Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; boşanmaya neden olan olaylarda kusurlu tarafın davacı olduğunu, buna rağmen davacı lehine nafaka, maddi ve manevi tazminat takdir edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle nafaka ve tazminat yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE Dava zina, haysiyetsiz hayat sürme, pek kötü ve onur kırıcı davranış, evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebeplerine dayalı boşanma ve ferilerine yöneliktir. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. HMK 397/2'ye göre "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir"....

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı kadın tarafından açılan 4721 sayılı Kanun'un 162 inci ve 166 ıncı maddesinin birince fıkrasına dayalı boşanma davasında, davacı eşe davalı tarafından pek kötü davranılıp davranılmadığı ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulup bulunulmadığı, ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte taraflar arasında bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü, kadın yararına tedbir ve yoksulluk nafakası ile manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarları noktasında toplanmaktadır. 2....

    İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili kadının reddedilen hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma davası ile kadın yararına hükmolunan tazminatlar ile nafakaların miktarına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. B. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 18.11.2021 tarihli ve 2020/1441 Esas, 2021/2491 Karar sayılı kararıyla; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle davacı kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilerek, davacı kadının tazminat miktarları yönünden istinaf talebi kabul edilmiş, diğer istinaf talepleri ise esastan reddedilmiştir. V....

      Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde de kararın kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde belirtilmiş olup, bu maddenin 3. bendine göre mahkeme kararlarında iki tarafın iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulma nedenleri, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin açıkça gösterilmesi zorunludur. Davacı-karşı davalı kadın asıl davada zina (TMK m. 161) ve haysiyetsiz hayat sürme (TMK m. 163) sebebi ile, birleşen davada ise pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebi (TMK ml62) ile boşanma talep etmiş, mahkemece kadının özel boşanma sebebine dayalı boşanma taleplerinin reddine karar vermiştir....

        Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın tarafından zina sebebine dayalı davası ile hayata kast, pek kötü ve onur kırıcı davranış sebebine davasının reddi, tazminat ve nafaka miktarları yönünden; davalı erkek tarafından ise kararın tümü yönünden temyiz isteminde bulunmuştur. 2. Dairemizin 09.02.2022 tarihli, 2021/7642 esas, 2022/1102 karar sayılı ilamı ile tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu, davacı kadının dosyaya yansıyan ekonomik durumuna göre yoksulluk nafakası koşullarının oluşmadığı ve yoksulluk nafakası isteğinin reddedilmesi gerektiği gerekçesi ile hükmün bozulmasına, temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir. B....

          Davalı-karşı davacının TMK 162 maddesinden kaynaklı pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma talebi yönünden ise, davacı-karşı davalının davalı kocaya karşı, yasada belirtilen hayatına kastetmesi veya kendisine pek kötü davdanılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması eylemlerinin olmadığı, ayrıca tarafların 2017 yılından bu yana ayrı yaşadıkları, TMK 162 maddesine göre boşanma kararı verilebilmesi için davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak 6 ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden 5 yıl geçmekle dava hakkının düşeceği belirtilmiş olup, davalı-karşı davacı kocanın gerek daha önce açtığı ve retle sonuçlanan Antalya 2.Aile Mahkemesinin 2017/466 esas-2018/1103 karar sayılı dosyasında bu talebinin bulunmadığı, gerekse daha sonra bu nedenlere dayalı bir boşanma davası açmadığı anlaşıldığından, pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma davasının da reddine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayanarak açtığı boşanma davasını 16.02.2011 tarihli dilekçesi ile ıslah ederek, öncelikle evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle, olmadığı taktirde pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmalarına karar verilmesini istemek suretiyle terditli hale getirdiği anlaşılmıştır....

            Ablanın kızını kaçırırım." gibi sözler söylediğini, müvekkilinin halen çocuklarıyla birlikte kadın sığınma evinde ikamet ettiğini, geçimlerinin devlet tarafından sağlandığını, müvekkili ve her bir çocuk için aylık 500,00'er TL den toplam 2.000,00.-TL nafakaya hükmedilmesine, 1.000,00.-TL maddi tazminat, 20.000,00.-TL manevi olmak üzere toplam 21.000,00.- tazminata hükmedilerek tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLER:Taraflara ait nüfus kaydı, yaptırılan zabıta araştırmaları, tanık beyanları, aldırılan sosyal inceleme raporu ile dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:''Dava, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 162. maddesi uyarınca Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir....

            Maddesi uyarınca boşanmalarına, erkeğin birleşen pek kötü veya onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma davasının reddine, erkeğin evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı birleşen boşanma davasının kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1,2 maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı/davalı kadın yararına yasal faizi ile birlikte 15.000,00 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi tazminata, davacı/davalı kadının yoksulluk nafakası, davalı/davacı erkeğin ise maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, çocuk için aylık 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Davacı/davalı kadın vekili; kadının reddedilen yoksulluk nafakasına, kadın lehine hükmedilen tazminatların miktarına, birleşen davada kadına yüklenen kusura, erkeğin kabul edilen birleşen boşanma davasına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur....

            Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında; Davalı-karşı davacı kadın karşı dava dilekçesinin konu bölümünde ".....karşı davanın sunulması (Pek Kötü Muamele, Onur Kırıcı Davranış nedeniyle boşanma istemli) demek suretiyle TMK.m.162 gereğince pek kötü veya onur kırıcı davranış hukuki sebebine dayalı olarak boşanma davası açıldığı bildirilmiş tarafların hazır olduğu 04.05.2017 tarihli ön inceleme duruşmasında mahkemece "Taraflar arasındaki uyuşmazlığın evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davası olduğu davacının boşanma ve velayet dışında talebinin olmadığı davalının ise hayata kast pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle karşı boşanma davası açtığı" şeklinde uyuşmazlık tespiti yapıldığı ve bu tutanağın taraf vekilleri tarafından imzalandığı anlaşılmıştır....

            UYAP Entegrasyonu