Tarafların daha önce Trabzon Aile Mahkemesinin 2015/807 Esas, 2017/820 Karar sayılı karar ile boşandıkları, bu boşanma davasında dosyamız davacısının tam kusurlu, davalının ise kusursuz olduğunun tespit edildiği, kararın bu haliyle 13/02/2018 tarihinde kesinleştiği, dolayısıyla davacının tam kusurlu olduğunun sabit olduğu, her ne kadar davacı davalının kusurlu olduğunu, boşandıktan hemen sonra evlendiğini, evlendiği şahısla evlilik birliği içinde görüştüğünü iddia etse de bu iddianın artık dikkate alınamayacağı, zira taraflar arsındaki boşanma davasının yukarıda anlatıldığı şekilde sona erdiği, davacının kusurun sabit olduğu, kusurlu tarafın maddi ve manevi tazminat isteyemeyeceği anlaşılmakla davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine; Ziynet eşyası yönünden ise davacının sonuçlanan boşanma davasında ziynet eşyası talep etmediği, nafaka ve davanın reddini talep ettiği, ziynet eşyası talebinin boşanma davasından ayrı bir dava olarak da açılabileceği, davacının yasal süre içerisinde...
ASLİYE (AİLE)HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/06/2018 NUMARASI : 2017/97 ESAS, 2018/592 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA-ZİYNET EŞYASI ALACAĞI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı-davacı kadın tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile yaklaşık 10 aydır evli olduğunu, müşterek çocuklarının olmadığını, kaçarak evlendiklerini, aralarındaki sorunlar nedeniyle kavga ettiklerini, düzelir umuduyla düğün yaptıklarını ancak ailelerinin de birbirlerine uyum sağlayamayıp düğün günü kavga yapıp ayrıldıklarını, aralarında şiddetli geçimsizlik bulunduğunu, evlilik birliğini devam ettirme durum ve ihtimali kalmadığını belirterek...
Bu konuda ayrıntılı beyanlarının alınması ayrıca davalı (erkek) yemin deliline dayandığı halde yemin teklif edilmemesi usule aykırı olduğundan kadının ziynet alacağına yönelik istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesinin ziynetlerle ilgili kararının kaldırılmasına, açıklanan hususlara riayet edilerek ziynetler yönünden yeniden yargılama yapılması ve sonucuna göre karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine tarafların diğer tüm istinaf nedenlerinin dair karar verildiği, boşanma yönünden verilen karara karşı temyiz yoluna başvurulmadığından 11/03/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır....
Dava konusu ziynet ve eşyaların değerlerinin ehil bir bilirkişiye tespit ettirilip, hüküm fıkrasında ayrı ayrı gösterilmesi ve aynen iade olmadığında bu değerlerinin davalıdan alınıp davacıya verilmesi şeklinde hüküm kurulmaması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün 2. bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan yönlerinin ise l. bentte açıklanan nedenlerle REDDİNE, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine,iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....
Davacı kadın davasını ziynet ve çeyiz eşyası alacağı olarak açmış, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava dilekçesinde 5.000,00 TL alacak talep etmiş, ziynet yönünden verdiği ıslah dilekçesinde toplam 5.000,00 TL'lik talebin 2.500,00 TL'sinin ziynet yönünden, 2.500,00 TL'sinin çeyiz eşyası alacağı yönünden olduğunu açıklamıştır. Çeyiz eşyası alacağı yönünden talep 2.500,00 TL'dir. Davacı tarafından açılan alacak davasında ziynet ve çeyiz eşyası alacağının kabul edilen toplam bedeli üzerinden davacı lehine bir vekalet ücreti, reddedilen bedel üzerinden davalı lehine bir vekalet ücretine hükmedilesi gerekirken ilk derece mahkemesince davacı kadın lehine ziynetin kabul edilen miktarı üzerinden 7.806,15 TL, çeyiz eşyası alacağı yönünden 4.080,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Yine yargılama giderlerinin ziynet ve çeyiz yönünden ayrı ayrı belirlenmesi doğru olmamıştır....
Davalı karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde, kusur belirlemesi, boşanma kararı verilmesi, karşı davacı kadın lehine tazminat verilmemesi, ziynet talebinin reddi, karşı davacı kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının az olması, yoksulluk nafakası verilmemesi, araçla ilgili mal rejimi konusunda tefrik kararı verilmemesi nedeniyle kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı karşı davacı erkek vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle, istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır. Karşı dava ziynet eşyası alacağı taleplidir. İlk derece mahkemesince, davacı erkeğin kusursuz olduğu, davalı kadının ise erkeğe yönelik tehdit ve psikolojik şiddeti nedeni ile tam kusurlu olduğu belirlenerek, boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/12/2019 NUMARASI : 2017/847 ESAS - 2019/877 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet, Çeyiz Eşyası KARAR : Taraflar arasındaki boşanma dosyasının Dairemizin 2020/1727 Esas numarasına kaydedildiği, söz konusu dosyada 23/05/2022 tarih ve 2022/858 Karar sayılı karar ile boşanma davasına yönelik istinaf istemlerinin incelenerek davacı karşı davalı kadının boşanmanın fer'isi niteliğinde olmayan ziynet ve çeyiz eşyasına ilişkin davasının tefrikine karar verildiği ve tefrik edilen dosyanın dairemizin 2022/1219 Esas sırasına kaydedildiği anlaşılmaktadır....
ÇEYİZ VE ZİYNET EŞYASI BEDELİMADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "ceyiz ve ziynet eşyası bedeli ile maddi ve manevi tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Şanlıurafa 1.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın manevi tazminat yönünden kısmen kabulüne, sair hususların reddine dair verilen 13.03.2007 gün ve 2005/538 E- 2007/289 K. Sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 10.04.2008 gün ve 2007/9965-2008/5095 sayılı ilamı ile; (...Dava, çeyiz ve ziynet eşyası bedeli ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece çeyiz ve ziynet eşyası bedeli ile maddi tazminat isteminin reddine, manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir....
ile 25.300,00.TL değerli kişisel ziynet eşyası alacak davasının reddine ilişkin verilen karar ve karar gerekçesinin toplanan delillere, usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davalı- davacı kadının İlk Derece Mahkemesince verilen kararda, kadın tarafından açılan boşanma davasının ve ziynet eşyası alacak davasının reddinin toplanan delillere, usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine oy birliği ile karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/11/2021 NUMARASI : 2020/110 ESAS, 2021/640 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYASI ALACAK KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK' 353.maddesi uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2007 tarihinde evlendiklerini, hemen ertesi günü kayınvalidesinin ziynetlerine el koyduğunu, davalının da bu duruma ses çıkarmadığını, aradan geçen 12 yıllık süreye rağmen ziynetlerin müvekkiline halen iade edilmediğini, bu nedenle 40 adet çeyrek altın, 4 tam altın, 6 cumhuriyet altını, her biri 25 gram ağırlığında 8 adet 22 ayar altın bilezik, her biri 25 gram ağırlığında 2 adet kelepçe bilezik, müvekkiline mehir olarak verilen her biri 25 gram ağırlığında 3 adet bilezik, set takımı, 12.000 TL nakit...