Asıl dava, TMK 166/1.maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma, birleşen dava, zina (TMK md.161), hayata kast, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış (TMK md.162) ve TMK 166/1.maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davalarıdır. İlk derece mahkemesince kadının, aşırı kıskanç tavırlar sergilemesi, erkeğe ait kredi kartı ile altın alarak ve nakit para çekerek erkeği borçlandırması, aldığı altın ve çektiği nakit paraların akıbeti hakkında erkeğe bilgi vermemesi; erkeğin ise, kadına yönelik onur kırıcı davranışlar sergilemesi nedenleriyle erkeğin az, kadının ağır kusurlu oldukları belirlenerek asıl ve birleşen davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1.maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmiş, kadının TMK 161 ve 162.maddeden açtığı boşanma davalarının reddine karar verilmiştir....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın asıl davada zina (TMK m. 161), haysiyetsiz hayat sürme (TMK m. 163) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebi ile boşanmaya karar verilmesini talep etmiş, erkek ise karşı davasında evlilik birliğinin sarsılması (TMKm. 166/1) hukuki sebebi ile boşanma, kadın birleşen davasında ise pek kötü veya onur kırıcı davranış (TMK m. 162) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebi ile boşanma talep etmiş, mahkemece verilen 22.01.2015 tarihli ilk hükümle, asıl davada kadının zina davasının ve haysiyetsiz hayat sürme davasının ve birleşen dosyada onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma davalarının reddine, erkeğin karşı boşanma davasının reddine, kadının asıl davada ve birleşen davada Türk Medeni Kanunu’nun 166/1’e dayalı boşanma davalarının kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına, kadın lehine maddi ve manevi tazminata, kadının tedbir...
eylemin yeterli ağırlıkta olmadığı ispat edilemediği sabit görülmüştür.Bu nedenle davacı-karşı davalı vekilinin TMK'da özel boşanma nedenlerinden biri olan TMK m.162/1 uyarınca pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma talebinin reddi gerekmiştir....
eylemin yeterli ağırlıkta olmadığı ispat edilemediği sabit görülmüştür.Bu nedenle davacı-karşı davalı vekilinin TMK'da özel boşanma nedenlerinden biri olan TMK m.162/1 uyarınca pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebine dayalı boşanma talebinin reddi gerekmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava; zina ( TMK m. 161), hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış ( TMK m. 162) suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme ( TMK m. 163) uyarınca boşanma olmadığı taktirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK.m166/1) hukuki sebebine dayalı boşanma ve boşanmanın fer'isi niteliğindeki taleplere ilişkindir. Karşı dava ise; TMK m. 162, olmadığı takdirde TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanma ve boşanmanın fer'isi niteliğindeki taleplere ilişkindir. Davacı karşı davalı, dava dilekçesinde, TMK m. 161, TMK m. 162, TMK m. 163 olmadığı taktirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine (TMK.m166/1) dayalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep ederek hem özel hem de genel olmak üzere birden fazla hukuki sebebe dayalı olarak terditli dava açmıştır....
Sayılı dosyası ile "çocuğun nitelikli cinsel istismarı, silahla tehdit, hakaret,cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocuğu müstehcen yayınları okumaya ve seyretmeye teşvik, kötü muamele" suçlarından dava açıldığını, davacının kadın sığınma evinden ayrılarak kendisine bir iş bulduğunu, yeni bir ev kiralayarak kızlarını yurttan alarak yanına yerleştirdiğini, kızlarının lise öğrenimlerine devam ettiklerini, boş zamanlarında anneleri ile birlikte takı işi yaptıklarını belirterek "Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme " "Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış " ve "Evlilik birliğinin sarsılması nedenleriyle tarafların boşanmalarına, müşterek çocukların velayetinin annelerine verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava dilekçesi davalıya ceza evinde bizzat 24.07.2017 tarihinde tebliğ edilmiş, cevap süresinin son günü 07.09.2017 mesai bitimi olduğu halde yasal süre içinde davaya cevap dilekçesi verilmemiştir....
TL tedbir ve 1.000,00 TL iştirak nafakasına, iştirak nafakasının hükmün kesinleşmesini takip eden yıllarda kesinleşme tarihi itibariyle her yıl TÜİK' in yayınladığı ÜFE artış oranında arttırılmasına, kadın yararına aylık 30.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata ve 4721 sayılı Kanun'un 162 nci maddesi uyarınca pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle açılan davanın reddine karar verilmiştir....
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, velayet düzenlemesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek 04.09.2015 tarihinde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) ve hayata kast, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış (TMK m. 162) hukuki sebeplerine dayalı boşanma davası açmış, davacı-karşı davalı erkek tarafından 31.05.2016 tarihinde dava tamamen ıslah edilerek zina (TMK m. 161) olmazsa evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuksal sebeplerine dayalı olarak boşanma talep edilmiş, mahkemece davacı-karşı davalı erkeğin davasının kabulü ile tarafların zina (TMK m...
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların, evlilik birliğinin temelinden sarsılması, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, suç işleme nedeniyle boşanmalarına, müşterek çocukların velâyetinin davacıya verilmesine, müşterek çocuklar lehine aylık 1.000,00'er TL tedbir-iştirak nafakasına, nafakanın her yıl üfe oranında arttırılmasına ve davacı lehine 100.000,00 TL maddî 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazında bulunduklarını beyanla, davanın reddine karar verilmesini, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde müşterek çocukların velâyetlerinin davalıya tevdiine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, "......
Davacının dava dilekçesinde TMK'nın 166/1. maddesine dayalı boşanma istemi yanında 162.maddesinde düzenlenen özel boşanma sebebine dayandığı, ancak belirlenen kusurlu davranışların hayat kast, pek kötü davranış ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranış derecesinde değerlendirilemeyeceği, bu sebeple TMK'nın 162. maddesine dayalı boşanma davasının koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiştir....