WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/262 Esas 2018/344 Karar numaralı dosyasında boşanma davası açtığını ancak eşinin düzelebileceğini düşünerek davasından feragat ettiğini, ancak davacı erkeğin eşine ve çocuklarına karşı davranışlarını düzeltmemesi ve şiddetini arttırarak devam ettirmesi ve müvekkilinin sonradan duyduğu istismar ve taciz olaylarını devam ettirdiğini, davacı erkeğin; müvekkiline fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddet uyguladığını, tekme atmak suretiyle bilek kemiğini kırdığını, müvekkilini darp ettiğini, tehdit ettiğini, aşağıladığını, ortak konuta 5 gün almadığını, müvekkilinin kuzeninr cinsel istismarda bulunduğunu, ters ilişki gibi sağlıksız taleplerde bulunduğunu, müstehcen filmler izleyip küçük oğlu ve yeğenine izlettirdiğini, müvekkilinin annesinin karşısında ahlak dışı cinsel hareketlerde bulunduğunu, büyü yaptırdığını, sürekli alkol tüketip sarhoş olduğunu iddia ederek tarafların evlilik birliğinin sarsılması, hayata kast, pek kötü ya da onur kırıcı davranış ile küçük...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava; davacı-karşı davalı kadın tarafından TMK'nun 162 olmadığı takdirde 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasına, karşı dava; davalı-karşı davacı erkek tarafından TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasına, birleşen dava ise davacı-karşı davalı kadın tarafından TMK'nun 161 olmadığı takdirde 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasına ilişkindir. TMK'nun 162. maddesi gereğince "Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kast edilmesi veya kendisine pek kötü davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası açabilir. Davaya haklı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer....

    DAVA Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evde huzurlarının olmadığını, davalının davranışları sebebiyle evliliklerinin çekilmez bir hal aldığını, davalı ile 10 yıldır cinsel beraberliklerinin olmadığını, hakaret ettiğini, farklı odalarda kaldıklarını, müvekkiline hitaben "maaşı bana kalacak iki kızına da ne bu evi ne de maaşını bırakmayacağım çatır çatır yiyeceğim, hatta bunu akrabalarına söyleyeceğim" şeklinde konuştuğunu, dıştan geldiğinde müvekkilinin nereden geldiğini sorduğunda "hovardalıktan geliyorum, kardeşlerim karışır sen karışamazsın" şeklinde konuştuğunu, bu nedenlerle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci maddesi uyarınca hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmalarına, bu da mümkün olmadığı takdirde 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini...

      karşısında kadının başka bir erkekle cinsel birliktelikte bulunduğu, eğlence mekanlarında güven sarsıcı davranışlar sergilediği tanık beyanları ile ispat olunduğundan birleşen dosya yönünden kocanın açmış bulunduğu haysiyetsiz hayat sürdüğü ispat olunduğundan davalı kadının bu davranışları aynı zamanda onur kırıcı davranış olarak kabul edildiğinden birleşen davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 162 nci ve 163 üncü maddeleri uyarınca boşanmalarına, birleşen dosyada kadının zina, pek kötü muamele, onur kırıcı davranış, suç işleme, haysiyetsiz hayat sürme sadakatsizlik nedeni ile açmış bulunduğu karşı boşanma davasında ise dava konusu ettiği olayların çoğunun ana dosyada ileri sürülen iddialar olduğu bunun dışında erkeğin sadakatsiz davrandığı ve zina yaptığı, suç işlediği, haysiyetsiz hayat sürdüğü, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranışlarda bulunduğu iddiası da ispat olunamadığından kadının karşı davasının reddine, tarafların her ikisinin de ortak çocuğun velâyetini talep...

        Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından TMK m.162’ ye dayalı davasının reddi, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarı, yargılama gideri ve vekâlet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının TMK m.166/1’e dayalı davasının kabulü, kusur belirlemesi, velâyet, nafakalar, tazminatlar, aleyhe hükmedilen yargılama giderleri ve vekâlet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın tarafından pek kötü ve ... kırıcı davranış (TMK m. 162) olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebi ile boşanma (TMK m. 166/1) talep edilmiş, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda, dava ve karşı davanın Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi gereğince kabulü ile tarafların TMK...

          DAVA KONUSU : Boşanma Hayata Kast, Pek Kötü Ve Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı ile 26/07/2014 tarihinde evlendiklerini, tarafların bir çocuklarının olduğunu, davalının annesinin müvekkilini istemediğini, tarafların yaşadıkları evin yaşam standartları bakımından çok düşük seviyede olduğunu, rutubet ve nemden duvarları kabarmış, banyosundan kötü kokular gelen ve iş yerlerine de uzak bir ev olduğunu, davalı tarafın ailesine yakın olması nedeniyle burada oturduklarını, müvekkilinin taşınmaz istemesi durumunda davalının tartışmalar çıkardığını, davalının müvekkiline karşı sürekli olarak "beceriksiz, senden bir şey olmaz, yapamıyorsan bırak git, sen salaksın, malsın, gerizekalı, aptal, uyuşuk seni mi bekleyeceğim, senin ağzına sıçayım, seninle evlenen kafama tüküreyim, Allah belanı versin, defol git, beceremeyeceksen...

          DAVA KONUSU : Boşanma Hayata Kast, Pek Kötü Ve Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı ile 26/07/2014 tarihinde evlendiklerini, tarafların bir çocuklarının olduğunu, davalının annesinin müvekkilini istemediğini, tarafların yaşadıkları evin yaşam standartları bakımından çok düşük seviyede olduğunu, rutubet ve nemden duvarları kabarmış, banyosundan kötü kokular gelen ve iş yerlerine de uzak bir ev olduğunu, davalı tarafın ailesine yakın olması nedeniyle burada oturduklarını, müvekkilinin taşınmaz istemesi durumunda davalının tartışmalar çıkardığını, davalının müvekkiline karşı sürekli olarak "beceriksiz, senden bir şey olmaz, yapamıyorsan bırak git, sen salaksın, malsın, gerizekalı, aptal, uyuşuk seni mi bekleyeceğim, senin ağzına sıçayım, seninle evlenen kafama tüküreyim, Allah belanı versin, defol git, beceremeyeceksen...

          O halde erkeğin davasının açıldığı tarihteki, tarafların haklılık durumuna göre vekalet ücreti takdir ve tayin edilmesi gerektiği (HMK m. 331/1); erkeğin davasının münhasıran Türk Medeni Kanununun 162. maddesinde düzenlenen pek kötü veya onur kırıcı davranış hukuki sebebine dayandığı ve erkeğin davasını ispatlayamadığı nazara alındığında erkeğin davası yönünden kendisini vekille temsil ettiren davalı-karşı davacı kadın yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. 3-Yargılama gideri, tutarı, hangi tarafa ve hangi oranda yükletildiği ve dökümü hüküm altında gösterilir. Dairemizin 01.02.2016 tarihli bozma ilamından sonraki yargılama giderlerini hangi tarafın ödeyeceği, miktarı ve dökümü ile bu giderlerin hangi tarafa yükletileceği, mahkemece ilamın altına yazılması gerekir (HMK.m.332/2-3)....

            Bu sebebe dayanan bir davada hakim, iddia genişletilmedikçe veya değiştirilmedikçe yahut dava ıslah edilmedikçe, örneğin zina ya da hayata kast, ağır derecede onur kırıcı davranış yahut da küçük düşürücü suç işleme veya haysiyetsiz hayat sürme yahut da terk şartlarını araştıramaz ve ispatlanmış olsa bu sebeplerle boşanma kararı veremez. Evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayanan bir davada, önemli olan taraflar arasında, birliği temelinden sarsacak derecede ve ortak hayatın devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizliğin mevcut olup olmadığı ve bunun ispatlanıp ispatlanmadığıdır. Yoksa, şu olaya dayanıldı, buna dayanılmadı şeklindeki bir ayırıma gidilmesi davayı çıkmaza sokar ve hakkaniyete aykırı sonuçlara götürür. Çünkü davacının, gerçekleştiği halde, dava dilekçesinde göstermedi diye dikkate alınmayan hadiseye dayanarak yeni bir boşanma davası açma olanağı yoktur. Dava görülmüş ve bitmiş olacaktır. Tekrar başa dönülmesi artık mümkün değildir....

              un annelerinin bakım ve gözetimine muhtaç olduklarını belirterek davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi gereğince zina ve 162 nci maddesi gereğince hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin davacı anneye verilmesine, çocukların her biri için ayrı ayrı aylık 5.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, anne için 7.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 1.000.000,00 TL maddî tazminata, 1.000.000,00 Tl manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. II....

                UYAP Entegrasyonu