CEVAP Davalı-davacı erkek vekili birleşen dava ve asıl dava cevap dilekçelerinde özetle; erkeğin kadını aşağıladığını, kadının küçük çocuk Ali Efe ile yattığını, erkekle aynı yatakta yatmadığını, son yaşanan olayda ortak çocuk ... ile birlikte kadının erkeğe fiziksel şiddet uyguladığını, kadının erkeğin ilk evliliğinden olan kızı ile arasını bozduğundan bu kızı ile de görüşemediğini, kadının çocukları erkeğe karşı doldurduğunu ve erkeği kötülediğini, erkeğe hakaret ettiğini iddia ederek asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne, hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin erkeğe verilmesine, erkek yararına 300.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir. III....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/11/2019 NUMARASI : 2018/915 ESAS - 2019/665 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı asil adli yardım talepli dava dilekçesinde özetle; davalı ile hayata kast, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış özel boşanma sebebine dayalı olarak aksi kanaat halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı olarak boşanmalarına, 1.000 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, nafakanın tefe-tüfe oranında artırılmasına, 20.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile tarafların boşanmalarına, davacının feri taleplerinin reddine karar verilmesini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; Davacının TMK 162/1 maddesine dayanarak hayata kast pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle açılan boşanma davasının reddine, Davacının TMK 166 ya dayanarak evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açtığı boşanma davasının kabulü ile; boşanmalarına, Davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 15.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihi olan 26/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişki talebinin reddine, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 10.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 26/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişki talebinin reddine, 18/02/2020 tarihli birince celsede 4....
Maddesi gereğince açılan hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış istemli boşanma davasının reddine, davacı-karşı davalı T1 tarafından TMK'nun 161....
Bozma Kararı 1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde , taraflarca temyiz isteminde bulunmuştur. 2.Dairenin 15.03.2016 tarih, 2015/130 99 Esas, 2016/4956 Karar sayılı ilamıyla davacı-karşı davalı kadın asıl davada zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebebi ile, birleşen davada ise pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebi ile boşanma talep ettiği, Mahkemece kadının özel boşanma sebebine dayalı boşanma taleplerinin reddine karar verildiği, Mahkeme hükmünün gerekçe bölümünde, zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebebine dayalı boşanma taleplerinin koşulları oluşmadığından reddine karar verildiği belirtilmiş ise de koşullara ilişkin bir açıklama yapılmadığı, gerekçede tartışılmadığı, bu sebeple Yargıtay denetimine elverişli olarak karar gerekçeli olarak açıklanmadığı, onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma talebinin reddine ilişkin ise hiçbir gerekçe oluşturulmadığı, Mahkemece yukarıda açıklanan yön üzerinde durulmadan gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle...
Maddesi gereğince Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma talebi mevcut ise de; tüm dosya kapsamı bir bütün olarak ele alındığında karşı davacı erkeğin eşinin hayatına kast etmesi veya ona pek kötü davranıp ağır derecede onur kırıcı davranışları bulunduğunun ispatlanamadığı, eşe karşı kasten yaralama eylemi olsa dahi eylemin bu boyutta değerlendirilemeyeceği düşüncesinden hareketle" gerekçesiyle her iki davanın kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, müşterek çocukların velayetlerinin babaya verilmesine hükmedilmiş, asıl davada Türk Medeni Kanunu'nun 162 maddesi uyarınca boşanma talebinin reddine, erkeğin müşterek çocuklar yararına iştirak nafaka talebi ile kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine ve tarafların maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir....
DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; tarafların evlilik birliğinin temelinin sarsılması nedeniyle ve TMK'nın 162. Maddesi (II. Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle) boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verilmesine, çocuk için ve kadın için ayrı ayrı 1.750,00 'şer TL tedbir nafakası ile karar kesinleşmesiyle yoksulluk ve iştirak nafakasına dönüşmesine, 50.000,00 TL maddi tazminat ile 75.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile davacı kadına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görüldü....
in video kaydının gerçekleşen olayı başka bir delil ile ispat edilemeyeceğinde ortam kaydının alınması olmadığı, aksine delil elde etmek için olayın gerçekleştirildiğinin anlaşılması nedeniyle var olan video kaydının hukuka uygun delil olmadığı ve hükme esas alınmayacağı, dosya kapsamında katılan sanıkların beyanlarından başka tarafların cezalandırılması için yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, beyanlarının soyut iddia kapsamında kaldığında bahisle delil olarak değerlendirilmediğinin belirtildiği, Demre Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2020/45 Esas sayılı dosyasında yapılan cd inceleme dökümünde kadının erkeğin hayatına kast edeceği bir durumun olmadığı, erkeğin delil elde etmek amacıyla davalıyı zorladığı anlaşılmakla davacının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 162 nci Maddesi uyarınca açtığı hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebepli özel boşanma davasının reddine, tarafların aralarındaki evlilik birliğinin tarafların...
Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden ilk derece mahkemesince davalı-davacı kadına yüklenilen "güven sarsıcı davranışta bulunması" şeklindeki kusurun gerçekleştiği, buna karşılık mahkemece her ne kadar davacı-davalı erkeğin kusurunun ispatlanamadığı belirtilmiş ise de davacı- davalı tanığı ortak çocuk Yusuf Yağcı ile diğer ortak çocuk davalı-davacı tanığı Elif Nur Yağcı'nın beyanlarından davacı-davalı erkeğin davalı-davacı kadının güven sarsıcı davranışta bulunduğunu öğrenmesi üzerine tepki sınırlarını aşar şekilde ancak tahrik altında davalı-davacı eşine tokat atmak suretiyle fiziksel şiddet uyguladığı anlaşılmaktadır. Davalı-davacı kadının Türk Medeni Kanunu'nun 162. maddesine dayalı boşanma talebi incelendiğinde; pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmaya karar verilebilmesi için, her türlü kötü veya onur kırıcı davranış değil, ağır derecede pek kötü veya onur kırıcı davranışın gerçekleşmesi gerekir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 21/04/2022 NUMARASI : 2021/181 ESAS-2022/285 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı koca, dava dilekçesinde özetle; hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, akıl hastalığı ve evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak boşanmalarına, davacı yararına 100.000,00 TL manevi, 10.000,00 TL maddi tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının boşanma ve fer'ilerine ilişkin tüm taleplerinin reddine, şayet dava kabul edilecek olursa müvekkili lehine 250.000,00 TL manevi tazminata, 250.000,00 TL maddi tazminata, aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, tarafların müşterek konutuna aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir....