Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin 24.02.2020 tarihli ve 2020/129 Esas, 2020/327 Karar sayılı kararı ile erkeğin açmış olduğu zina hukuksal sebebine dayalı boşanma hükmünün taraflarca istinaf edilmemiş olması nedeniyle eşlerin 05.01.2018 tarihinde zina sebebiyle boşanmalarının kesinleştiği, zinanın mutlak boşanma sebebi olması karşısında artık genel boşanma sebebi şartlarının oluşup oluşmadığına bakılamayacağı, evlilik boşanma ile sona erdiğinden erkeğin ve kadının açmış oldukları TMK’nın 166 ncı maddesine dayalı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı davaları hakkında bir karar verilemeyeceği, kadının zina kusurunun kesinleştiği, zinadan önce erkek eş tarafından gerçekleştirilen kusurlu davranışların evlilik birliğinin devam etmesi nedeni ile kadın tarafından affedilmiş sayılması gerektiği, dolayısıyla kadının zinası karşısında erkeğin eşine şiddet uygulaması ve evin aboneliklerini iptal ettirmesi, ayrıca manevi anlamda bağımsız konut temin etmemesi nedenleri...
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise zina hukuksal nedene dayalı davanın reddi, tazminat ve nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı erkek tarafından evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1), davalı-karşı davacı kadın tarafından ise zina ( TMK m. 161 ) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1 ), hukuki sebeplerine dayalı olarak boşanma davaları açılmıştır .Mahkemece davacı-karşı davalı erkeğin davası reddedilmiş, davalı-karşı davacı kadının ise evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulüne, zina hukuksal sebebine dayalı boşanma davasının ise reddine karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden, özellikle davalı-davacı kadının tanık beyanları...
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: Mahkemece; davacı tarafından açılan zina nedeniyle boşanma talebinin reddine, davacı tarafından açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle davanın kabulü ile; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/1 nci maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, TMK'nun 174/1- 2 maddesi gereğince maddi ve manevi tazminat isteminin kısmen kabulü 7.000,00 TL maddi, 7.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davanın ev eşyaları yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle; olayda davalının zinasının bulunduğunu, zina davasının kabulü yerine reddinin hatalı olduğunu, ayrıca tazminatların az olduğunu belirterek istinafa başvurmuştur....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delilerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle, davacı-karşı davalı (koca), boşanma talebini; eşinin, iş ortağı erkekle ilişkisi olduğunu ileri sürerek, “haysiyetsiz hayat sürme” ve “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” hukuki sebeplerine dayandırmış olması karşısında, davalı-karşı davacı (kadın)'ın gerçekleşen eyleminin Türk Medeni Kanununun 163'ncü maddesinde yer alan “haysiyetsiz hayat sürme” niteliğinde olmayıp, aynı Yasanın 166/1. maddesi gereğince boşanma sebebi olarak kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına, kocanın; gerçekleşen ve mahkemece de sabit görülen eylemleri nazara alındığında, evlilik birliğinin ortak hayatın devamına imkan bırakmayacak derecede temelinden sarsılmasında, baskın ve ağırlıklı kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, davacı-karşı davalı (koca)'nın, kadının karşı boşanma davasının reddi gerektiği yönündeki temyiz itirazları yerinde görülmediği...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23/03/2021 NUMARASI : 2019/579 ESAS 2021/230 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dilekçesinde, zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma talep edildiğini, mahkemece sadece tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilip, zina uyarınca boşanma talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediğini ancak bu husus istinaf sebebi yapılmadığından eleştirilmekle yetinildiğini belirterek tarafların dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince davacı erkeğin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, her ne kadar zina iddiasıyla dava açılmışsa da zina iddiasının ispatlanamadığı, bizzat tarafların çocuklarının annelerinin başka bir erkekle görüştüğünü ifade ettikleri, bunun da telefon kayıtları whatsapp yazışmalarıyla ispatlandığı, her ne kadar zina ispatlanamadıysa da evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kadının başkası ile görüştüğü, duygusal ilişkiye girdiği, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı kadının başkası ile görüşmesi sebebiyle evlilik birliği davalı kadının kusurlu hareketleriyle temelinden sarsıldığı gerekçesi ile zina sebebiyle açılan davanın reddine, 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, 5.000,00 TL manevî tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Somut olayda; davacı, kadın “zina” (TMK.md.161) ve bunun kabul edilmemesi halinde “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” (TMK.md.166) sebebine dayanarak boşanma davası açmıştır. Zina hem özel ve mutlak boşanma sebebi, hem de evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma sebebi oluşturur. Böyle bir olguyla karşılaşan eş dilerse bu sebeplerden yalnızca birisine, dilerse her ikisine birlikte dayanmak suretiyle boşanma talep edebileceği gibi, aralarında kademe oluşturmak suretiyle de davada olduğu gibi öncelikle özel sebeple, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanma talep edebilir. Bu son halde özel boşanma sebebi gerçekleşmiş ve ispatlanmış ise, artık ikinci sebebe gidilemez. Toplanan delillerden, davalı erkeğin, bir başka kadınla görüştüğü ve tanıklara bu kadınla evlendiğini söylediği, tanık beyanlarına göre de bu kadınla beraber yaşadığı, bu olguların zinaya delalet ettiği anlaşılmıştır....
Aile Mahkemesi'nin 2017/32 E. 2019/95 K sayılı 05/02/2019 tarihli kararı ile; davacının TMK 161 maddesi gereğince açtığı davanın kabulü ile:tarafların zina nedeniyle boşanmalarına, davacının TMK 163.maddesi gereğince küçük düşürücü suç işleme nedeniyle açtığı davanın reddine,davacının TMK 166/1 maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açmış olduğu davasının kabulü ile tarafların TMK.166/1 mad.gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, tahsilde tekerrür olmamak üzere dava tarihinden 2.000,00- TL tedbir nafakası ile kararın kesinleşme tarihinden itibaren 2.500,00- TL yoksulluk nafakası,TMK.m.174/1 gereğince takdiren 150. 000- TL maddi tazminat ve TMK.m.174/2 gereğince takdiren 100.000- TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....
İlk Derece Mahkemesinin İkinci Kararı İlk Derece Mahkemesinin 24.06.2021 tarihli ve 2021/115 Esas, 2021/441 Karar sayılı kararı ile; davacı-davalı kadının evlilik birliği içinde başka bir erkekle cinsel birliktelik yaşadığı, kadının zina eylemini öğrendikten sonra davalı-davacı erkeğin eşine şiddet uyguladığı, evlilik birliğinin devamı sırasında yedi kez işten çıkışının olduğu, sürekli bir işinin olmadığı ve evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda davacı-davalı kadının ağır kusurlu, davalı-davacı erkeğin ise hafif kusurlu olduğu gerekçesi ile davacı-davalı kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, davalı-davacı erkeğin pek kötü ve onur kırıcı davranış nedenine dayalı boşanma talebinin reddine, zina nedenine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, davacı-davalı kadın yararına takdir...