"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen anlaşmalı boşanma davasında, velayeti anlaşma uyarınca anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişki konusunda herhangi bir düzenleme yapılmayarak, konu hakimin takdirine bırakılmıştır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, kişisel ilişki konusunda taraflara bir öneride bulunmak, öneri kabul edildiği takdirde buna göre karar vermek, kabul edilmediği ve taraflarca anlaşmaya varılarak bir düzenleme de yapılmadığı takdirde, dava Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca çekişmeli boşanma olarak sürdürülüp sonucu uyarınca karar vermekten ibarettir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflar arasında görülen anlaşmalı boşanma davasında, velayeti anlaşma uyarınca anneye bırakılan ortak çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişki konusunda herhangi bir düzenleme yapılmayarak, konu hakimin takdirine bırakılmıştır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, kişisel ilişki konusunda taraflara bir öneride bulunmak, öneri kabul edildiği takdirde buna göre karar vermek, kabul edilmediği ve taraflarca anlaşmaya varılarak bir düzenleme de yapılmadığı takdirde, dava Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca çekişmeli boşanma olarak sürdürülüp sonucu uyarınca karar vermekten ibarettir....
ve baba ile kişisel ilişki kurulmasına, ... velayetinin ise babaya verilmesine ve anne ile kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir....
Kaldı ki, kişisel ilişkinin değiştirilmesinde istek dava yolu ile gerçekleştirilebilir. Yeni olayların çıktığına veya mevcut durumun kişisel ilişkinin değiştirilmesi gerekliliği iddiasında olan taraf, önlem alınmasını başka bir anlatımla hükmün değiştirilmesini bağımsız ve yeni bir dava ile gerçekleştirebilir. Hükmün değiştirilmesi, boşanma davasının bir devamı değildir. Başka bir anlatımla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini isteyen tarafın öngörülen diğer önlemlerde olduğu gibi değişikliğin gerçekleştirilmesi için harcı verilerek usulüne uygun açılmış bir davası bulunmalıdır. O halde yukarıda açıklanan hususlar göz ardı edilerek davayı sona erdiren nihai karar verildikten sonra, kişisel ilişkiye yönelik hükmün değiştirilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....
Boşanma ilamı ile kurulan kişisel ilişkide sömestir tatiline ilişkin bir düzenleme yapılmamış olup, çocuğun yaşı, alınan uzman raporu gözetildiğinde annelik duygularını tatmine elverişli olmadığı anlaşılmaktadır. Bu bakımdan; boşanma ilamı ile belirlenen hafta sonlarında,dini bayramlarda, her yıl Temmuz ayının 1-31. günleri arasındaki ilişki ile birlikte çocuğun eğitim çağında olduğu gözetilerek, sömestr tatilinin bir bölümünde de çocuğun anne yanında yatıya kalacağı şekilde kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine karar verilmesi gerekirken, isteğin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 22.06.2017 (Prş.)...
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tüm dosya kapsamı, dinlenen tanıkların davacı ile akrabalık bağı bulunduğunu, beyanlara itibar edilemeyeceğini, kişisel eşyanın varlığını ve bu eşyanın karşı tarafta olduğu iddiasını ispat yükü iddia edene davacıya ait olduğunu, davacının davasını ispat edemediğini, yerel mahkemenin görgüye dayalı bilgi vermeyen tanık beyanlarına itibar ederek davanın kısmen kabulüne karar verilmesinin usul ve hatalı olduğunu bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava kişisel eşyanın iadesi davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2014 NUMARASI : 2013/575-2014/724 Taraflar arasındaki iştirak nafakasının kaldırılması veya azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-k.davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; tarafların boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin davalıya verildiğini, boşanma sırasındaki koşulların değiştiğini, velayetin değiştirilerek müvekkiline verilmesini, boşanma ilamı ile verilen 2.000 TL iştirak nafakasının kaldırılmasını veya 1.657,38 TL'ye düşürülmesini, velayetin değiştirilmesi halinde çocuk için aylık 1.500 TL iştirak nafakasına hükmedilmesini, boşanma ilamı ile tesis edilen kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini talep ve dava etmiştir....
eşya talebi kısmı yönünden HMK'nın 362/1- a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, boşanma davaları yönünden 6100 sayılı HMK.nun 353 ve 361....
ilişki kurulmasına engel somut bir olgu veya iddia bulunmadığı gibi çocuğun anne ve babası arasında devam eden boşanma davasının davacılarla torunları arasında kişisel ilişki kurulmasına engel teşkil etmeyeceğinden, davacıların davasının reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....
boşanma davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye, baba ile kişisel ilişki tesisine, kadın lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş, verilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatların miktarı, kişisel ilişki yönünden, davalı-davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, nafakalar, tazminatlar ve velayet yönünden temyiz edilmiş, hükmün onanmasına karar verilmiş ve taraflarca karar düzeltme isteğinde bulunulmuştur....