Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, zina hukuki sebebi ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet ve çeyiz eşyasına ilişkindir. 1- Davacının istinaf itirazının incelenmesinde; Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacının bu dava ile zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma, aylık 500,00 TL tedbir/yoksulluk nafakası, 100.000,00'er maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, davalının süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmadığı, duruşmada Laleş isimli kadınla dini nikahla evli olduğu ve bu kadınla, davacı ile birlikteyken de cinsel birlikteliklerinin olduğunu beyan ettiği, mahkemece kadının dava dilekçesinde tanık deliline dayanmaması nedeniyle dinlenen tanıkların hükme esas alınmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verdiği görülmüştür. Davacı dava dilekçesinde tanık deliline dayanmamış ise de; delil olarak nüfus kayıtlarına dayanmıştır....

DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; zina nedeniyle davanın kabulü ile tarafların boşanmalarını, müvekkili lehine 40.000,00 TL maddi tazminat, 50.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini, müvekkili lehine 750,00 TL, müşterek çocuklar için toplamda 1.000,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesini, dava sonuçlanınca iştirak ve yoksulluk nafakası olarak devamını, davalının ve Gül Kantarcıya ait numaralı telefonların operatörlerinden arama ve sms kayıtlarının celbini talep ettiklerini, bu inceleme neticesinde zina ve aldatmanın kanıtlanacağını, müvekkili lehine en uzun süre ile 6284 Sayılı yasa gereği davalının müvekkilinin yanına yaklaşmaması ve iletişim araçları ile rahatsız etmemesi yönünden koruma kararı verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına...

Mahkemece, davacı-karşı davalı erkeğin zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulüne, davalı-karşı davacı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasının reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiş, Dairemizin 04/04/2017 tarihli ilamı ile; davacı-karşı davalı erkeğin zina hukuki sebebine dayalı davası olmadığı gibi bu konuda usulünce yapılmış bir ıslah da bulunmadığı, bu durumda, erkeğin davasının evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuki sebebine dayalı olduğu, delillerin bu çerçevede değerlendirilerek, sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesi gereğince kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği belirtilmiştir....

    İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı/ karşı davalı erkek vekili hükmün; karşı davanın kabulü ile aleyhine hükmolunan maddi ve manevi tazminatlar yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı/ karşı davacı kadın vekili hükmün; asıl davanın kabulü, karşı davanın zina sebebine dayalı olarak TMK 161. Maddesi uyarınca kabul edilmesi gerektiğini, müşterek çocuk ve kendi lehine hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminatların miktarları yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ karşı davalı erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/4 maddesine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Karşı dava; davalı/ karşı davacı kadın tarafından açılmış, zina nedenine (TMK.nun 161.) olmadığı taktirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK.nun 166/1) Maddesine göre açılmış boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....

    DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; kadın eşin zina yaptığını, erkeğin sadakatsizliği 2014 yılının kasım ayında öğrendiğini, eşini affettiğini ancak zina eyleminin temadi ettiğini, kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olacak kusurlu davranışları olduğunu iddia ederek; tarafların öncelikle zina, mümkün olmazsa evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, erkek eş lehine 102.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. II....

      Karşı dava; davalı/ karşı davacı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. 1- Davacı erkek, kademeli (terditli) olarak dava açmış, öncelikle Türk Medeni Kanunu'nun 161. Maddesinde düzenlenen zina nedenine dayalı boşanma, bu talebi kabul edilmediği takdirde Türk Medeni Kanunu'nun 163. Maddesi (haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle) bu da olmadığı taktirde TMK.nun 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma istemiştir. Bu tür davalarda; tek dava ancak birden fazla talep mevcuttur. Zina, mutlak boşanma sebebidir. Zina vakıasının gerçekleşmesi halinde boşanma sebebi gerçekleşmiş sayılır. Zina, olmadığı takdirde TMK.nun 163 veya evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine kademeli olarak dayanılmış ise, zinanın ispatlanması halinde, bu sebeple boşanma kararı verilmesi gerekir....

      DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı T1 vekili Av. Mehmet Dilaver'in sunduğu 07/10/2020 tarihli harçlandırılmış dava dilekçesinde özetle; hamileliğin son zamanlarında müvekkilinin heyecanlı ve korkulu olmasına rağmen davalının her akşam kahvehaneye oyun oynamaya gittiğini, eve geç saatlerde döndüğünü, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını belirterek tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk Yüsra'nın velayetinin müvekkiline verilmesine, müşterek çocuk için aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA VE KARŞI DAVA:Davalı T3 vekili Av....

      GEREKÇE; Asıl dava; zina ve evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı boşanma davası, karşı dava ise; evlilik birliğinin sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası niteliğindedir. HMK.nun 355.maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Kusur yönünden yapılan istinaf incelemesinde; İncelenen aile nüfus kayıtlarına göre tarafların; 02/10/1993 tarihinde evlenmiş oldukları, bu evliliklerinden müşterek 03/02/1995 doğumlu Utku ve 10/02/2009 doğumlu Ece isimli çocuklarının olduğu anlaşılmaktadır....

      Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "davacının boşanma isteğinin reddine, karşı davacının zina nedenine dayalı boşanma isteğinin reddine, karşı davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma isteğinin kabulü ile; tarafların T.M.K'nın 166/1. maddesi gereğince boşanmalarına, davalı karşı davacı yararına mahkememizin 16/01/2018 tarihli ara kararı ile hükmedilen aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasının bugünden geçerli olmak üzere aylık 1.300,00 TL ye çıkarılmasına, boşanma hükmü kesinleşinceye kadar tedbir, boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden itibaren yoksulluk nafakası olarak davacı - karşı davalıdan alınıp davalı - karşı davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, karşı davacının tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile 40.000,00 TL maddi 30.000,00TL manevi tazminatın davacı - karşı davalıdan alınıp davalı - karşı davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı-karşı davalının manevi tazminat talebinin reddine, tarafların mal rejiminin tasfiyesinden...

      Zina eylemi devam ettiğine göre, hak düşürücü süre geçmiş sayılmaz. Toplanan delillerden, davacı-karşı davalı erkeğin zinasının temadi ettiği anlaşılmaktadır. O halde, kadının davasının da kabulü gerekirken reddi doğru olmamıştır. Ne var ki davalı-karşı davacı kadının evlilik birliğinin sarsılması sebebine (TMK m. 166) dayanan karşı boşanma davasında verilen boşanma kararı temyizin kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş, davalı-davacı kadının zina sebebine dayalı boşanma davası konusuz kalmıştır....

        UYAP Entegrasyonu