Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, sair borca itiraz nedenlerinin yanı sıra, bononun tanzim tarihinde tahrifat yapıldığını ve senedin kambiyo vasfı bulunmadığını iddia ederek takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılarak, tanzim tarihinde tahrifat yapıldığı, tahrifattan önceki hali esas alındığında bononun kambiyo vasfının olmadığının tespit edildiği belirtilerek şikayetin kabulüne, takibin iptaline, koşulları bulunmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine...
Ayrıca takip talebini alan icra müdürü, alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunup bulunmadığını da incelemek zorundadır (İİK. m. 170a,II) (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku, İstanbul 2004, s. 658, 686). Aynı ilkeler Hukuk Genel Kurulunun 05.03.2014 tarihli ve 2013/12-2101, 2105, 2172, 2179, 2181 E., sayılı kararlarında da benimsenmiştir. 33. Somut olayda takip konusu senedin kambiyo senedi özelliklerini taşıdığı ve alacaklının kambiyo hukuku gereğince takip hakkına sahip bulunduğu anlaşılmaktadır....
Anılan itiraz, ödeme, …sıfat itirazı gibi…. borçlunun borcu olmadığı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanır” (Prof. Dr. Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004- İstanbul). İİK'nın 169/a maddesine göre de borçlunun, borca itiraz halinde borcunun olmadığını veya itfa veya imhal edildiğini resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlaması gerekmektedir. Bir diğer deyişle, borcun olmadığı, itfa veya imhal edildiğine dair belgenin takip konusu borç sebebiyle verildiğinin kabul edilebilmesi için belgede takip dayanağı senede açıkça atıfta bulunulması zorunludur....
Somut olayda, borçluya örnek (10) nolu ödeme emrinin 25.3.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yasal beş günlük süre içinde (31.3.2014 günü) icra mahkemesine vermiş olduğu itiraz dilekçesinde teminat olgusunu ileri sürmediği, alacaklının da senetlerin teminat olarak alındığı yönünde bir kabul beyanının bulunmadığı, aksine senetlerin kendisine ait araçla borçlu tarafından yapılan kaza neticesinde oluşan hasarın tazmini için alındığını belirttiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 170/a maddesinin 2. fıkrası gereğince, icra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir....
Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte ödeme emrine itiraz icra mahkemesine yapılır. Borçlunun icra mahkemesine yaptığı itiraz, borçlunun borcu olup olmadığının ilamsız icra prosedürü içinde tespit edilmesine yarayan bir yoldur. İmzaya itiraz dışındaki bütün itirazlara borca itiraz denir; borcun mevcut olmadığı, ödendiği, ertelendiği, zamanaşımına uğradığı, takas, faiz oranına itiraz, yetki itirazı gibi (Kuru B.: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, 2. Baskı, Ankara 2013, s. 778, 883)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senedine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte borçlu takip konusu senedin teminat amaçlı verildiğini belirterek takibin iptalini talep etmiştir. Somut olayda, takip konusu senedin arkasında, bonoların yapı kullanma izin belgesinin alınması için teminat olarak verildiği belirtilmiştir. Bu durumda mahkemece, alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığından İİK'nun 170/a-2 maddesi uyarınca takibin iptaline karar vermek gerekirken, ödeme emrinin iptaline karar vermesi doğru değildir....
K...D.hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçilmiş ve adı geçene örnek:10 numaralı ödeme emri tebliğ edilmiştir. Borçlu vekili tarafından yasal süresi içerisinde icra mahkemesine başvurularak takibe itiraz edildiği görülmektedir.İtiraz dilekçesinde, üçüncü kişilere ciro edilen takip konusu çek karşılığında, keşideciye takip alacaklısının ilgisi bulunmayan ortak girişimin hak edişinin temlik edileceğinin beyan edildiği, ancak temlik işleminin yerine getirilmediği ve çeklerin konusuz kaldığı, bu nedenle borçlu bulunmadığının ileri sürüldüğü anlaşılmaktadır. Ayrıca, keşideci tarafından temlik edenler aleyhine açılan menfi tesbit davasının, davalı takip alacaklısı tarafından da bilindiği ileri sürülmüş, ancak, bu konuda takip hukuku bakımından geçerli ve yazılı bir belge sunulamamıştır.TTK.'nun 599. maddesi gereğince, lehdara karşı ileri sürülebilecek şahsi def'iler iyiniyetli hamile yöneltilemez....
İcra Müdürlüğünde başlatılan kambiyo takibine itirazları üzerine yetki itirazı kabul edilerek icra dosyasının İstanbul İcra Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş buradan yapılan takibe itirazların incelenmesi sırasında icra mahkemesinde HUMK'nun 193. maddesi gereği resen sözkonusu takibin açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İcra mahkemesi kararlarının sonuç doğurması için kesinleşmesi gerekmez. Kaldı ki borçlunun yetki itirazı kabul edilmiş olup hükmü temyiz etmekte hukuki yararı kalmamıştır. Alacaklı vekilininde mahkeme kararında gösterilen yetkili yeri benimseyip yeni takibi burada başlatması nedeni ile hükmün kesinleşip kesinleşmediğinin sonuca etkisi yoktur Nitekim yeni takibin başlamasını takiben de karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. İcra Mahkemesinin kararı esasa ilişkin değildir. Sadece takip hukuku bakımından itiraz sonuçlandırılmıştır.HUMK'nun 187/4. maddesinin burada uygulama olanağı yoktur. (Prof. Dr. Baki Kuru Hukuk Mahkemeleri Usulü 6....
GEREKÇE : Dava; kambiyo senetlerinden dolayı başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasıdır. Uyuşmazlığın çözümü açısından öncelikle konuyla ilgili yasal düzenlemelerin incelenmesinde yarar vardır. Bonoya ilişkin zamanaşımı süresinin geçmesi ile birlikte bonoya dayalı talep hakkı kendiliğinden sona ermemektedir (Öztan, Fırat: Kıymetli Evrak Hukuku, Ankara, 1997, s. 879; Kendigelen, Abuzer/Kırca, İsmail: Kıymetli Evrak Hukuku Genel Esaslar Kambiyo Senetleri, İstanbul 2019, s. 264). Bu itibarla hamil, bonoya ilişkin zamanaşımı süresinin geçmesi hâlinde dahi bonoya dayanarak borçluya karşı takip yapabilir veya genel mahkemelerde alacak davası açabilir. Ancak borçlunun zamanaşımı def’înde bulunması hâlinde, alacaklı kambiyo hukukundan kaynaklanan haklarını yitirecektir. Bu durum, bonoya ilişkin zamanaşımı süresinin geçmesi ile değil, borçlunun zamanaşımı def’înde bulunması ile ortaya çıkmaktadır....
Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle, alacağın dayanağını teşkil eden kambiyo senedinin hukuksal niteliğini irdelemiştir. Bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak, uygun bir asıl borç ilişkisine dayanır. Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir ‘gayeye’ ulaşmak istemektedir. İşte bu gaye, bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan bu ilişki "kambiyo ilişkisi" olarak anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu "kambiyo taahhüdü"nde bulunmuş olur. Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl/temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır....