/03/2021 İSTİNAF KARARININ YAZILDIĞI TARİH : 01/03/2021 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların TMK'nun 162. maddesinde yer alan hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebi ile boşanmalarına, mahkeme aksi kanaatte ise davalının kusurlu hareketleri nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesine, müvekkili lehine 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası, çocuk lehine 1.000,00...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl davanın Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılmasına Dayalı, karşı davanın Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış ve Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılmasına Dayalı olan karşılıklı boşanma davasında davalı-karşı davacı tarafından kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2310 KARAR NO : 2022/1831 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ŞARKİKARAAĞAÇ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/05/2022 NUMARASI : 2022/39 ESAS-2022/108 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına (TMK md. 166/1), davacı yararına 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;taraflar arasında evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile Erzurum 3....
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda, dinlenen tanıkların davacıya olan yakınlıkları ve yaşları dikkate alındığında davalının kusurunun ispat edilip edilmediği, burada varılacak sonuca göre davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma davasının kabulünün gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır. III. GEREKÇE 11. Boşanma sebebi olarak dayanılan 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) “Evlilik birliğinin sarsılması” başlıklı 166/I-II. maddesi; “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....
Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir." Davacı kadın, kademeli (terditli) olarak dava açmış, öncelikle Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesinde düzenlenen zina nedenine dayalı boşanma, bu talebi kabul edilmediği takdirde Türk Medeni Kanunu'nun 166/1- 2. maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma istemiştir. Bu tür davalarda; tek dava ancak iki ayrı talep mevcuttur. Zina, mutlak boşanma sebebidir. Zina vakıasının gerçekleşmesi halinde boşanma sebebi gerçekleşmiş sayılır. Zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine kademeli olarak dayanılmış ise, zinanın ispatlanması halinde, bu sebeple boşanma kararı verilmesi gerekir....