Ancak, davacının feragati boşanma davasının diğer fer'ileri ile ziynet alacağı davasını da kapsamaktadır. Davacı-davalı ... (Özmen) 08.01.2019 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirdiğinden, bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün davacı-davalı kadın yararına takdir edilen maddi-manevi tazminatlar, yoksulluk nafakası ve kadının ziynet alacağı davası yönünden bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı karşı davalı erkek tarafından, velayet ve ziynet alacağı davasında vekalet ücreti yönünden; davalı karşı davacı kadın tarafından ise, her iki boşanma davası ile ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı karşı davacı kadının tüm, davacı karşı davalı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı karşı davacı kadın tarafından açılan ziynet alacağı davasının reddine karar verildiği halde, davada kendisini vekille temsil ettiren davacı karşı davalı erkek lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Asgari Ücret...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından kusur belirlemesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava; kadın tarafından açılan Türk Medeni Kanunu'nun 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası ile ziynet alacağı davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ile nafakaların miktarları ve ziynet alacağının reddedilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosya içerisinde bulunan ... Çocuk Mahkemesi kararından davalı-karşı davacı ...'ın boşanma kararı henüz kesinleşmeden 15.07.2016 tarihinde öldüğü anlaşılmıştır. Bu durumda evlilik birliği ölümle sona ermiş ve boşanma davası konusuz kalmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; kendi davasının reddi, kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar, ziynet alacağı davasının kabulü ile ziynet alacağı davasında lehlerine vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, boşanmaya sebebiyet veren vakıalarda davacı-karşı davalı erkeğin tam kusurlu olduğu kabul edilerek erkeğin davasının reddine, kadının karşı davasının ise kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama...
Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, “davalı-karşı davacı erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya (TMK m. 166/1-2) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile erkeğin davasının reddi doğru bulunmamıştır. 2-Davalı-karşı davacı erkek boşanma ve fer'ileri yanında, ziynet ve çeyiz alacağı talebinde de bulunmuş mahkemece ziynet ve çeyiz alacağı talebi de reddedilmiş, ancak ne sebeple ret edildiğine ilişkin gerekçe gösterilmemiştir. Anayasanm 141/3. maddesi “bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır" buyurucu hükmünü içermektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde de, kararın kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde belirtilmiş olup, yerel mahkeme kararında, davalı-karşı davacı erkeğin ziynet ve çeyiz alacağı talebi yönünden gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmiştir....
bozma ilamına uyulmuş ne var ki davacı kadının ziynet alacağı davası yönünden verilen karar gerekçesiz olarak oluşturulmuştur....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, d avalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadının, karşı dava dilekçesinde talep ettiği 10.000TL. maddi tazminat isteği ziynet eşyası alacağına ilişkindir. Davalı-karşı davacı kadının ziynet eşya alacağı talebi boşanma davasının fer'isi niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Başvuru harcı dava dilekçesindeki bütün istekleri kapsar. Buna göre davalı-karşı davacı kadına ziynet bedeli alacağı ile ilgili nispi harcı tamamlaması için süre verilerek (Harçlar Kanunu md. 30-32), harcın tamamlanması halinde ziynet alacağı ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken bu yönün gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminat, nafaka ve ziynet yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise ziynet alacağı davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün bulunmamasına göre, davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Dosyanın incelenmesinde davalı-davacı kadının birleşen boşanma davasında 25.01.2013 tarihinde tanık listesi sunduğu ve bu tanıkların dinlenmediği anlaşılmaktadır....
Mahkemece, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 240/3. maddesi gereğince davacı-karşı davalı erkeğe tanığının yeni adresini bildirmesi için süre verilmesi, bildirildiği takdirde tanık dinlenip, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. 2-Davalı-karşı davacı kadın dava dilekçesinde ziynet alacağı talebinde bulunmamıştır. 06.11.2014 tarihli esasa ilişkin beyan dilekçesi ile ziynet alacağı talep etmiştir. Davalı-karşı davacının usulüne göre açılmış ziynet alacağı davası bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken, açılmamış sayılmasına dair karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....