"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, manevi tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm tesisi yönünden; davalı erkek tarafından ise, tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ortak çocuk lehine takdir edilen iştirak nafakasının boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren hüküm ifade edeceğinin anlaşılmasına göre,davalı erkeğin temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı kadın, cevaba cevap dilekçesinde 30.000 TL manevi tazminat isteğinde bulunmuş olup, bu isteğin esası hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Ziynet eşyalarının niteliği gereği, kadının ortak konuttan ayrılırken yanında götürmesi hayatın olağan akışına uygun düşer. Davacı kadının tanıklarının ziynetlere ilişkin somut, görgüye dayalı bir bilgileri yoktur. Dosyada iddiayı kanıtlamaya elverişli başkaca bir delil de bulunmamaktadır. Davacı kadın yemin deliline dayanmamış, gösterdiği diğer delillerle de dava konusu ziynet eşyalarının erkek tarafından götürüldüğünü, elinden zorla alındığını ispat edememiştir. Bu durumda mahkemece, davacı kadının ziynet talebinin reddi gerekirken, kabulü doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 4-Davacı kadın, dava dilekçesinde boşanma talebinin yanı sıra 13.000 TL geri ödemeli kredi alacağı ve 4.000 TL bedelli eşya alacağı talebinde de bulunmuştur. Kadının, harcı yatırılarak açılmış kredi borcu alacağı ve eşya alacağı davaları vardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca, her iki boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece davacı-davalı erkeğin boşanma davası kabul edildiği için, davalı-davacı kadının boşanma davası yönünde hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir. Davalı-davacı kadının boşanma davası hakkında olumlu olumsuz bir hüküm kurulmaması doğru bulunmamıştır....
kendilerine güvenli bir hayatın sağlanabilmesi için 6284 sayılı Kanun gereğince müvekkili ile çocuklarının adreslerinin resmi kayıtlarda gizli tutulmasını talep ettiği, mahkemece talebin kabul edilerek davacı kadın ve ortak çocuklar hakkında kimlik ve adres bilgilerinin kayda alınarak gizli tutulması ve kendisine yapılacak tebligatlara ilişkin ayrı bir adres tespit edilmesine karar verildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından; kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden, davalı kadın tarafından ise; kararın tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek dava dilekçesinde taraflar arasında daha önce verilen ayrılık kararına rağmen ortak hayatın yeniden kurulamadığından bahisle Türk Medeni Kanununun 172. maddesine dayanarak boşanma isteminde bulunmuş, mahkemece Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesi uyarınca davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden davacı tarafından daha önce davalı aleyhine bir boşanma davası açıldığı, bu davada 1 yıl süre ile ayrılık kararı verildiği ve hükmün 27.02.2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....
Aile Mahkemesinde açılan boşanma davasının reddedilip, 11.09.2012 tarihinde kesinleştiği, kararın kesinleşmesinden itibaren üç yıllık sürede ortak hayatın yeniden kurulamadığı, kadın tanıklarının beyanlarının evlilik birliğinin yeniden kurulduğunun kabulü olarak değerlendirilemeyeceği, tarafların evlilik birliğinin devamı amacıyla biraraya geldiklerinin yeterli delillerle kanıtlanamadığı, gerçekleşen bu durum karşısında erkeğin fiili ayrılık sebebine dayalı boşanma davasının kabulü gerekirken, yazılı şekilde reddinin usul ve kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle ... Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. B....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar, reddedilen kendi tazminat talepleri, iştirak nafakasının miktarı, ortak çocukla kurulan kişisel ilişkinin süresi ve tedbiren kişisel ilişki kurulmaması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davalarının yapılan yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince; her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına, yargılama sırasında doğan ortak çocuk 21.05.2016 doğumlu Necla Miray...
O halde ortak çocuklar ile velayet kendisine verilmeyen anne arasında infazı mümkün bir kişisel ilişki hükmü bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle mahkemece ortak çocuklar ile anne arasında kişisel ilişki kurulması talebi hakkında bir karar verilmesi gerekirken olumlu-olumsuz hüküm kurulmaması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....
, bu karardan sonra davalının müşterek haneye dönmediğini ve ortak yaşamın yeniden kurulmadığını, davacının mahkememizin 2017/234 esas sayılı dosyasında evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma davası açtığını, ancak davanın süre yönünden reddine karar verildiğini, davacının polis gazisi olduğunu, bakıma muhtaç olduğunu, mahkememizin 2013/262- 2014/196 sayılı kararının kesinleşmesinin üzerinden 3 yıldan fazla süre geçmesi ve ortak yaşamın yeniden kurulamaması sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini istemiştir....
DAVA TARİHİ : 30.06.2020 KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma İLK DERECE MAHKEMESİ : Burdur Aile Mahkemesi SAYISI : 2020/285 E., 2022/112 K. Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir....