Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, davalı-davacı erkek duruşmada ve 08.03.2016 tarihli ıslah dilekçesiyle davanın hukuki sebebini zina sebebi ile boşanma yanında, haysiyetsiz hayat sürme ve pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma olarak ıslah ettiğini beyan etmiştir. Mahkemece, davalı-davacı erkek tarafından ıslaha ilişkin maktu ıslah harcı yatırılmamış olduğu böylelikle usulüne uygun yapılmış bir ıslah işlemi olmadığı gerekçesiyle davalı-davacı erkeğin haysiyetsiz hayat sürme ve pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Oysa Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 176 vd. maddelerine göre, taraflardan herbiri dava/cevap dilekçesini ıslah ederek yeni bir vakıa ekleyebilir, davanın hukuki sebebini genişletip, değiştirebilir ıslah karşı tarafın veya mahkemenin kabulüne bağlı olmadığı gibi bu konularda harç ödenmesine de gerek yoktur....

    Hukuk Dairesi'nin 19/02/2020 tarihli 2020/560 esas sayılı ilamı) Davacı kadın dava dilekçesinde, boşanma nedeni olarak haysiyetsiz yaşam sürme yanında, yine TMK 163. maddesinde düzenlenen suç işleme nedenine de dayanmıştır. Mahkemece sadece suç işleme iddiası yönünden değerlendirme yapıldığı, haysiyetsiz yaşam sürme iddiası yönünden bir değerlendirme yapılmadığı görülmüştür....

    DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın dava dilekçesinde suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK m.163) ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m.166/1) hukuki sebeplerine dayalı olarak boşanma talep etmiş, mahkemece kısa kararda, "Davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına" karar verilmek sureti ile her iki dava kabul edildiği halde, hükmün gerekçesinde dava evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma davası olarak nitelendirilerek, Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesi uyarınca boşanma kararı verildiği belirtilerek, gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulmuştur (HMK m.297). Gerekçe ile hüküm arasında oluşan çelişki tek başına bozma sebebi oluşturduğundan, hükmün münhasıran bu sebeple bozulması gerekmiştir....

      Maddesine göre "Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir."...

      Ancak davalı boşanmayı kabul etmiş ise de usulüne uygun açılmış bir boşanma davası bulunmamaktadır. Bu nedenle davacının davasını dayandırdığı haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanma talebi ispat edilemediğinden davanın reddine"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı koca; hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

      Ancak davalı boşanmayı kabul etmiş ise de usulüne uygun açılmış bir boşanma davası bulunmamaktadır. Bu nedenle davacının davasını dayandırdığı haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanma talebi ispat edilemediğinden davanın reddine"karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı koca; hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

      HAYSİYETSİZ YAŞAM SÜRME SEBEBİNE DAYALI BOŞANMA DAVASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 163 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki boşanma davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı-davacı(kadın) tarafından; her iki dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-davacı(kadın)'ın kendi açtığı birleştirilen boşanma davası hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2- Kocanın boşanma davasına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı-davalı kocanın boşanma davası münhasıran "haysiyetsiz hayat sürme" sebebine (TMK md. 163) dayanmaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek mirasçıları tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece davacı kadının suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme hukuki nedenine(TMK.163. md.) dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Nüfus kaydına göre davalı ...’ın boşanma kararı verilmesinden sonra hüküm henüz kesinleşmeden 02.02.2014 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Bu halde evlilik ölümle sona ermiş, davacı tarafından açılan boşanma davası konusuz kalmıştır. Davalı erkek mirasçıları tarafından dosyaya sunulan temyiz dilekçesinde Türk Medeni Kanunu'nun 181/2. maddesi gereğince kusur belirlemesi yönünden davaya devam edeceklerini beyan etmişlerdir....

          Davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının 2015-2016 yılları arasında sürekli olarak ve kimi zaman iki farklı erkek ile aynı anda olmak üzere ... ve ... isimli erkeklerle görüşüp mesajlaştığını, bu eylemin haysiyetsiz hayat sürme olarak kabul edilmesi gerektiğini, kadının iddialarının hiç birini ispat edemediğini, gayri ahlaki bir yaşam tarzı benimsemiş olup velâyetlerin babaya verilmesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, kadının kabul edilen davası, velâyetler, nafakalar, reddedilen maddî ve manevî tazminatlar ve İlk Derece Mahkemesince haysiyetsiz hayat sürme talepli olarak açılan boşanma davasının reddine karar verilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu yönünden kararı istinaf etmiştir. 2....

            Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın asıl davada zina (TMK m. 161), haysiyetsiz hayat sürme (TMK m. 163) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebi ile boşanmaya karar verilmesini talep etmiş, erkek ise karşı davasında evlilik birliğinin sarsılması (TMKm. 166/1) hukuki sebebi ile boşanma, kadın birleşen davasında ise pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK m. 162) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebi ile boşanma talep etmiş, mahkemece verilen 22.01.2015 tarihli ilk hükümle, asıl davada kadının zina davasının ve haysiyetsiz hayat sürme davasının ve birleşen dosyada onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma davalarının reddine, erkeğin karşı boşanma davasının reddine, kadının asıl davada ve birleşen davada Türk Medeni Kanunu’nun 166/1’e dayalı boşanma davalarının kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına, kadın lehine maddi ve manevi tazminata, kadının tedbir...

              UYAP Entegrasyonu