WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi TARİHİ : 12/02/2015 NUMARASI : 2014/266-2015/55 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece, tarafların terk nedeniyle boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davacı erkeğin davalı kadını kovmak suretiyle terke zorladığı anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunun 164. maddesi gereğince boşanma davası açma hakkı, terkedilen eşe aittir. Diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan eş de terk etmiş sayılır ve terk nedeniyle dava açamaz (YHGK.04.11.2009, 2009/2-402, 2009/484)....

    TERK NEDENİYLE BOŞANMA 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 164 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 185 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 186 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 195 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Taraflar ortak konutu ayrı ayrı terk etmişler, davet edilen konut birlikte seçilmemiştir. Terk sebebine dayalı boşanma davasının kabul edilebilmesi için öncelikli şart davalı eşin haklı bir sebep olmadan en az dört aydan beri evlilik birliği dışında kalmasıdır. Tarafların birlikte seçtikleri (TMK. md. 186) veya Türk Medeni Kanunu'nun 188. maddesi şartlarının oluşması sebebiyle eşlerden birinin seçtiği, ya da hakim tarafından belirlenen (TMK. 195) hallerine uygun, oturmaya elverişli, bağımsız bir evleri yoksa, birlik dışında bulunan eşin bu davranışı haklı sebebe dayanır....

      temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece; koca tarafından açılan terk (TMK.m.164) sebebine dayanan boşanma davası kabul edilerek tarafların bu sebeple boşanmalarına karar verilmiştir....

        Aile Mahkemesi TARİHİ : 04/03/2014 NUMARASI : 2013/247-2014/152 Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı A.. G..'in karı-koca olup şiddetli geçimsizlik nedeni ile boşanma davası açacağını, davalı kocanın evi terk ettiğini, davalının müvekkilinin açacağı boşanma davası ve fer'ilerini boşa çıkarmak amacıyla adına kayıtlı olan dükkan niteliğindeki taşınmazını ve kooperatif üyeliğini babası olan diğer davalıya devir ettiğini, devrin muvazaalı olduğunu ileri sürerek tasarrufların iptali ile olmadığı takdirde eşler arasındaki mal rejiminin tasfiyesi ile katılma alacağının ayın olarak ödenmesine ve dava konusu taşınmazların davacı ve davalı adına yarı yarıya tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı A.....

          iştirak nafakasına, kadın lehine aylık 3.000,00.TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesine, yine 250.000.TL maddi 250.000.TL manevi tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin erkekten tahsiline karar verilmesinin talep ve dava edildiği, cevaba cevap ve karşı davaya cevap dilekçesi ile de; "dava dilekçesinin tekrarı ile erkeğin ileri sürdüğü vakıaların doğru olmadığı, kadının ruh ve sinir hastalıkları hastanesine panik atak sebebi ile gittiği, bunun dışında bir rahatsızlığının bulunmadığı, erkeğin çocuklar ile ilgilendiği hususunun doğru olmadığı, eşe ve çocuklara sürekli şiddet uyguladığı, şiddet nedeni ile kadının evden ayrıldığı, can havli ile evden ayrılmak zorunda kaldığı, kadının ev işleri, ev ve çocukları ile ilgilendiği, çocukların babaya tepkisinin, babanın çocuklara şiddet ve kavga etmesinden kaynaklı olduğu, erkeğin kadına para gönderdiği iddiasının doğru olmadığı, kadının, erkek ile barışacağı iddiasının doğru olmadığı, Karataş ilçesine gittiklerinde...

          Bölge adliye mahkemesince her ne kadar, evi terk ettiği vakıası davalı kadına kusur olarak yüklenilmiş ise de; dosya arasında bulunan ceza dosyası içeriği ve tanık beyanları dikkate alındığında kadının ortak evi terk etmeye zorlandığı, ortada terk hukuki sebebine dayalı açılmış bir davanın da bulunmadığı, davalı kadının boşanmaya sebebiyet veren kusurlu bir davranışının ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Erkek tarafından karar temyiz edilmediğinden erkeğe yüklenen kusurlu davranış da kesinleşmiştir. Gerçekleşen bu duruma göre; davalı kadının kusursuz olduğu, erkeğin bir erkek çocuğunu kasten öldürmek, iki erkek çocuğunu da kasten öldürmeye teşebbüs etmek eylemlerinden kaynaklı olarak evlilik birliğinin sarsılmasında tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır....

            nafakasının, boşanma nedeni ile tarafınca talep edilen maddi ve manevi tazminatın reddinin usul ve yasaya aykırı olduğu, davalı- karşı davacı kadının, belirlenen kusur durumunun, erkeğin boşanma davasının kabulünün, kadının maddi ve manevi tazminat talebinin reddinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönlerinden istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine oy birliği ile karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmıştur....

            Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; tarafların 20 yıldır ayrı yaşamakta olup, 2012 yılında birbirlerine karşılıklı boşanma davası açtıklarını, yargılama sonunda davanın reddedildiğini ve kararın onanarak kesinleştiğini, boşanmanın reddi kararının kesinleşmesinin üzerinden 3 yılı aşkın bir sürenin geçmesinin ardından işbu davanın açılmış olup, boşanma kararı verildiğini, her ne kadar hükümde "TMK 166/4 maddesi gereğince" yerine sehven "TMK 172. maddesi gereğince" yazılı ise de bu hususun gerekçeli kararın yazım aşamasında fark edildiğini gerekçeli karar ile hüküm arasında çelişki olamayacağından söz konusu maddi hata düzeltilmeyerek, yalnızca gerekçede değilmekle yetinilmiş denilerek tarafların boşanmalarına karar verildiğini, kanun maddesinin sehven farklı yazılmasının hükmün esasına etkili olmayacağının hukuki bir gerçek olduğunu, davalının evi yirmi yıl önce terk ettiğinin tanık beyanları ile sabit olduğunu, yasal şartları oluşmuş fiili ayrılık nedeni ile açılan boşanma...

            Dairemizin 2019/744 Esas 2019/854 Karar sayılı ilamı ile İlk Derece Mahkemesince davalının süresinden sonra verdiği 02/05/2018 tarihli cevap dilekçesinde talep ettiği maddi ve manevi tazminat ve süresinde verdiği 26/04/2018 tarihli cevap dilekçesinde talep ettiği yoksulluk nafakası yönünden deliller değerlendirilerek olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi nedeni ile kararın kaldırılarak mahkemesine gönderildiği anlaşılmıştır....

            Dava; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma, karşı dava; terk, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeniyle ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talebine ilişkindir....

            UYAP Entegrasyonu