WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Boşanma davası açılmakla davalı kadının ayrı yaşama hakkı olduğu, yine kadın tarafından açılan önlem nafakası davasında verilen önlem nafakası da dikkate alınarak kadın lehine TMK 169.madde gereğince tedbir nafakası verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gibi miktarı da tarafların ekonomik, sosyal durumu ve hakkaniyete uygundur. Bu haliyle davacı erkeğin kadına tedbir nafakası verilmesi ve miktarına, kadının tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Kanaat getirilen kusur durumu karşısında aylık düzenli geliri ve mal varlığı bulunmayan kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından TMK 175.madde gereğince kadın lehine yoksulluk nafakası verilmesi ve TMK 166/5.maddesi gereğince artış oranına karar verilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygundur. Ancak tarafların ekonomik, sosyal durumu ve hakkaniyet dikkate alındığında yoksulluk nafakası azdır....

Bozma ilamına uyulmasına karar veren ilk derece mahkemesi; bozma kapsamındaki iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve maddî tazminat miktarı haricinde; kadın ve ortak çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarlarını da artırmıştır. İlk derece mahkemesinin ilk kararında kadın ve çocuklar yararına aylık 250 TL tedbir nafakasına hükmedilmiş ve Dairemiz ilamının (1.) bendi ile hüküm tedbir nafakası miktarları yönünden onanarak kesinleşmiştir. Kadın ve çocuklar yararına hükmedilen aylık 250 TL tedbir nafakası yönünden kesin hüküm oluşmuştur. Durum böyle iken, ilk derece mahkemesince bozma sonrası yapılan yargılama sonucu verilen kararda kadın ve çocuklar yararına hükmedilen tedbir nafakası miktarlarını artırması doğru görülmemiş ve kararın bu yönden bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....

    Dairemizin 07.03.2016 tarih ve 2015/12967 esas. 2016/4381 karar sayılı ilamıyla, davalı-davacı erkeğin, kadının bağımsız olarak açtığı tedbir nafakası yönünden temyiz itirazlarının reddi ile davacı-davalı kadının eşine fiziksel şiddet uyguladığı, davalı-davacı erkeğin boşanma davası açmakta haklı olduğu ve erkeğin boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verilmiştir. Bozma sonrası verilen ikinci kararda ise davalı-davacı erkeğin eşine birden fazla kez fiziksel şiddet uyguladığı, ve hakaret ettiği, davacı-davalı kadının ise eşine fiziksel şiddet uyguladığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı-davacı erkeğin ağır kusurlu olduğu belirtilerek her iki boşanma davasının kabulü ile kadın yararına maddi ve manevi tazminata, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, kadın tarafından açılan bağımsız tedbir nafakası davasının kısmen kabulüne hükmedilmiştir....

      Medeni Kanun'un (Geçici Önlemler) başlığını taşıyan 169. maddesinde; (boşanma veya ayrılık davası açılınca Hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri resen alır) düzenlemesine yer verilmiştir. Sözü edilen tedbir nafakası, boşanma kararının kesinleşmesi ile sona erer. Takip dayanağı ilam da bu madde hükmüne göre verilmiş tedbir nafakasını kapsamaktadır. Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, somut olayda davalı eş ve müşterek çocuk için dava tarihinden itibaren hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası .boşanma hükmünün kesinleştiği 30.05.2002 tarihine kadar devam edeceğinden ve borçlunun da herhangi bir ödeme iddiası bulunmadığına göre alacaklının bu miktar için takibe devam etmesinde yasaya aykırılık bulunmamaktadır....

        Ayrı yaşamaya hakkı doğan davacı kadın yararına Türk Medeni Kanununun 197/1. maddesi gereğince tedbir nafakası tayin edilmesi, usul ve yasaya uygundur. Davacı kadın yararına tedbir nafakası verilmemesi gerektiğine ilişkin görüşe katılmıyorum. Yukarıda açıkladığım nedenlerle, yerel mahkemenin 1996 yılında kadın yararına tayin edilen nafakanın arttırım talebinin reddi ile tekrar ayrı yaşama hakkı doğan davacı kadın yararına tedbir nafakasına hükmetmesinde bir çelişki ve isabetsizlik bulunmadığı düşüncesindeyim. Bu sebeplerle yerel mahkeme kararının onanması gerektiği görüşündeyim. Değerli çoğunluktan farklı düşünüyorum....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki "boşanma" ve "tedbir nafakası" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilerek temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 05.03.2013 günü temyiz eden davalı ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davacı ... ile vekilleri gelmediler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İncelenmesi gerekli görülen ... Sulh Ceza Mahkemesinin 2010/607 esas sayılı dosyanın eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE, oybirliğiyle karar verildi.05.03.2013(Salı)...

            Davacı (kadın) vekili istinaf dilekçesinde, boşanma kararını istinaf etmediklerini, çocuk için belirlenen tedbir/iştirak nafakasının yaşı ve ihtiyaçlarına uygun olmadığını, kazandığı tüm parayı davalıya veren halihazırda oturacak evi bulunmayan, sosyal güvencesi olmayan, kızının eğitimi için İstanbul'a gelen, evliliğin başından beri davalının kusurlu davranışlarıyla fiziki şiddete maruz kalan, hakarete uğrayan davacı için belirlenen tedbir/yoksulluk nafakası ile tazminat miktarlarının az olduğunu belirterek tedbir/iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminata dair mahkeme kararının çok düşük olması nedeniyle kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

            Bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. c-Mahkemece verilen 15.12.2015 tarihli karar, boşanma yönünden 14.11.2017 tarihinde kesinleşmiştir. Bozma sonrası verilen 10.04.2018 tarihli kararda mahkeme davacı kadın yararına aylık 400 TL tedbir nafakasına karar vermiştir. Söz konusu karar tarihinde boşanma hükmü kesinleştiğinden tedbir nafakası hakkında hüküm kurulamaz. Mahkemece bu husus dikkate alınmaksızın tedbir nafakası hakkında karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1/b, 2/b ve 2/c bentlerinde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1/a ve 2/a bentlerinde gösterilen sebeplerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 03.12.2018 (Pzt.)...

              Mahkemece, 19/02/2020 tarihli ara kararda davalı kadının aylık 400 TL yoksulluk nafakası aldığına ilişkin beyanı göz önüne alınarak davalı kadının tedbir nafakası talebinin reddine karar verilmiş ise de, kadının cevap dilekçesinde bahsetmiş olduğu tedbir nafakası dosyasının getirtilerek incelenmediği, ayrıca böyle bir tedbir nafakası dosyası varsa da, TMK'nın 197.maddesi uyarınca verilen tedbir nafakasının TMK'nın 169.maddesi uyarınca verilecek olan tedbir nafakasına engel teşkil etmediği, mahkemece tarafların sosyal ve ekonomik durumları, dava tarihi göz önüne alınarak TMK 169.maddesi uyarınca kadın lehine uygun bir tedbir nafakasına (TMK'nın 197.maddesi uyarınca hükmedilen bir tedbir nafakası var ise tahsilde tekerrür olmamak şartı ile) hükmedilmesi gerektiği anlaşılmıştır....

              169 uncu maddesi uyarınca aylık 1.500,00 TL tedbir nafakası ödenmesine, birleşen dava yönünden kadının önlem nafakası davasının kısmen kabulüyle kadın yararına dava tarihinden itibaren aylık 1.500,00 TL önlem nafakası ödenmesine, tarafların sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu