İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili tarafından, müvekkillerine murisin ölümü üzerine ödeme emri gönderildiği, ödeme emrinde beş gün içinde imza ve borca itirazda bulunulabileceği belirtildiği için imzaya itirazda bulundukları, deliller toplanmadan karar verildiği, ayrıca müvekkilleri aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin de yasaya aykırı olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip kesinleştikten sonra ölen borçlunun mirasçıları tarafından açılan imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir. Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Somut olayda alacaklı vekilinin, takipten sonra ölen borçlunun mirasçılarına takibi yönelttiği anlaşılmış olup, İİK'nın 53. maddesi gereğince mirasçılar hakkındaki takip, ilk takibin devamından ibaret bulunduğu için mirasçılara ödeme emri çıkarılmasına gerek yoktur....
müvekkilinin tekrar davalıdan borç para aldığını ve geri ödediğini, ancak taraflarınca kesin olarak bilinmemekle birlikte davalı müvekkilinden 2 yıl önce almış olduğu senedi doldurarak icra takibine koymuş olabileceğini, aksi durumda müvekkilinin imzası taklit edilerek yeni senette oluşturulmuş olabileceğini belirterek senette ki imzaya ve borca itiraz etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2020/507 ESAS 2021/90 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; aleyhinde Kayseri 5....
İİK'nun 168/5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, imzaya itirazın, yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Borçlunun iddiası, İİK'nun 168/5. maddesine dayalı borca itiraz niteliğinde olup, yasal süresi içerisindeki itirazında takip konusu çekteki imzasına açıkça itirazda bulunmamıştır. Yargılama sırasında 26.04.2016 tarihli celsede ileri sürdüğü imza itirazı ise İİK'nun 168/4. maddesi uyarınca yasada öngörülen beş günlük süreden sonra yapıldığından imza itirazı geçerli değildir. O halde, mahkemece, borçlunun borca itirazı incelenerek sonuca gidilmesi gerekirken, imzaya itirazı incelenerek alınan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm tesisi isabetsizdir....
Alacaklı, 2004 sayıl İİK'nın icra emri kenar başlıklı 149 ve icranın geri bırakılması kenar başlıklı 149/a uyarınca kayıtsız şartsız borç ikrarını içeren ipotek akit tablosuna dayanarak takip talebinde bulunmuş ise borçluya icra emri tebliğ edileceği ve icranın geri bırakılması için de ilamlı alacak takiplerine ilişkin 2004 sayılı İİK'nın icranın geri bırakılması kenar başlıklı 33. maddenin 1. 2 ve 3. fıkralarının uygulanacağı belirtilmiş ve maddenin gerekçesinde de bu maddenin ilam niteliğinde re`sen düzenlenen borç senetlerine dair 2004 sayılı İİK'nın ilam mahiyetini haiz belgeler kenar başlıklı 38. maddesine paralel olarak sevk edildiği belirtilmiştir. Bu bakımdan bu tür takiplerde yetki söz konusu olmayıp alacaklı her icra dairesinde takip yapabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte, borçluların icra mahkemesine başvurusunda, hacizler ve taşınmaz ihalesi sonucu dosya borcunun fazlası ile ödenmiş olması nedeni ile ... 31. İcra Müdürlüğü’nün 2002/2633 Esas sayılı dosyasında ve satış işlemleri sonucu devamı niteliğinde olan 22. İcra Müdürlüğü’nün 2009/4094 Esas (önceki 2002/533 Esas) sayılı dosyasında icranın geri bırakılması ve iptalinin talep edildiği; mahkemece 22....
Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, imzaya ve borca itiraz ettiği, Mahkemece imzanın borçlu şirket yetkilisine ait olmadığı gerekçesi ile borçlu şirket yönünden takibin iptaline karar verildiği, alacaklının istinaf kanun yoluna başvurusunda, imzaya itirazın kabulü halinde takibin durdurulmasına karar verilmesi gerektiğini ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını ileri sürdüğü, Bölge Adliye Mahkemesi'nce takibe dayanak çekte ibraz tarihi bulunmadığı bu nedenle kambiyo vasfını haiz olmadığı gerekçesi ile takibin iptaline...
Mahkemece davacı vekilinin sadece zamanaşımı def'inde bulunduğundan ve bununda gerçekleşmediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, menfi tesbit davası istemine ilişkindir. İİK.nun 71/2 maddesinde, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcu zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33.a maddesi hükmü kıyasen uygulanacağı, 33/a maddesinde ise, ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir hükmüne yer verilmiştir.Somut olayda, davalı alacaklı sigorta şirketi İzmir 11. İcra Dairesinde hasar alacağından dolayı davacı borçlu aleyhine icra takibinde bulunmuş, davacı borçlu borca itiraz etmeyerek kesinleşmiştir. Davalı alacaklı kesinleşmesinden sonra icra dosyasında herhangi bir işlem yapmayarak borç zamanaşımına uğradığı anlaşılmaktadır....
GEREKÇE: Uyuşmazlık, ilamların icrası yoluyla takipte takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. Mersin 7. İcra Dairesinin 2018/1039 (eski 2014/2927) esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı Elif Sare ve İbrahim Berke'ye velayeten T3 tarafından borçlu T1 hakkında 24/03/2014 tarihinde nafaka alacağının tahsili için ilamların icrası yoluyla 8.583,64 TL'nin tahsili için takip başlatıldığı anlaşılmıştır. İİK'nun 33/2. maddesinde "icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş, itfa, imhal ve zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa ve imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe resen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir" hükmü düzenlenmiştir. Bu istemin kabul edilmesi için itfa itirazının İİK.nun 33. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İCRA HUKUK) TARİHİ : 15/02/2023 NUMARASI : 2021/12 ESAS 2023/3 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352.maddesi uyarınca dosya incelendi....