WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Temyiz Sebepleri Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; tarafların boşanmalarına karar verilmesinin hatalı olduğunu, fiili ayrılığa ilişkin şartların gerçekleşmediğini, erkeğin akıl sağlığı hakkında heyet raporu alınması gerekirken alınmadığını, tazminat miktarlarının düşük olduğunu ileri sürerek kararın erkeğin kabul edilen boşanma davası, erkek hakkında heyet raporu aldırılmadan karar verilmiş olması, maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanma isteminin Türk Medeni Kanununun 166/1-2. madde uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı nedenine dayalı olduğunun ve bu madde koşullarının oluştuğu kabul edilerek boşanma hükmü kurulduğunun anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.27.01.2011 (Prş)...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Alacak Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, davacı-karşı davalı erkeğin açtığı zina nedenine dayalı boşanma davası, davalı-karşı davacı kadının açtığı boşanma davası, davacı-karşı davalı erkeğin tazminat talepleri ile vekalet ücretleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Hükmü temyiz eden davalı-karşı davacı ... 13.09.2017 tarihli dilekçesiyle temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz dilekçesinin yukarıda gösterilen sebeple REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 02.10.2017 (Pzt.)...

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle fiili ayrılık tek başına boşanma sebebi sayılamayacağı gibi, terk hukuki sebebine dayalı bir boşanma davasının da bulunmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.26.03.2012 (Pzt.)...

          Somut olayda, mahkemece kararın gerekçesinde “her iki tarafın da daha önce birbirlerine karşı boşanma davası açtığı, boşanma davalarından sonra ayrı yaşamaya hakları olduğundan davacı-davalı ...'e bir arada yaşamayı istememesinin kusur olarak yüklenemeyeceği belirtilirken, devamında davacı-davalı ...’in Adana 7. Aile Mahkemesinde görülmüş olan 2015/344 E. sayılı boşanma davasında kendi boşanma davası reddedilmesine rağmen bir arada yaşamayı istememesi nedeniyle kusurlu olduğu belirtilerek gerekçe içinde çelişki yaratılmıştır. Ayrıca belirtilen gerekçenin bir bölümünde davalı-davacı erkeğin kusurlu olduğu kabul edilmesine rağmen hüküm kısmında davalı-davacı kadının birleşen davasının reddine karar verilmesi de gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmasına neden olmuştur....

            dosyasında eşine eve dön çağrısı yaptığını, ihtara cevap verilmediğini, artık evliliğin devamına imkan olmadığını belirterek, şiddetli geçimsizliklerinden dolayı boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. 03/05/2017 tarihli ön inceleme duruşmasında davacı;" Dava dilekçemi tekrar ederim, ben terk nedenine dayalı olarak boşanma davası açtım... " demiştir....

            Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile boşanma kararı verilmiştir. Kararın davalı kadın tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusundan feragat nedeniyle, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı erkek vekili dava dilekçesinde; fiili ayrılık nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....

              Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından, boşanma ve ferileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş; hükme karşı erkek tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve bölge adliye mahkemesince boşanma hükmü kurularak boşanmanın ferilerine hükmedilmiştir. Hüküm yukarıda belirtilen nedenlerle temyiz edilmiştir. Davalı kadın temyize boşanma ve ferileri yönünden başvurmuş ve hüküm boşanma yönünden kesinleşmemiştir. Davalı kadın, boşanma davasının yargılaması sonucunda verilmiş olan hüküm temyiz incelemesi aşamasındayken, .......

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından; birleştirilen boşanma davası, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle retle sonuçlanan ilk boşanma davasının açılmasından sonra 26.01.2006 tarihinde meydana gelen ve kadının mahkumiyetiyle sonuçlanan hakaret olayının, koca tarafından boşanma sebebi yapılmayıp, boşanma davasının reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden sonraki üç yıllık fiili ayrılık sebebine (TMK md. 166/4) dayanılmış olması karşısında, sözü edilen olay sebebiyle kadına artık kusur atfedilmesinin mümkün bulunmamasına göre, davacı-davalı (koca)'nın bu yöne ilişkin...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, Türk Medeni Kanununun 166/4.maddesinde yer alan fiili ayrılık sebebine dayanmaktadır. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; davacı tarafından daha önce açılan boşanma davasının reddedildiği, kararın 25.2.2005 tarihinde kesinleştiği, bu tarihten başlayarak üç yıl geçtiği, bu süre zarfında ortak hayatın yeniden kurulamadığı anlaşılmaktadır. Bu bakımdan Türk Medeni Kanununun 166/4. maddesi koşulları gerçekleşmiştir. Verilen boşanma kararı bu sebeple sonucu itibarıyla doğrudur. Boşanmaya sebep olan fiili ayrılıkta, ortak hayatı kurmaktan kaçınan ve bir başka kadınla fiilen evliymiş gibi yaşayan eşine şiddet uygulayan davacı tamamen kusurlu olup, davalıya yüklenebilecek bir kusur bulunmamaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu