Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Öte yandan; tasfiyeye konu taşınmazın, bedelinin tamamının ya da bir kısmının kredi ile karşılanması durumunda, kredi veren kuruluşa yapılan geri ödemelerin isabet ettiği dönemden, miktarından ve taksit sayısından hareketle mal rejiminin tasfiyesi sonucunda eşlerin alacak miktarları belirlenir. 4721 sayılı TMK'nun 202/1.maddesi gereğince edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde yapılan ödemelerde, eşler lehine değer artış payı ve/veya artık değere katılma alacak hakları doğabilecektir. Kredi borcu ödemelerinin bir kısmının mal rejiminin devamı süresince, bir kısmının da daha sonraki tarihlerde yapılmasında, mal rejiminin geçerli olduğu dönemin sonrasına sarkan ödemeler, dava konusu taşınmazın borcu kabul edilerek tasfiye gerçekleştirilir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal rejimi tasfiyesi ... ile ... aralarındaki mal rejiminin tasfiyesi davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair ......

    Somut olaya gelince; eşler, 08.03.2013 tarihinde evlenmiş, 12.11.2014 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 08.07.2015 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK mad. 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 Sayılı Yasa mad. 10, TMK mad. 202). Tasfiyeye konu kooperatife evlilik birliğinden önce 13.11.2007 tarihinde üye olunmuş, evlilik birliği içinde bir miktar ödemelerin yapıldığı iddia edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK mad.179)....

      HÜKÜM: Yukarıda gösterilen sebeplerle; 1- İlk derece mahkemesinin evlilik birliğini temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasının reddine ilişkin kararı istinaf edilmeyerek kesinleştiğinden bu hususda KARAR VERİLMESİNE YER OMADIĞINA, 2- 6100 sayılı HMK'nun 353/1- a-6.maddesi gereğince; davalı vekilinin istinaf başvurusunun, yukarıda gösterilen sebeple kabulü ile ilk derece mahkeme kararının mal rejiminin tasfiyesi davasına ilişkin değerlendirme yapmak üzere KALDIRILMASINA, 2- Kararın kaldırılma nedenine göre, davalı vekilinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 3- Gerekçede açıklandığı şekilde işlem yapılarak mal rejiminin tasfiyesi davasının görülmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4- Davalı tarafından yatırılan 98,10- TL istinaf başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 35,90- TL istinaf karar harcının talebi halinde yatırana iadesine, 5- Davalı tarafından yapılan istinaf giderlerinin, ilk derece mahkemesince verilecek...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından kusur belirlemesi, manevi tazminat ve tedbir nafakası yönünden; davalı tarafından ise velayet, nafaka, yargılama gideri, vekalet ücreti ve mal rejiminin tasfiyesi talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı kadının harcı verilerek usulüne uygun açılmış mal rejiminin tasfiyesine yönelik dava veya karşı davasının bulunmamasına göre , tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteklerinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 90.00 'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın...

        Aile Mahkemesinin 2019/852 Esas, 2019/1040 Karar sayılı kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, boşanma ilamında mal rejiminin tasfiyesi ile ilgili hüküm bulunmadığı gibi, boşanma ilamına dayanak yapılan taraflar arasında düzenlenen 13.12.2019 tarihli protokolde de "tarafların birbirlerinden mal vs. talebinin bulunmadığının" yazılı olduğu, mal rejiminden kaynaklanan isteklerin boşanmanın eki niteliğinde istekler olmadığından anlaşma ya da protokol, mal rejimlerini de kapsıyor ise bu taktirde taşınır ve taşınmaz mal niteliğinde bulunan katkı payı ya da artık değere konu olan bu tür eşyaların açık bir biçimde tek tek, bentler halinde protokolde yer alması gerektiği, taraflar arasında düzenlenen 13.12.2019 tarihli boşanma protokolünde dava konusu taşınmaz ve araca yönelik herhangi bir açık ibare bulunmadığı, sadece, "mal vs. talepleri yoktur" ibaresinin yer aldığı, Yargıtayın yerleşik uygulamaları uyarınca mal tabirinin tüm taşınır ve taşınmazları kapsadığını kabul etmenin, mal rejimi...

          Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; tarafların 01.03.2003 tarihinde evlendikleri, 05.02.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve hükmün 06.02.2008 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliğinin son bulduğu, TMK'nun 179. maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümlerin uygulanacağı, taraflar arasında başka bir mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar TMK'nun 202. maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olacakları, eşler arasındaki mal rejiminin TMK'nun 225/2. maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona erdiği anlaşılmaktadır....

            Davacı ... ile davalıların murisi ... 16.6.1988 tarihinde evlenmiş, ... 11.2.2004 tarihinde ölmüş, bu tarihte de mal rejimi sona ermiştir. (TMK.nun 225/1.madde). Davacı eş Nuran, varsa katılma alacağına ilişkin haklarını diğer eşin mirasçılarından talep edebilecektir. Dava konusu 419 ada 28 parselde bulunan 11 nolu daire 26.6.2002 tarihinde, 4721 sayılı TMK.nin yürürlüğe girmesinden sonra edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde, edinilerek davacı ve davalıların murisi ... ...adına tescil edilmiştir. Edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen mal bakımından, TMK.nun 178. maddesinde “evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar” denilmektedir. Görüldüğü gibi madde metninde ölüm sebebiyle mal rejiminin sona ermesinden söz edilmemektedir....

              Buna göre, eşler arasındaki mal rejiminin kurulması, değiştirilmesi veya önceki rejimin tasfiyesi halinde, üçüncü kişi olan alacaklı hakkını alabilmek için dava açabilecektir. Somut olayda, davacı banka, eşlere karşı açtığı davada, boşanma nedeniyle davalı kadının, diğer davalı erkekten hak ettiği edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağının, davalı erkekten tahsilini, bu alacağın tahsil edilebilmesini teminen İİK 283/1 maddesi gereği davaya konu menkul ve gayrimenkullerin haciz ve satışına karar verilmesini talep etmiştir....

                Tarafların 22.10.1998 tarihinde evlendikleri, 02.02.2005 tarihinde açılan boşanma davasının kabulü ve hükmün 10.03.2007 tarihinde kesinleşmesiyle evlilik birliğinin son bulduğu, TMK'nun 179. maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümlerin uygulanacağı, taraflar arasında başka bir mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğine göre, evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği, 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı 02.02.2005 tarihe kadar TMK'nun 202.maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olacakları, eşler arasındaki mal rejiminin TMK'nun 225/2.maddesine göre boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle sona erdiği, TMK'nun 222.maddesi son fıkrası hükmüne göre, bir eşin 01.01.2002 tarihinden sonra edindiği bütün malların aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edileceği...

                  UYAP Entegrasyonu