İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacının pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış hukuki sebebine dayalı boşanma Davasının KABULÜ İLE, tarafların Türk Medeni Kanunu'nun 162. maddesi gereğince BOŞANMALARINA, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Davacının maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 25.000 TL maddi, 25.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Daha önce takdir olunan 400,00 TL tedbir nafakasının boşanmaya ilişkin hükmün kesinleşmesine kadar devamına, boşanma davasının kesinleşmesinden sonra geçerli olmak üzere 35.000,00 TL yoksulluk nafakasının toptan olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Davalının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine," karar verilmiştir....
DELİLLER :Taraflara ait nüfus kaydı, zabıta araştırmaları ve dava dosyası İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacının davasının HMK 114/1- ı maddesi uyarınca davanın derdestlik dava şartı nedeniyle USULDEN REDDİNE, " karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili tarafından, hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı kadın tarafından, onur kırıcı davranış, pek kötü davranış ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayanılarak açılan boşanma davası, mahkemece derdestlik gerekçesiyle usulden reddedilmiştir. Derdest davadan söz edebilmek için her iki davanın tarafları, tarafların sıfatları, konusu ve dayanılan maddi vakaların aynı olması gerekir....
CEVAP Davalı asıl cevap dilekçesinde; erkeğin sadakatsiz olduğunu, eşine hakaret ve küfürler ettiğini belirterek davanın reddini istemiş, boşanmaya karar verilmesi halinde kadın lehine aylık 1000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı erkeğin tanıklarının beyanının duyuma dayalı olduğu, davacının dava dilekçesindeki iddialarını ispatlayamadığı ve tarafların işbu davanın açılmasından sonra barışıp bir hafta birlikte yaşadıkları gerekçesi ile; evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle açılan davaların reddine ve aylık 1000,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına ödenmesine ve hüküm kesinleşinceye kadar devamına karar verilmiştir IV. İSTİNAF A....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE Asıl dava, zina (TMK md.161) olmadığı takdirde hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle ve haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanma (TMK md.162,163), bu da mümkün olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı (TMK md.166/1- 2); karşı dava ise evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı (TMK md.166/1- 2) boşanma istemine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesine göre re'sen gözetilerek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. TMK'nın 166/1- 2. maddesine göre; "evlilik birliği ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/11/2019 NUMARASI : 2018/915 ESAS - 2019/665 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı asil adli yardım talepli dava dilekçesinde özetle; davalı ile hayata kast, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış özel boşanma sebebine dayalı olarak aksi kanaat halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı olarak boşanmalarına, 1.000 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, nafakanın tefe-tüfe oranında artırılmasına, 20.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile tarafların boşanmalarına, davacının feri taleplerinin reddine karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacının dilekçesindeki açıklamalardan; davanın pek fena muamele ve onur kırıcı davranış (TMK m.162) sebebiyle boşanma davası olduğu açıktır. Hükmün gerekçesinde "davacı kadının ve çocukların sürekli olarak fiziki şiddet gördüğü, davalının kızına ve eşine sürekli küfrettiği" sabit kabul edilmiş, toplanan delillerden şiddetin sürekli olduğu, davalının eşine her kızdığında bir şeyler fırlattığı, eşyaları kırdığı, arabasını yakmaya kalktığı, eşi ve kızına sürekli sinkaflı küfür ettiği anlaşılmıştır. Süreklilik gösteren fiziki şiddet "pek fena muamele" oluşturur. Bu durumda kadının davası bakımından, Türk Medeni Kanununun 162. maddesinde yer alan boşanma sebebi oluşmuştur....
tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve hayata kast, pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış sebebi ile boşanmalarına, 5.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile faizi ile 500.000,00 TL maddî, 500.000,00 TL manevî tazminatın davalı erkekten alınarak davacı kadına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, bilirkişi raporu, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Somut davada davacı pek kötü davranış sebebi ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuksal nedenine dayalı boşanma sebebine dayandığına göre gerçekleşen eylemin öncelikle özel boşanma sebepleri açısından değerlendirilmesi, bunun ispatlanması durumunda artık genel boşanma sebebinin şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğine bakılmaksızın karar verilmesi gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 162. maddesi gereğince pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmaya karar verilebilmesi için, her türlü kötü veya onur kırıcı davranış değil, ağır derecede pek kötü veya onur kırıcı davranışın gerçekleşmesi gerekir. Toplanan delillerden, erkeğin kusurlu olmasına sebebiyet veren davranışları pek kötü ve onur kırıcı davranış olarak kabule yeterli değildir....
CEVAP Davalı-davacı kadın vekili birleşen boşanma davası ve asıl davaya cevap dilekçesinde özetle; erkeğin sadece depresyon hastalığının olduğunu söylediğini; erkeğin psikoz hastası olduğunu kadından gizlediğini, erkeğin takıntılı olduğunu, evde yenen içilen her şeyi kontrol ettiğini, dışarı çıktığında kadını ve çocuğu eve kilitlediğini, ekonomik şiddet uyguladığını, erkeğin annesine sormadan karar alamadığını ve erkeğin annesinin her şeye karıştığını, ikinci çocuğa hamile kaldığını öğrendiğinde erkeğin kendisine çocuğu aldırması konusunda baskı uyguladığını, hakaret ve küfür ettiğini iddia ederek asıl davanın reddine, birleşen davasının kabulüne, akıl hastalığı nedeniyle aksi takdirde pek kötü, onur kırıcı davranış nedeniyle ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin kadına verilmesine, çocuk yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına...
Bozma Kararı 1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde , taraflarca temyiz isteminde bulunmuştur. 2.Dairenin 15.03.2016 tarih, 2015/130 99 Esas, 2016/4956 Karar sayılı ilamıyla davacı-karşı davalı kadın asıl davada zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebebi ile, birleşen davada ise pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebi ile boşanma talep ettiği, Mahkemece kadının özel boşanma sebebine dayalı boşanma taleplerinin reddine karar verildiği, Mahkeme hükmünün gerekçe bölümünde, zina ve haysiyetsiz hayat sürme sebebine dayalı boşanma taleplerinin koşulları oluşmadığından reddine karar verildiği belirtilmiş ise de koşullara ilişkin bir açıklama yapılmadığı, gerekçede tartışılmadığı, bu sebeple Yargıtay denetimine elverişli olarak karar gerekçeli olarak açıklanmadığı, onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma talebinin reddine ilişkin ise hiçbir gerekçe oluşturulmadığı, Mahkemece yukarıda açıklanan yön üzerinde durulmadan gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle...