Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2018/987 esas 2018/909 karar sayılı dosyasından görevsizlikle ağır ceza mahkemesine gönderilen ve görülen, davacının babasının davaya konu müşterek çocuklara karşı işlediği cinsel taciz suçlaması olduğunu, söz konusu davada çocukların ifadelerinin okunmasıyla çocukların davacı yanında kalmalarının kesinlikle uygun olmadığının görüleceğini, davacının amacının da velayetleri alarak baskıyla çocukların ifadelerini değiştirmek olduğunu, davacının iddialarını kabul etmediğini, haysiyetsiz bir hayat sürme durumunun olmadığını, davacının babasının cinsel taciz olayının ortaya çıkmasıyla evden ayrıldığını ve gidecek bir yerinin ve gelirinin olmaması sebebiyle önceden tanıdığı Hacer Köle adlı arkadaşında kaldığını, sonrasında Hacer Köle'nin annesi olan Kütahya ili Altıntaş ilçesinde yaşayan Emine Köle'nin yanına yerleştiğini, Hasan Köle adlı şahsın da bu kişinin oğlu olduğunu ve eşiyle boşanma aşamasında olduğunu, Hasan Köle ile herhangi bir cinsel birlikteliğinin ya da...

Bir olay ya da bilginin, özel hayat kapsamına girip girmediği belirlenirken, kişinin toplum içindeki konumu, mesleği, görevi, kamuoyu tarafından tanınıp tanınmadığı, dışa yansıyan davranışları, rıza ve öngörüleri, içinde bulunduğu fiziki çevrenin özellikleri, sosyal ilişkileri, müdahalenin derecesi gibi ölçütler göz önüne alınmalıdır. Kişiye bağlı ve onun kişisel gelişimiyle ilgili olan özel hayatın gizliliği hakkı, evlilikle tamamen ortadan kalkmaz. Tarafların evli olmaları ve aynı konutu paylaşmalarından dolayı birbirlerinin kişisel eşyalarına ve özel yaşam alanına giren hususlara kolayca ulaşabilme imkanına sahip bulunmaları, eşlerin hiçbir sınır olmaksızın birbirlerini sürekli gözetleyebileceği ve denetleyebileceği şeklinde yorumlanamaz....

    Taraf vekillerinin kabul edilen asıl ve karşı boşanma davasına yönelik istinaf başvurularının ayrı ayrı incelenmesinde;davacı-davalı vekilince dava dilekçesinde TMK'nun 161. m.si uyarınca zina nedeniyle, TMK'nun 163. m.si uyarınca haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle, TMK'nun166/1m.si uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesinin dava ve talep edildiği, ön inceleme duruşmasında boşanmaya ilişkin taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun TMK'nun 161. m.sine göre zina ve TMK'nun 166/1 m.sine göre evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası olarak belirlendiği halde kısa kararda ve gerekçeli kararda TMK'nun 161. m.si çercevesinde zina nedeniyle açılan boşanma davası nedeniyle herhangi bir olumlu-olumsuz bir karar verilmemiş ise de, bu konuda istinaf olmadığından sadece bu duruma işaret etmekle yetinmek gerekmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Kişisel Eşyanın İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar, ziynetler, çeyiz eşyaları ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.04.2012 (Pzt.)...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Kişisel Eşyanın İadesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.05.2018(Prş.)...

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bu davanın boşanma davasının devamı olması sebebiyle yetkili mahkemenin Sakarya mahkemeleri olduğu, yetkisizlik kararının hatalı ve hukuka aykırı olduğundan, ilk derece mahkemenin vermiş olduğu kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu kişisel eşyanın iadesi istemi ile açılmış dava olduğu anlaşılmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; boşanma ve ferisi olan nafaka ile feri nitelikte olmayan kişisel eşyanın iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 28/06/2016 günlü ve 2016/771 E. - 2016/12414 K. sayılı bozma ilamına uyularak hüküm tesis edilmiştir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 2. Hukuk Dairesinindir. Ne gerek var ki dosya, Yüksek Yargıtay 8. Hukuk Dairesince incelenerek görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiş olup, 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasanın 21.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 11.07.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          DAVA TÜRÜ : Kişisel eşyanın iadesi Uyuşmazlık, nişanın bozulması nedeniyle hediyelerin iadesi ve tazminat istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay ... Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 15/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Asliye Hukuk Mahkemesinin 01.12.2011 gün ve 2010/634 Esas ve 2011/959 sayılı Kararı ile boşandıkları ve davalı lehine 500 TL tedbir nafakasına ve bu nafakanın kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren de yoksulluk nafakası olarak devamına karar verildiği ve bu kararın henüz temyiz aşamasında olup, henüz kesinleşmediği dosya içeriği ile anlaşılmaktadır.Yoksulluk nafakasının başlangıcı boşanma davası içinde boşanma kararının kesinleştiği tarihtir.Bu nedenle boşanma ilamı kesinleşmeden takdir edilen bu nafakanın kaldırılması ayrı bir dava konusu yapılamaz. Her dava açıldığı tarihteki koşula göre incelenir....

              Aile Mahkemesinin 2016/632 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını belirterek, davacı lehine 100.000,00 TL manevî, 20.000,00 TL maddî tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesini, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun(4721 sayılı kanun) 161 inci maddesi gereğince zinaya dayalı olarak, mahkeme aksi kanaatte olması halinde 162 nci maddesi gereğince onur kırıcı davranış, 163 ncü madde gereğince haysiyetsiz hayat sürme ya da 166 ncı maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

                UYAP Entegrasyonu