Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kısaca söylemek gerekirse davadaki istem, tesis olunan intifa hakkına dayalı elatmanın önlenmesine ilişkindir. İntifa hakkı; başkasına ait bir eşya, hak veya mal varlığı üzerinde belirli bir kişiye tam olarak yararlanma olanağını sağlayan bir irtifak türüdür. Kuşkusuz intifa hakkı sahibinin eşya üzerinde oluşan saldırının kaldırılmasını istemesi olanaklarıdır. Bu isteği ise intifa hakkı sahibinin hakkı üzerinde muaraza çıkartan yana dava açılarak yöneltmesi gerekir. Başka bir deyişle, davadaki hasım intifa hakkı sahibini o eşyadan tam yararlanma hakkını engelleyen kişidir. Somut olaya gelince; davacı şirket ile davanın ihbar olunduğu ... Petrol Limited Şirketi arasında bayilik sözleşmesi bulunmaktadır. İntifa hakkı sahibi davacı şirket bu hakkın kendisine sağladığı kullanımı bayilik sözleşmesi olan ... Petrol Limited Şirketi’ne devretmiştir. ......

    Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir (TMK m.795). İntifa hakkı, bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer (TMK m.796). Somut olaya gelince; davacının miras bırakanı Osman Sunalı'nın Bakırköy 2....

    İntifa hakkı 01.01.2002 tarihinden sonra kurulmuş ise, 4721 sayılı TMK'nın 700. maddesi uyarınca “Bir paydaşın kendi payı üzerinde intifa hakkı kurması halinde, diğer paydaşlardan biri intifa hakkının kurulduğunun kendisine tebliğinden başlayarak üç ay içinde paylaşma isteminde bulunursa; satış yoluyla paylaşmada intifa hakkı, buna ilişkin paya düşecek bedel üzerinde devam eder.” Somut olaya gelince; dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 5115 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında Lütfi oğlu ... adına 1/71 hissenin intifa hakkının olduğuna dair açıklama bulunmaktadır. Bu durumda mahkemece; adı geçen intifa hakkı sahibinin davada taraf olması sağlandıktan sonra işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, intifa hakkı sahibinin hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Ayrıca davalı ... ... vekili temyiz dilekçesinde dava konusu taşınmaz hakkında ... 2....

      Taraflarına hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceğini kararlaştırılabilir. Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının süresinden önce sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Her ne kadar intifa hakkının sona erme sebeplerini sayan Türk Medeni Kanununun 796 vd. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin (TMK.m.785) bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerekir....

        "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın intifa hakkına dayalı müdahalenin önlenmesi ve müdahale edildiği iddia edilen yerin intifa hakkı sahibine teslimine ilişkin olmasına ve temyizin de intifa hakkı ile ilgili bulunmasına göre Yargıtay Hukuk Başkanlar Kurulu'nun 25.12.2008 tarihli kararları da gözetilerek kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 14.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 26.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Dosyada toplanan bilgi ve belgeler, özellikle tapu kayıtları incelendiğinde; kat irtifaklı anataşınmazda davalının 2 no.lu bağımsız bölümün maliki, davacının ise 1 no.lu bağımsız bölümde intifa hakkı sahibi olduğu anlaşılmaktadır. İntifa hakkı sahibi, bu hakkın konusunu oluşturan bağımsız bölümden ve dolayısıyla anataşınmazın ortak yerlerinden yararlanma hakkına sahip olup, ancak bu yerlerden yararlanmasının engellenmesi ya da kısıtlanması durumunda hakimin müdahalesini isteyebilir. Bir kat malikinin kendi bağımsız bölümünde veya ortak yerlerde yaptığı değişiklikler, başka bir kat malikinin bağımsız bölümü üzerinde intifa hakkı sahibi olan kişinin, bu hakka dayanarak yararlandığı bağımsız bölüme veya ortak yerlerden yararlanma hakkına müdahale oluşturmadıkça, intifa hakkı sahibinin bu değişikliğin eski hale getirilmesi için dava açma hakkı yoktur....

            -KARAR- Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirketin bayilik sözleşmesi imzaladığını, 10 yıl süre ile de intifa hakkı kurulmasına dair sözleşme imzalandığını, Rekabet Kurulu kararı gereğince sözleşmenin 18.09.2010 tarihinde sona erdiğini, davalının sebepsiz zenginleşme kuralları gereğince aldıklarını geri vermekle yükümlü olduğunu ileri sürerek, 18.09.2010-11.11.2013 tarihleri arasındaki dönem için intifa hakkı, bayilik hizmet bedeli ve kalıcı teknik yatırımlar için ödenen bedelin dava tarihi itibariyle güncellenmiş değeri olan 103.892,09 TL’nin davalılardan tahsiline, 30.958,07 TL’ye dava tarihi itibariyle ticari temerrüt faizi uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili yargılama aşamasında verdiği sair dilekçelerinde taleplerinin, bayilik hizmet bedelinin kullanılmayan akdi ilişki süresi yönünden sebepsiz zenginleşmeye dayalı iadesi olduğunu beyan etmiştir....

              TMK'nın 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile kurulur. (TMK m.796) Somut olayda; Davacı öncelikle, intifa hakkının ... kütüğüne tescilini, bu talebin kabul görmemesi halinde sözleşmeye aykırılık nedeni ile maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece intifa hakkının tapuya tesciline ilişkin talebin reddine karar verilmiş ancak tazminat istemine ilişkin bir hüküm kurulmamıştır. Davacının tazminat istemi konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken bu konuda bir hüküm kurulmaması doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

                Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/331 Esas sayılı dosyası ile dava bulunduğunu, 05/11/2015 tarihinde yaşanan trafik kazası sonucunda muris Zümrüt ULUSOY'un vefat ettiğini, eşinin vefatından sonra T1 tekrar evlendiğini, davacının rahatlıkla yaşamını sürdürebileceği birçok taşınmazın bulunduğunu, davacının maddi durumunun son derece iyi olduğunu, ayrıca davacının İntifa Hakkı talep ettiği taşınmazda Katılma Alacağı bulunması nedenleriyle davanın reddine karar verilmesini, aksi kanaatte ise davacının davacının intifa yerine salt oturma hakkı tanınmasına, davacı lehine bir intifa veya oturma hakkı tesisi yolunda karar alınması halinde davacının katılma alacağı bulunmadığından intifa veya oturma hakkı için belirlenecek bedelin mirasçılara hissiler oranında ödenmesine, yargılama ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

                Türk Medeni Kanununun 794. maddesindeki tanıma göre intifa hakkı taşınırlar, taşınmazlar hatta haklar veya bir mal varlığı üzerinde tesisi mümkün olan ve hak sahibine konusu olan şeyden yararlanma hakkı veren bir irtifak türüdür. Taşınmaz mallar üzerinde intifa hakkı, resmi senedin düzenlenerek tapuya tescili ile, taşınırlar üzerinde ise taşınır eşya zilyetliğinin intifa hakkı sahibine geçirilmesiyle kurulur. Alacaklar üzerinde intifa hakkı ise hakkın temliki, kıymetli evrakın teslimi suretiyle kurulabilir (TMK m.795). İntifa hakkı, bir süreyle sınırlı olarak kurulmuşsa sürenin dolması veya bu süreden önce intifa hakkı sahibinin hakkından vazgeçmesi, intifa hakkı sahibinin ölümü veya tüzelkişi ise tüzel kişiliğin sona ermesi, konusu olan şeyin bütünüyle, harap olması sebebiyle artık ondan yararlanma olanağının kalmaması durumlarında sona erer (TMK m.796). Kanuni intifa hakları hariç (TMK m. 495 v.d.) intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayanır....

                UYAP Entegrasyonu