HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1648 KARAR NO : 2021/2181 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ELBİSTAN AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/06/2020 NUMARASI : 2019/277 ESAS - 2020/404 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen mahkemenin kararına karşı davalı-karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanmalarına, müvekkili lehine 10.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminat ile aylık 500,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir....
Davalı-karşı davacı kadın vekili; kadının reddedilen hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma davasına, kusur tespitine, kişisel ilişki düzenlemesine, iştirak nafakasının miktarına, kadın yararına tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiğine, kadının reddedilen tazminat taleplerine ve erkeğin kabul edilen boşanma davasına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK m. 162) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı olarak boşanmalarına karar verilmesini talep etmiş; mahkemece, davalı erkeğin ''eşine kötü, saygısız davrandığı, onu aşağıladığı, hakaret ettiği, eşine ve çocuğuna şiddet uyguladığı, birlik görevlerini yerine getirmediği, sadakatsiz davrandığı, gelirini ailesinden gizlediği ve ortak konutu terk ettiği'' gerekçesiyle tarafların pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK m. 162) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) sebepleriyle boşanmalarına karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 162. maddesi gereğince pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmaya karar verilebilmesi için, her türlü kötü veya onur kırıcı davranış değil, ağır derecede pek kötü veya onur kırıcı davranışın gerçekleşmesi gerekir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/06/2019 NUMARASI : 2017/1830 ESAS 2019/575 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 13/12/1987 yılında evlendiklerini, müvekkilinin evlilik birliği içinde her türlü şiddete maruz kaldığını, en son evden kovulduğunu, müvekkilinin evlilikleri süresince düzenli olarak pek kötü ve hayata kast niteliğinde davranışlara maruz kaldığını, davalının süreklilik arz edecek şekilde müvekkiline darp uyguladığını, küfür ve hakaretler ettiğini, evden kovduğunu, sinkaflı küfürler ettiğini, onur kırıcı davranışlarda bulunduğunu, başka kadınlarla evlilik birliğine yaraşmayacak şekilde paylaşımlarda bulunduğunu, müvekkilini aldattığını, duygusal şiddet uyguladığını, müvekkilini aşağıladığını ve değersiz hissettirmeye çalıştığını, evin ve müşterek çocukların ihtiyaçlarını gidermeyip onları toplum içinde ve ev içinde zor aciz duruma düşürdüğünü, müvekkiline ekonomik şiddet uyguladığını...
İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 162. maddesi uyarınca pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma ve ferileri olmadığı takdirde 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı boşanma ve ferileri istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 162. maddesine göre; "Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur."...
Ancak davalı-karşı davacı kadının hayata kast, pek kötü davranış ya da ağır derecede onur kırıcı davranış sebebine dayalı (TMK m. 162) ve terk hukuki sebebine dayalı boşanma davaları (TMK m. 164) varken; gerekçede evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı (TMK m. 166/1) boşanma davasından bahsedilmiş, hangi davanın hangi gerekçe ile reddedildiği belirtilmemiştir. Yerel mahkeme kararının Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı-karşı davacı kadının ziynet eşyası alacağı talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm verilmemesi de usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Hal böyleyken mahkemece, usulünce yapılmış bir ıslah işlemi de olmaksızın, davacı- karşı davalı kadının davasının aslında Türk Medeni Kanunu’nun 162. maddesinde yazılı özel boşanma sebebi olan hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedeninden kaynaklandığı nitelendirmesi yapılarak, bu sebeple davanın kabulü yoluna gidilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Zira hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir (HMK m. 26). Açıklanan nedenlerle, davacı- karşı davalı kadının talebi dikkate alınarak kadının davasının Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi kapsamında değerlendirilerek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadının, Türk Medeni Kanununun 166/1 ve yargılama devam ederken 162. maddesi gereğince hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış hukuki sebebine dayalı boşanma davası açtığı ve ilk açılan dava ile birleştirildiği, davalı-karşı davacı erkeğin ise Türk Medeni Kanununun 161. maddesi gereğince zina hukuki hukuki sebebine dayalı olarak karşılık boşanma davası açtığı anlaşılmaktadır....
Temyiz Sebepleri ... erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek ve kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu beyanla; kabul edilen asıl boşanma davası ve kadının reddedilen tazminat talepleri yönünden hariç olmak üzere hükmün tüm yönlerinden bozulmasına aksi halde tedbir iştirak, tedbir yoksulluk nafaka miktarlarında hakkaniyete uygun indirim yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, erkeğin, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma davasın reddi, kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakaların kabulü ve miktarı, velâyet noktasında toplanmaktadır. 2....
İlk derece mahkemesince; boşanma ve ziynet alacağı davalarının karar verilmiştir. Davacı kadın vekili; reddedilen boşanma ve ziynet alacağı davalarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava; hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK md. 162) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenlerine dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet alacağı istemlerine ilişkindir. Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. (HMK m. 31) Davacı kadın vekili, dava dilekçesinde 12.000,00 TL maddi tazminat talebinde bulunmuş, dilekçenin içeriğinde ise davacı kadının zaman zaman anne ve babasından alarak eşine verdiği paralar için maddi tazminat talebinin olduğunu beyan etmiştir....