Davalı/alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece imzanın aidiyeti konusunda dosyada bulunan uzman görüşleri ile bilirkişi raporları arasındaki çelişkileri gidermeden eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğini, yeni bir heyetten rapor alınması taleplerinin kabul edilmemesinin ve reddedilmesinin yerinde olmadığını, davayı reddeden mahkemesinin borca, takibe ve faize yönelik itirazlarını incelemediğini, müvekkilinin takip alacaklısına borcu olmadığını, borca, işlemiş ve işleyecek faize ve oranı ile diğer fer'ilerine itiraz edildiğini, para cezası tayinin doğru olmadığını, asıl alacak üzerinden tayin edilmesi gereken para cezasına itiraz ettikleri işlemiş faiz dahil edilere bulunan takip tutarı üzerinden tayin edildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Davacı/borçlu vekili dava dilekçesinde bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte imzaya, borca, işlemiş faize, işleyecek faize ve oranına itiraz etmiştir....
Temyiz Sebepleri Davaya konu olan senede ilişkin borçlu tarafın senedin kendisinden sadır olmadığına dair bir iddiasının bulunmadığını, sadece teminat senedi olduğunu ileri sürdüğünü, bu durumda borca veya imzaya bir itirazı bulunmamakla beraber bunun kambiyo senedi niteliğinde olduğunun borçlu ve ilk derece mahkemesi tarafından da kabul edildiğini, ayrıca borca itiraz nedenleri kanunda sınırlı bir şekilde sayılmış olmasına rağmen davacıların itirazlarında bu sınırlı sayıda itiraz nedenlerinin hiçbirine dayanmadığını beyanla kararın bozularak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine özgü takipte borca, faize, faiz oranına itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, İİK'nın 170/a maddesi. 3....
İcra Müdürlüğünün 2019/282 E. sayılı dosyası ile kambiyo takibi başlatıldığını, müvekkillerinin adresinin Kemalpaşa/ İzmir olup, İzmir icra dairesinin yetkisiz olduğunu, Kemalpaşa icra dairesinin yetkili olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, takibe dayanak bononun teminat senedi olduğunu, müvekkilinin davalı bankadan çektiği krediyi kapattığını, bankanın kötü niyetli olarak teminat senedini iade etmediğini, senedin bedelsiz kaldığını, müvekkilinin daha sonrasında 1.250.000,00 TL bedelli tekrar kredi çektiğini ve kredinin 350.000,00 TL lik kısmının ödendiğini, teminat senedinin daha sonraki kredi bedelinin tahsili amacıyla haksız olarak ihtiyati haciz kararı alınıp takibe konulduğunu, bu sebeple kambiyo takibi yapılamayacağını, borca ve faize de itiraz ettiklerini beyanla, icra dairesinin yetkisine, borca ve faize itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
ödeme emri gönderildiğini, Borçlu vekili tarafından işbu defa .... tarihinde borca, faize, işlemiş faize ve ferilerine itiraz edildiğini ve itiraz sebebiyle icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulduğunu, Davacı müvekkili .... ile davalı ........
Mahkemece alacak miktarlarının belirlenmesi amacıyla dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda, davacı tarafça faize itiraz edilmediğinden bahisle dava tarihinden takip tarihine kadar ihbar tazminatı olarak talep edilen tutara yasal faiz işletilerek ihbar tazminatı bakımından işlemiş faiz hesaplanmış ve bu tutar takip talebinde talep edilen tutardan mahsup edilerek kıdem tazminatı için işlemiş faiz tutarı belirlenmiştir. Öncelikle kısmi dava sonrası, ihbar tazminatı bakımından davalının temerrüde düşürüldüğüne dair bir bilgi ve delil bulunmamakla ihbar tazminatı bakımından takip tarihine kadar işlemiş olan faizden bahsedilemeyecektir. Kıdem tazminatı bakımından ise davalı-borçlu tarafça hem borca hem de faize itiraz edilmekle hesaplama yöntemi itibar edilebilir bir hesaplama şekli değildir....
Hukuk Dairesi'nin 20/12/2021 Tarih ve 2021/1716 Esas 2021/3532 Karar sayılı ilamı ile "İstinaf talebinin HMK 353/1/a/6 maddesi gereğince kabulü ile İstanbul 9. İcra Hukuk mahkemesi'nin 25/04/2021 gün, 2019/723 Esas ve 2021/989 Karar sayılı ilamının ortadan kaldırılmasına, dosyanın HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince istinaf sebepleri ve gerekçeleri ile sınırlı olarak yeniden yargılama yapılarak hüküm inşa edilmek üzere ilk derece mahkemesine iadesine" karar verildiği, ilk derece mahkemesi tarafından yeniden yapılan yargılama sonucunda "Davacı T2 yönünden; Usulsüz Tebligat Şikayetinin REDDİNE, Borca itiraz, imzaya itiraz, faize itiraz, şikayet ve kambiyo şikayetinin süreaşımı nedeniyle ayrı ayrı REDDİNE, 2- Diğer davacılar T4 T1 T3 yönünden; Usulsüz tebligat şikayetinin KABULÜNE, İstanbul 11. İcra Müdürlüğü'nün 2019/15327 E....
İİK'nun 169/a-1. maddesinde; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi, yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda başvuru, borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince, mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması (yetki itirazının incelenmesi hariç) gerekir....
Davalı borçlu vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının haksız ve yersiz olduğunu, davanın süresinde açılmadığını, asıl alacağa, işlemiş faize ve faiz oranına itiraz ettiklerini, görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğunu, görev itirazında bulunduklarını, açıklanan bu nedenlere, davanın reddine, davacının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....
işlem görmekte olduğunu, takip konusu senet için işletilen avans faizinin %16,75 oranı ile 2018 yılından itibaren işletildiğinden haksız ve fahiş bir faiz hesaplamasının bulunduğunu, borca, faize ve her türlü fer’ilerine itiraz ettiklerini, icra takibinin yetkili icra dairesinde açılmadığını ve yetkiye itiraz ettiklerini, yetkili icra dairesinin Çiftlik İcra Dairesi olduğunu, takibe konu kambiyo senedinin düzenlenme şekli bakımından bir çok yanlış ve eksikliklerle dolu olduğunu, kambiyo senedi vasfını yitirdiğini, borçlunun senedi ödeyebilmesi için mutlaka kanuna uygun olarak hamil tarafından borçluya ibrazının gerektiğini, bu nedenle takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/04/2021 NUMARASI : 2020/141 ESAS - 2021/138 KARAR DAVA KONUSU : Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, davacının alacaklı ile hiçbir şekilde alış verişi olmadığını, müvekkilinin babasını cezaevinden kurtarmak için alacaklı vekiline senet vermeye zorlandığını, takibe konu senedin alacaklı vekilince davacıya zorla imzalattırıldığını, hata ve hile ile müvekkilinden baskı altında zorla senet alındığını beyanla borca, faize ve ferilerine itirazlarının kabulü ile icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep...