Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden sonra açılan, boşanmanın fer'i niteliğindeki tazminat taleplerinin değerlendirilmesinde esas alınacak kusurun boşanma davasında belirlenen ve boşanma sebebi olarak kabul edilmiş olan kusur olacağı, sonradan Türk Medeni Kanununun 178. maddesine göre açılan maddi ve manevi tazminat talepleri için artık yeni vakıalara dayanılması yeniden kusur dağılım ve derecesinin tespit edilmesinin mümkün olmayacağı, bu itibarla kesinleşen boşanma dosyasında kusur olarak yer almayan aldatma, hakaret ve küfür eylemlerinin iş bu davada davalı erkeğin kusuru olarak belirlenmesi yerinde değil ise de, kesinleşen boşanma ilamında davalı erkeğin eşine fiziksel şiddet uyguladığı, evlilik birlikteliğinden kaynaklanan görevlerini yerine getirmeyerek kusurlu olduğunun belirlendiği, mahkemece de bu kusurlu...
Boşanma kararı, tarafların anlaşmalarına dayandığına göre, davacının boşanmadan sonra, boşanma sebebiyle maddi ve manevi tazminat (TMK md. 174/1,2) talep etmesi mümkün değildir. Çünkü böyle bir durumda tarafların boşanmanın mali sonuçlarına ilişkin aralarındaki ihtilafı nihai olarak çözdükleri ve ilişkilerini tasfiye ettikleri kabul edilir. Bu itibarla anlaşmalı boşanmadan sonra artık boşanma sebebiyle (TMK md. 174/1,2) maddi ve manevi tazminat istenemez. Bu husus nazara alınmadan yazılı şekilde davanın kabulü ile maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, boşanmadan sonra açılan Türk Medeni Kanununun 174/2.maddesinden kaynaklanan manevi tazminat davasıdır. Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden sonra açılan, boşanmanın fer'i niteliğindeki tazminat taleplerinin değerlendirilmesinde esas alınacak kusur; boşanma davasında belirlenen ve boşanma sebebi olarak kabul edilmiş olan kusurdur. Hakim kesinleşen boşanma davasındaki tarafların kusur dağılım ve derecesine bakıp, tazminat taleplerini buna göre karara bağlayacaktır....
KARŞI OY Dava, boşanmadan sonra açılan, boşanma sebebiyle yoksulluk nafakası; birleştirilen dava ise, aynı davacı tarafından aynı davalıya karşı açılan evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesine dayalı maddi ve manevi tazminata ilişkindir. Davalı tarafından açılan boşanma davası sonucu, tarafların Türk Medeni Kanununun 166/4. maddesinde yer alan "fiili ayrılık" sebebiyle" boşanmalarına karar verilmiş, karar 5.6.2008 tarihinde kesinleşmiştir. Eldeki dava ise, 11.8.2008 tarihinde açılmıştır....
Dolayısıyla, ortada yabancı mahkemece verilen boşanma kararının tanınmasına ilişkin bir karar bulunmamaktadır. Yabancı mahkemece verilen boşanma kararı tanınmadıkça da, evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden ... dava hakları kullanılamaz. Bu hakların kullanılabilmesi, boşanmaya yabancı mahkemece karar verilmiş ise, yabancı mahkeme kararının tanınmış olması halinde mümkündür. Bu husus, boşanmadan sonra açılan boşanma sebebiyle maddi ve manevi tazminat ve yoksulluk nafakasına ilişkin davalarda, davanın esasının incelenebilmesinin ön koşuludur. Bu şart bulunmadığına göre, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, tanınan ... İstinaf Mahkemesi kararının, tazminat istekleri bakımından “kesin hüküm” teşkil ettiği kabul edilerek, davanın bu sebeple reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, gösterilen gerekçe doğru olmasa bile hüküm sonucu, usul ve yasaya uygun olduğuna göre, gerekçesi değiştirilmek suretiyle hükmün onanmasına karar verilebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Sonra Açılan Maddi ve Manevi Tazminat-Yoksulluk Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dava, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra Türk Medeni Kanununun 174/1-2 ve 178. maddeleri uyarınca süresinde açılmış maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan Kaynaklanan Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, boşanma sebebiyle manevi tazminat isteğine ilişkindir. Mahkemece, davalı kadın tarafından açılan boşanma davasının davacı erkek tarafından açılan boşanma davası ile birleştirilmesine karar verilmiş ve her iki dava kabul edilerek (TMKm.l66/l-2) tarafların boşanmalarına karar verilmiş, davalı kadın boşanmaya sebep olan olaylarda davacı erkeğe nazaran daha kusurlu olduğundan yoksulluk nafakası ve tazminat talepleri reddedilmiş, davalı kadının temyizi üzerine Dairemizce de davalı kadının ağır kusurlu olduğu ve mahkemece de bu yönde karar verildiği belirtilerek karar onanmış ve boşanma ilamı 09.02.2012 tarihinde kesinleşmiştir....
Aile Mahkemesinin 2016/1260 Esas, 2018/783 Karar sayılı ilamın boşanmadan sonra açılan tazminat davası olduğunu, ancak kararın kesinleşmeden icra takibine geçildiğini belirterek, takibin iptalini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece 24/06/2019 gün 2019/214 E. 2019/643 K sayılı kararla "Şikayetin KABULÜNE, takibin İPTALİNE, " karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle;dava dilekçesinin ve tensip zaptının tebliğ edilmediğini savunma haklarının kısıtlandığını, tarafların yurtdışında boşandıkların Türkiye'de tanıma ve tenfizine karara verildiğini, Ankara 7. Aile mahkemesi kararının boşanma davası olmadığını, boşanma davası kesinleştikten sonra açılan iştirak ve yoksulluk nafakası ile tazminat talepli alacak davası olduğunu, ilamın kesinleşmesine gerek bulunmadığını belirterek istinaf talebinin kabulünü talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Ankara 5....
in karar tarihinden sonra ergin olması nedeniyle, lehine hükmedilen iştirak nafakasının ergin olduğu tarih itibariyle kendiliğinden kalkacağının anlaşılmasına göre davalı erkeğin aşağıdaki bentler dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yapılan yargılama ve toplanılan delillerden, davalı erkeğin reddedilen boşanma davasını açarak, fiili ayrılığa sebep olduğu, bu nedenle boşanmaya sebep olan olaylarda kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Davalı erkekten kaynaklı bu kusur davacı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığından davacı kadının manevi tazminat (TMK m. 174/2) isteğinin reddine karar vermek gerekirken kabulü bozmayı gerektirmiştir. 3-Davacı kadın boşanmadan sonra açılan nafaka ve tazminat taleplerine ilişkin davasında adli yardımdan faydalandığı için alınması gereken harcın, davalı erkekten tahsiline karar verilmiştir....
Boşanma sebebi olarak kabul edilen ve diğer eşin kişilik haklarına saldırı teşkil eden maddi olay sebebiyle kişilik hakları zedelenen taraf, manevi tazminatı boşanma davasıyla isteyebileceği gibi, boşanmadan sonra da isteyebilir. Ya da boşanmaya bağlı olmaksızın "hakların yarışması" çerçevesinde genel hükümlere göre de talep edebilir. Bir kişinin sorumluluğu birden çok sebebe dayandırılabiliyorsa hakim, zarar gören aksini istemiş olmadıkça veya kanunda aksi öngörülmedikçe zarar görene en iyi giderim imkanı sağlayan sorumluluk sebebine göre karar verebilir. (6098 Sayılı TBK.m.60) Davacı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayanan boşanma davasıyla birlikte manevi tazminat istemiştir. Daha önceki davada verilen boşanma kararının kesinleşmiş olması karşısında davacının aynı zamanda boşanma sebebi oluşturan eyleme dayanan manevi tazminat isteği artık boşanma sebebine bağlı olmaktan çıkmış, bağımsız bir talep haline dönüşmüştür....