WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocuk ile Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Mahkemece davanın konusuz kaldığından bahisle "karar verilmesine yer olmadığına" şeklinde hüküm kurulmuştur. Çocuk ile kişisel ilişki kurulmasına ilişkin bu dava, davalı kadın tarafından açılan boşanma davasının dava dilekçesinin tebliği tarihinden önce açılmıştır. Anılan boşanma davası yargılaması sırasında 1.4.2009 tarihli ara kararı ile ...ile baba arasında kişisel ilişki kurulması, keza aynı dosyanın nihai kararında çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulması nedeniyle bu davada davacının haklılığı kanıtlanmıştır. Dava açıldığında davalı tarafın haksız olduğu gözetilmeden vekalet ücretinden davacı tarafın sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırıdır....

    -Öte yandan, kişisel ilişki konusunda mahkemelerce kesin karar verilmediği, her zaman talep üzerine yeniden değişen koşullara göre düzenlenmesinin mümkün olduğu göz önüne alındığında kişisel ilişki konusunda mahkemece, çocuğun yaşına göre kademeli ve ileriye dönük olarak kişisel ilişki kurulması da hatalı olmuştur. Bu durumda, davalı babanın adresinde de uzman vasıtasıyla inceleme yaptırılarak sosyal inceleme raporu alınması, velayet ve kişisel ilişki süresi yönünden değerlendirme yapılıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu konudaki kararın eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile verildiği anlaşılmıştır. Tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının tamamının kaldırılmasına, eksikliklerin tamamlanması, daha önce istinaf edilmeyen yönler dikkate alınarak usuli kazanılmış haklar gözetilerek yeniden bir karar verilmesi için dava dosyanın mahkemesine geri gönderilmesi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından ve davalı-karşı davacı erkek tarafından ise katılma yoluyla kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı- karşı davalı kadının tüm, davalı-karşı davacı erkeğin ise aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Taraflar arasında görülen boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda, ilk derece mahkemesince boşanma ve ferilerine hükmedilmiş; ortak çocuk ...’ın velâyeti anneye verilerek baba ile ortak çocuk arasında kişisel ilişki tesis edilmiştir....

      Bunun en önemli istisnası 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 374 ila 381. maddeleri arasında düzenlenen “Yargılamanın İadesi” yoludur. Yargılamanın iadesi bazı ağır yargılama hatalarından dolayı maddi anlamda kesin hükmün bertaraf edilmesi ve daha önce kesin hükme bağlanmış olan dava hakkında yeniden yargılama yapılmasına imkan veren olağanüstü bir kanun yoludur. Bir hüküm kesinleşmedikçe ona karşı yargılamanın iadesi yoluna gidilemez. Kanun yargılamanın iade sebeplerini tahdidi olarak saymıştır. Bunlar dışında bir sebepten dolayı yargılamanın iadesi yoluna başvurulamaz. Yargılamanın iadesi sebepleri kıyas yolu ile de genişletilemez. Mahkeme, tarafların ikrar veya kabulü ile bağlı olmaksızın, ileri sürülen yargılamanın iadesi sebebinin varit olup olmadığını re'sen araştırır. Yargılamanın iadesi sebebinin varlığını ispat yükü, davacıya aittir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından TMK 166/1 maddesine dayalı boşanma davası açılmış, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin davacı anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, davacı kadın yararına yoksulluk nafakası ve maddi tazminata, ortak çocuk için iştirak nafakasına hükmedilmiş, ilk derece mahkemesince verilen bu hükme karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş, bölge adliye mahkemesi ilgili hukuk dairesince davacı kadın yararına manevi tazminata hükmedilmiş, ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakasının miktarı arttırılmış, davacı kadının kişisel ilişkiye yönelik istinaf talebi kabul edilerek davalı babanın tedavi...

        Çocukla ana-baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktadır. Bu sebeple, kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişiminine de hizmet etmiş olacaktır. Davalı-karşı davacı baba ile velayeti anneye verilen ortak çocuk 2009 doğumlu ... ile 2011 doğumlu Hira Nur arasında kurulan kişisel ilişki yetersiz olup, çocuklarla baba arasında sevgi ve güven duygularının gelişmesine engel olacak niteliktedir. Ortak çocuklar ile davalı-karşı davacı baba arasındaki bağların güçlendirilmesinde çocuğun üstün yararı vardır....

          Boşanma kararı ile çocukla annesi arasında her ayın ikinci ve dördüncü Cumartesi günleri saat 09.00-17.00 arasında tesis edilen kişisel ilişki annelik duygusunu tatmine elverişli olmayıp, yetersizdir. Çocuğun annesinde yatılı kalmasına imkan vermeyen bu düzenlemeyi, onun yüksek çıkarının gerektirdiği yönünde dosyada hiç bir delil ve olgu bulunmamaktadır. Taraflar ayrı yerde oturduklarına göre, annenin çocuğunu yanında “yatılı” istemesi kişisel ilişkiden beklenen amaca uygun da olacaktır. Öyleyse, anne ile çocuk arasında her ayın ikinci ve dördüncü hafta sonları Cumartesi günleri saat 10.00’dan ertesi Pazar günü saat 17.00’ye kadar kişisel ilişki tesisi çocuğun menfaatine uygun düşecektir. Buna göre, boşanma ilamında yer verilen Cumartesi günleriyle ilgili kişisel ilişkiye dair düzenleme gösterilen şekilde değiştirilmelidir....

            İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, iptali talep edilen takibe dayanak ilamın konusunun müşterek çocuğun evlilik birliği devam ederken mutat meskeni kabul edilen Almanya ülkesine iadesi kararı olduğunu, işbu iade kararının Adana 3.Aile Mahkemesinin 2016/71 esas sayılı boşanma ve velayet talepli davanın görüldüğü sırada açıldığını ve boşanma davası devam ederken davalı taraf lehine sonuçlandığını, bu aşamada Adana 3.Aile Mahkemesinin Lahey Sözleşmesi ve 22/11/2007 tarihli ve 5717 sayılı Uluslarası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yön ve Kapsamına Dair Kanun'un bekletici mesele başlıklı 14.maddesinde görülmekte olan bir iade davası sırasında velayet davası da açılmış ise velayete ilişkin dava bekletilir düzenlemesine uygun olarak iade davasının kesinleşmesini bekletici mesele yaptığını, iade kararı kesinleşinceye kadar boşanma ve ferileri olan nafaka, tazminat ve velayet kararını vermediğini, iade kararı kesinleştikten...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, manevi tazminat ve çocukla kişisel ilişki düzenlemesi yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma sonrası, velayet kendine verilmeyen eşle velayete tabi ortak çocuğun kişisel ilişkinin düzenlenmesinde; ana ve babalık duygusunun tatmini yanında, çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki gelişiminin sağlanması çocuğun yaşı boşanma sonrası ana-babanın yaşam yerleri gibi ölçütler değerlendirilip en son çocuğun yararı üstün tutulmalıdır....

              Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İlk derece mahkemesince, kadın tarafından açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine ve babayla kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakası ile kadın yararına nafakalara ve tazminatlara karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu