Yine İİK'nun 170/a maddesi uyarınca "İcra mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyle, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re’sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir." Takibe dayanak bononun düzenleme tarihi 30.12.2013 olup, vade tarihi 30.10.2013'tür. Senedin düzenleme tarihi vade tarihinden sonrasına ait bir tarih olduğundan senedin kambiyo (bono) vasfı bulunmamaktadır. O halde, mahkemece, kambiyo senedi niteliğini taşımayan senede dayanan icra takibinin İİK’nun 170/a-2. maddesi gereğince iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davanın konusu; davacı tarafından davalı ... aleyhine yapılan ve kesinleşmiş icra takibi nedeniyle, borçlunun vefatının öğrenilmesi nedeniyle alacağın tahsili ile taşınmazlar üzerine haciz konulması istemine ilişkin olduğu, temel ilişkiden kaynaklanan hak ve yükümlülükler genel hükümlere tabi olup, ... yıllık zamanaşımı süresi söz konusu olduğu, ancak, bir kimsenin temel ilişkiye istinaden kambiyo taahhüdünde bulunmuş olması halinde, bu taahhüdünden dolayı kambiyo hukukuna ilişkin usul ve esaslar geçerli olacağı, kambiyo senedinde “çekte” keşideci lehine aval veren davalıların murisinin taahhüdü kambiyo ilkelerine göre çözüme kavuşturulması gerektiği, murisin, keşidecinin temel ilişkiden kaynaklanan yükümlülüklerine de kefil olduğu ya da borca ortak olduğu yönündeki davacının iddiası ispata muhtaç bir iddia olduğu, kambiyo ilişkisinden kaynaklanan taahhüdün temel ilişkiye de sirayet edeceğine ilişkin yasal herhangi bir sözleşme bulunmadığı...
nun 168. maddesi hükmüne göre; her türlü itirazın ve kambiyo hukuku bakımından şikayetin ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur.Somut olayda, borçlu ...'e örnek 10 numaralı ödeme emrinin 16.01.2014 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçen borçlunun ise icra mahkemesine yasal süreden sonra 23.01.2014 tarihinde başvurduğu anlaşılmaktadır.Bu durumda, mahkemece istemin süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerekirken; işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup; Dairemizce mahkeme kararının bu nedenle borçlu ... bakımından bozulması gerekirken,onandığı anlaşılmakla alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. 2)Alacaklının, borçlu ...'...
Dava İİK'nun 45. maddesi uyarınca açılmış şikayet ve İİK'nun 169/a maddesi uyarınca açılmış borca itiraz ve İİK'nun 170/a maddesi uyarınca açılmış borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikayeti davasıdır. Öncelikle İİK'nun 45. maddesinde rehinle edilmiş bir alacağının borçlusunun iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklının yalnız rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceği, poliçe ve emre muharrer senetler, çekler hakkındaki 167. maddesi hükmü mahfuz olduğu, aynı kanunun 167. maddesinde ise alacağı çek, poliçe veya emre muharrer senede müstenit olan alacaklının alacak rehinle temin edilmiş olsa bile kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte bulunabileceği düzenlenmiştir. Somut olayda dava konusu İzmir 27....
Somut olayda 28.01.2013 tarihinde başlatılan takipte kambiyo senetlerine mahsus ödeme emri şikayetçi borçluya 27.03.2013 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu tarafından, bu tarihten sonra şikayet tarihine kadar dosyasının işlemsiz bırakıldığı ileri sürülerek icranın geri bırakılması talep edilmiştir. O halde, takipten sonra gerçekleşen zamanaşımı şikayeti süresiz olarak ileri sürülebileceğinden şikayetin TTK.nun 749. maddesi koşullarında esasının incelenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bir adet bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, borçlunun 14.08.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurusunda, kendisine yapılan örnek 10 numaralı ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, takipten 14.08.2015 tarihinde haberdar olduğunu, takip dayanağı bono altındaki imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya itiraz ettiği, mahkemece; borçlunun tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayeti konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden, imzaya itirazının esası incelenmek suretiyle itirazın kabulüne...
Somut olayda, borçlunun icra müdürlüğüne sunduğu 08.12.2010 tarihli dilekçesinde, örnek 10 numaralı ödeme emrini 13.11.2010 tarihinde aldığını bildirdiği, alacaklı tarafından yasal sürede 09.12.2010 tarihinde haciz talep edildiği ve aynı tarihte borçlu adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydına haciz şerhinin işlendiği görülmektedir. Bu durumda alacaklı tarafından süresinde haciz talep edilmiş olmakla, borçlunun İİK'nun 78/4. maddesine dayalı dosyanın işlemden kaldırılması gerektiğine yönelik talebi yerinde değildir. O halde mahkemece, istemin İİK'nun 78/4. maddesine dayalı şikayet olarak nitelendirilerek yerinde olmadığından reddi gerekirken, hatalı vasıflandırma sonucu zamanaşımı şikayeti olarak değerlendirilerek talebin reddine karar verilmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu itibariyle doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...
Bu durumda lehtar tarafından yapılan devir alacağın temliki hükmünde sayılacağından borçlunun (keşidecinin) bononun senet lehtarları ile yapılan sözleşmenin teminatı olarak verildiği (bedelsizliği borcun doğmadığı) defiini takip alacaklısı senet hamiline karşı ileri sürülebilir. Ayrıca senedin kambiyo senedi niteliğini etkilemez ise de, lehtar dışındakilere devrini de engeller. Bununla birlikte şekil olarak cironun alacağın temliki şartlarını bünyesinde barındırdığı söylenemiyorsa, artık senedi devralan kişi senede dayalı olarak hak sahibi sıfatını iktisap edemeyecek ve kambiyo hukukuna ilişkin hiçbir hukuki imkandan özellikle İİK.nun 170/a-2 uyarınca kambiyo hukuku kapsamında takip hakkından yararlanamayacaktır. Somut olayda gözlendiği gibi takip alacaklısı, lehtar olmadığından yetkili hamil değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, borçlunun meskeniyet şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği ve şikayetin süresinde olmadığı ayrıca taşınmaz üzerinde konut finansman kredisinden kaynaklanan ipotek bulunduğu belirtilerek şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 82/1-12. maddesi gereğince, borçlunun “haline münasip” evi haczedilemez ve bu maddede yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir....
İİK'nın 170/a maddesi uyarınca icra mahkemesi, süresinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin dayanağı olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak, bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir....