HUKUK DAİRESİ Dava, taraflar arasındaki taşınmaz satış protokolünden kaynaklanan tapu iptal tescil, olmazsa alacak istemine ilişkindir. Davalılardan biri hakkında tapu iptal tescil kararı verilmiş olup; davacı tarafça diğer davalı hakkındaki davanın da kabul edilmesi talebiyle bölge adliye mahkemesi kararı temyiz edilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 7. Hukuk Dairesinindir. Dosya, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin görevsizlik ilamı ile Dairemize gönderilmiş olduğundan, 23/07/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 sayılı Yasanın 21. maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 01/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Mahkemece, boşanma ilamı ile boşanma protokolünden kaynaklanan tüm borçların banka kanalı ile ödendiği gerekçesi ile itirazın kabulüne icranın geri bırakılmasına karar verilmiş, hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra-İflas Kanunu'nun 33/1. maddesinde ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır." düzenlemesi mevcuttur. Borçlu vekili itiraz dilekçesine ödemeye ilişkin dekontlar eklemiştir. Bu dekontların İİK'nun 33.maddesi gereğince değerlendirilmesi gerekir....
Dairemizin 04.02.2020 tarihli kararı ile; dosyadaki yazılara ve Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan görevsizlik kararının onanmasına karar verilmiştir. 5.İlk Derece Mahkemesinin (Asliye Hukuk Mahkemesi) yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına karar verildiği, davaya konu taraflar arasında düzenlenen 21.05.2004 tarihli protokolün boşanma kararında hükme geçirilmediği gibi bu protokolün uygun bulunduğuna dair bir belirlemenin hükümde yer almadığının görüldüğü, bu haliyle boşanma ilamında hükme geçirilmeyen yada uygun bulunduğu belirtilmeyen protokolün geçerli olmadığı ve sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle protokole dayalı açılan davanın reddine, kaldı ki evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava haklarının, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzeriden bir yıl geçmekle zaman aşımına uğrayacağı, boşanma kararının...
çocuk nafakasıdır" şeklinde kararın kesinleştiği, boşanma protokolünde sükna hakkının ortak çocuk ile birlikte oturulduğu sürece tanınacağının belirtildiği, buna karşın tarafların ortak çocuğu olan 1990 doğumlu ...'...
Dava konusu edilen 34 XX 643 plakalı aracın davacı kadın adına kayıtlı iken 06/09/2010 tarihinde 3. kişiye satıldığı, dava konusu 6167 Ada 19 parsel 2 nolu bağımsız bölümün davalı erkek adına kayıtlı iken 10/08/2018 tarihinde satış yoluyla 3. kişiye devredildiği anlaşılmaktadır. 1- Dava, boşanma protokolünden kaynaklanan alacak isteğine ilişkin olup, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun üçüncü kısmı hariç, ikinci kitabında yer almaktadır. Davanın temeli boşanma protokolü olduğuna ve uyuşmazlık aile hukukundan kaynaklandığına göre alacak davasına bakmakla da aile mahkemesi görevlidir (4787 s. K.md.4/1,Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 03.05.2017 tarih 2016/11976 E. 2017/5271K. Sayılı içtihadı) 2- Zamanaşımı definin davaya cevap süresi içerisinde ileri sürülmesi halinde incelenmesi imkan dahilindedir. Davalı süresinde cevap vermiş olmakla birlikte zamanaşımı defini ileri sürmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalananın sağlık hizmetleri protokolünden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. 14.02.2011 gün ve 27846 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 09.02.2011 gün ve 6110 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair Kanunun 8.maddesiyle Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca 01.03.2012 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanan iş bölümü kararının Yüksek 13.Hukuk Dairesi için Borçlar Kanunun ikinci kısmında yer alan sözleşmelerden (istisna akdi hariç akdin muhtelif nevilerinden) kaynaklanan davalar bakımından Sulh ve Asliye ayrımının yapılmadığı ve incelemenin bu nedenlerle Yüksek 13.Hukuk Dairesince yapılacağından uyuşmazlık konusu dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır....
ve maaş haczinden kaynaklı icra dosyasına ödemeler yapıldığını, davacı tarafından inceleme yapılmaksızın biriken borçların tamamının ödendiği zannıyla dosyanın kapatılması talebinin icra müdürlüğüne iletildiğini ve dosyanın bu şekilde kapandığını, sabit nafaka alacağı talebi dışında icra takip dosyasının harç ve masrafları ile aracın değerinde oluşan farklılıktan doğan talep hakkı ve şirket hissesinden doğan karın %5'i şeklindeki ödemelerin davacıya yapılmadığını iddia ederek, Burdur Aile Mahkemesinin 11.05.2018 tarihli ve 2018/247 Esas, 2018/289 Karar sayılı anlaşmalı boşanma davasına ilişkin kararında anlaşmalı boşanma protokolünde davalının yükümlülüklerinin bir kısmının hiç yerine getirilmemesi, bir kısmının ise eksik yerine getirilmesi nedeniyle kararın kesinleştiği tarihten itibaren doğmuş araç bedeli, şirket hissesi ve birikmiş nafaka borcuna ilişkin alacakların daha sonra artırılmak üzere şimdilik 6.000,00 TL'sinin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine...
Dava; boşanma protokolünden kaynaklanan pay iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, mahkemece deliller değerlendirilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, boşanma ilamında taşınmazın aynı (mülkiyeti) konusunda her hangi bir karar verilmediğine (HMK.m.367/2), TMK'nun 705/2. maddesi uyarınca tescilden önce mülkiyetin kazanılması söz konusu olmadığına, mahkemece protokol tasdik edilmediği gibi boşanma ilamının eki sayılması yönünde verilmiş bir karar bulunmadığına, protokolden kaynaklanan devir yükümlülüğü ilam değeri kazanmadığına, dava tarihi itibari ile Borçlar Kanunu 146. madde (6098 sayılı TBK'nun 146 m.) gereğince 10 yıllık zamanaşımı süresi dolduğuna göre, mahkemece yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir....
Taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma protokolünden kaynaklanan tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile gerekçenin düzeltilmesine, sair istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri 4. Aile Mahkemesi'nin 2019/106 E. 2019/115 Karar sayılı ilamı ile anlaşmalı boşandıklarını, mahkemece onaylanan 08.02.2019 tarihli boşanma protokolünün 5....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Protokolünden Kaynaklanan Tapu İptali ve Tescil KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davalı Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 12.01.2016 gün ve 8458-258 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir....