borca itiraz ettiklerini, davalı borçluların haksız ve dayanaksız (borca, faiz ve ferilerine) itirazının iptalini, İstanbul Anadolu ...İcra Müdürlüğü ......
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/03/2022 NUMARASI : 2021/606 2022/340 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa 15. İcra Müdürlüğü'nün 2021/7841 esas sayılı dosyasına dayanak yapılan bonoların müvekkilinin çocuğunun eğitimi için verildiğini, ancak alacaklının üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bu nedenle senedin bedelsiz kaldığını, talep edilen borca ve ferilerine itiraz ettiğini belirterek takibin durdurulmasına, iptaline ve davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Sayılı takip dosyası ile davalı hakkında ilamsız icra yolu ile takip başlatıldığını, davalı tarafından takibe, borca, ödeme emrine, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, davalının hiçbir borcum yoktur şeklindeki itirazının gerçeği yansıtmadığını, zira davalının tüketici kredi sözleşmesi imzaladığını ve bankadan 15.000,00TL kredi kullandığını, kredi borcunu ödememesi üzerine icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu olduğunu bildiği halde somut hiçbir hukuki gerekçesi olmadan haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalının faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itirazının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bu hususların tüketici sözleşmesine açık olarak düzenlendiğini, faizin ve temerrüt faizinin fahiş olmadığını ve faiz hesaplamasında usulsüzlüğün bulunmadığını, kullanılan kredi hesabının kat edildiğini ve davalının temerrüte düşürüldüğünü, borçlunun borca ve faize, faiz oranına ve ferilerine yönelik olan tüm iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, davalının %20'...
GEREKÇE; Uyuşmazlık, haciz ve tahliye talepli takipte itirazın kaldırılması ve tahliye talebine ilişkindir. Mersin 1.İcra Müdürlüğünün 2019/3032 esas sayılı dosyası incelendiğinde, alacaklı vekilinin takip talebinde haciz ve tahliye talebinde bulunduğu, örnek 13 ödeme emrinin davalı borçluya 14.03.2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili tarafından 20.03.2019 tarihinde verilen itiraz dilekçesinde takibe konulan borcun bulunmadığı belirtilerek borca ve ferilerine itiraz edildiği görülmüştür. Mahkemeye 24.04.2019 tarihinde tevzi edilen davanın kabulüne karar verildiği, kararın davalı borçlu vekili tarafından istinaf edildiği görülmüştür. İcra ve İflas Kanunu'nun 269/2. maddesi hükmü gereğince ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde itiraz sebeplerini aynı yasanın 62. maddesi hükümleri dâhilinde icra dairesine bildirmeye mecburdur. Borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak ret etmez ise, akdi kabul etmiş sayılır....
E. sayılı icra dosyası üzerinden başlatmış olduğumuz ilamsız icra takibine ilişkin ödeme emirleri davalıya tebliğ edilmiş olup; davalı ibraz ettiği itiraz dilekçesi ile borca, borcun muhteviyatma, faize ve borcun diğer tün ferilerine itiraz etmişler ve böylece mevcut takibin durmuş olduğunu, Müvekkil ile davalı arasında süregelen cari hesap ilişkisine dayalı ticari ilişki Bulunduğu bu husus tarafların ticari defterlerin incelenmesi neticesinde anlaşılacağını, dava konusu icra takibine konu borç, müvekkilinin davalıya teslim ettiği malların bedellerine ilişkin olarak müvekkil tarafından tanzim edilen ve fakat bedelleri davalı tarafından ödenmeyen faturalar uyarınca meydana gelen 24.07.2017 tarihli ve 16.700,75....
İcra Müdürlüğü'nün 2019/24118 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin T.K 35.Maddesine göre tebliğe çıkarıldığını, müvekkili şirketin tebligata elverişli adresinin ticaret sicil müdürlüğünden gerekli araştırma yapılmadan tespit edildiğini, tebligatın usule aykırı olarak müvekkilinin eski adresine çıkarıldığını, müvekkilinin icra takibinden süresinde haberdar olamadığını, 12/11/2020 tarihinde hacze gelindiğinde haberdar olduğunu, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde açıldığını, borca, faizine ve diğer ferilerine itiraz ettiklerini, takip konusu alacağa zamanaşımı yönünden de itiraz ettiklerini belirterek; ödeme emri tebliğinin ve takibin kesinleştirilmesi işleminin iptaline, yetkiye, asıl alacağa, faize ferilerine itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
/2021, ------ 08/04/2021 ve ------ Şirketine 08/04/2021 tebliğ olunduğu, borçlular vekilinin 08/04/2021 tarihli itiraz dilekçesi ile borca, faize ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır....
, ödeme emrine, faize, faiz oranına, borca ve tüm ferilerine yaptığı itirazın iptalini ve takibin devamını, davalı aleyhine %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
, ödeme emrine, faize, faiz oranına, borca ve tüm ferilerine yaptığı itirazın iptalini ve takibin devamını, davalı aleyhine %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Maddesi gereği borca itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde yapılması gerekmekle; somut olayda itirazın son günü 27/12/2016 tarihi olup, salı gününe denk gelmekte, yine bu süre içerisinde--alındığında davalının 30/12/2016 tarihinde yaptığı itirazında süresi içerisinde borca itiraz edilmediği anlaşılmış olup, ortada geçerli bir itirazın varlığından söz etmek mümkün değildir. Dava tarihi itibariyle borca geçerli bir itiraz bulunmadığından, davacı tarafça iş bu davanın açılmasında hukuki yararı bulunmamaktadır....