Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından davanın açılmamış sayılması yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Erkek tarafından davacı sıfatıyla TMK m. 166 çerçevesinde açılan boşanma davasında, kadın tarafından verilen 18.06.2020 tarihli dilekçe ile öncelikle erkeğin davasının reddine, boşanma kararı verilecekse de lehine tazminat ve nafakaya hükmedilmesine yönelik talepte bulunulmuştur. Kadının karşı boşanma davası bulunmayıp, dilekçesi içeriği itibariyle erkeğin boşanma davasına verilen cevap ve boşanmanın ferî taleplerine yöneliktir. Boşanma davasının eki niteliğindeki bu talepler harca tabi değildir. Dilekçenin harçlandırılması da bu dilekçeyi karşı dava haline getirmez. Kadının dilekçesi cevap dilekçesi niteliğindedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptaline ve alacak hukukuna ilişkin davada ...Sulh Hukuk ve 1.Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, boşanma protokolünden kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, tarafların ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 06.03.2003 tarih 2002/2044 esas,2003/277 karar sayılı ilamı ile davacı ...'in davalı babası ... ile davada taraf olmayan annesi ...boşandıkları,boşanma kararı ile 17.02.2003 tarihli protokolün (Boşanma Anlaşmasının) tasdikine de karar verildiği görülmüştür. Somut olayda, davanın konusu ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 06.03.2003 tarih 2002/2044 esas,2003/277 karar sayılı boşanma ilamın 5....

      KARŞI OY YAZISI Davacı hem zina (TMK. m. 161) , hem de evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK. m.166/1-2) nedenine dayalı olarak boşanma davası açmıştır. Toplanan delillerle , evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenli boşanma davasının kabulü koşulları gerçekleşmekle birlikte ; zina nedenli boşanma davasının koşulları gerçekleşmemiştir. Mahkeme her iki nedene dayalı boşanma istemini kabul etmiştir. Bu durumda , temyiz edilen hükmün , kocanın zina nedenli boşanma isteğinin kabulünün isabetsiz olduğu gerekçesiyle bozulması gerektiğini düşünüyorum....

        Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesindeki anlaşmalı boşanma koşullarının gerçekleşmediği, davanın Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesindeki evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı çekişmeli boşanma davasına dönüştüğü; tarafların boşanma ile bir kısım boşanmanın fer'i (eki) hususlarda anlaşmış olmasının anlaşmalı boşanma kararı verilmesi için yeterli olmadığı ve bu konudaki ikrarlarının hakimi de bağlamayacağı ( TMK. 184/3) gözetilerek; taraflara Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesindeki boşanma koşullarının gerçekleşip gerçekleşemediğinin belirlenmesi bakımından delil bildirme olanağı tanınarak, gösterildiği takdirde deliller toplanıp, gerçekleşen sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde Türk Medeni Kanununu 166/1. madde uyarınca boşanmaya karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, boşanma kararı verilmiş, karar davalıya tebliğ edilmiş, karar davalı adına vekili avukat Rıdvan Çam tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. Kararı temyiz eden davalı vekilinin, temyiz dilekçesi ekinde sunduğu vekaletname genel dava vekaletnamesi olup, “boşanma davalarını” takip yetkisi taşımamaktadır. Boşanma davası açmak ve takip etmek veya açılmış olan boşanma davalarını davalı adına takip etmek münhasıran şahsa bağlı bir hakkın kullanımı niteliğinde olup, vekile bu hususta özel yetki verilmesini gerektirir (HMK.md.74). Bu bakımdan davalı vekilinin temyizinin incelenebilmesi için “boşanma davalarında davalıyı temsil yetkisi” taşıyan vekaletname ibrazı zorunludur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma ve Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma ile ziynet eşyası alacağı" davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı (koca) tarafından, kadının kabul edilen boşanma davası ile kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve velayet düzenlemesi yönünden; davalı-karşı davacı (kadın) tarafından ise kocanın kabul edilen boşanma davası ile kusur belirlemesi, tazminatların miktarı ve ziynet eşyası alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca boşanma kararı verildiği halde, hükümde boşanmanın yasal dayanağı olarak, aynı kanunun 166/3. maddesinin gösterilmesi maddi hatadan kaynaklanmış olup, mahallinde her zaman düzeltilmesinin mümkün...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davacı ..., 12.06.2014 tarihli dilekçesiyle, kadının açtığı davada verilen boşanma hükmüne ve reddine karar verilen kendi açtığı boşanma davasına yönelik olarak temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin, kabul edilen boşanma hükmü ve reddine karar verilen davalının açtığı boşanma davası yönünden, reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı vekili ..., 12.06.2014 tarihli dilekçesiyle, manevi tazminat talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün kadın yararına takdir edilen manevi tazminata ilişkin olarak bozulması gerekmiştir....

                Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilse dahi davacının anlaşmalı boşanma hükmünü gerçekleşen anlaşmaya rağmen temyiz etmesi davadan açıkça feragat etmedikçe anlaşmalı boşanma yönündeki iradesinden rücu niteliğinde olup, bu halde anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma" (TMK m. 166/1-2) olarak görülmesi gerekir. Ancak davacı ... 02.10.2015 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiğini bildirdiğinden, feragat gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz sebeplerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.12.10.2015 (Pzt.)...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece; davalı-davacı kadın tarafından açılmış boşanma davası olmadığı halde "... ve ...'nın birbirleri aleyhine karşılıklı açtıkları boşanma davasının kabulü ile, tarafların TMK'nun 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına," karar verilmiş, davalı-davacı kadının birleşen nafaka davası ile ilgili herhangi bir hüküm kurulmamıştır. Davalı-davacı kadının boşanma davası olmadığı halde davalı-davacı kadının boşanma davasının kabulüne karar verilmesi ve birleşen nafaka davası ile ilgili herhangi bir hüküm kurulmaması kanunun açık ihlali mahiyetinde görüldüğünden, usul ve kanuna aykırı hükmün bu sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından, her iki boşanma davası ve fer'ileri yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise, tazminat ve nafaka miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı kadın az da olsa kusurludur. Gerçekleşen bu durum karşısında davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davası yönünden Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesi koşulları oluşmuş olup, davacı-karşı davalı erkek de boşanma davası açmakta haklıdır. Davacı-karşı davalı erkeğin boşanma davasının da kabulü gerekirken (TMK. md. 166/2), reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu