Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraf teşkilinin sağlanmadığını, icra emrinin ve kat ihtarnamesinin tebliğinde herhangi bir usulsüzlük bulunmadığını, davanın süresinde açılmadığını, davacının teminat olarak gösterilen gayrimenkullerin cebri icra ile satışını engellemek amacıyla hareket ettiğini bildirerek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, hesap kat ihtarının usulsüz tebliğ edildiğine ve buna bağlı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapılamayacağına yönelik şikayet, icra emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayet ve takipte talep edilen borca, faize ve ferilerine itiraz istemine ilişkindir. Dairemizin 02/11/2020 tarihli 2020/63 Esas 2020/1924 Karar sayılı kararı ile HMK'nın 353/1- b/2 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir....

Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 6.600 TL asıl alacak, 478,53 TL işlemiş faiz yönünden takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına karar verilmiş, karar davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; icra takibinde dayanılan ve karara esas alınan 22.5.2007 başlangıç tarihli ve on yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı 10.7.2009 tarihinde başlatmış olduğu icra takibinde 1.8.2008 tarihli 8.800 TL kira alacağı ile 2.321,27 TL işlemiş faizin tahsilini istemiş, davalı kira borcu bulunmadığını belirterek borca ve işlemiş faize itiraz etmiştir. Takibe dayanak olan kira sözleşmesine ve imzaya itiraz edilmediğinden takipte istenen kira bedelleri kesinleşmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2023 NUMARASI : 2022/490 ESAS 2023/13 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkemesi kararının Dairemizce istinaf yoluyla tetkikinin istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili 19/09/2022 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; "Müvekkilinin davalı tarafı tanımadığını, 20/08/2022 tarihinde davalının işletmiş olduğu Arslan Motors Rent A Car (Öğretmenevler Mah. Ordu Cad. Segah Apt....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/12/2022 NUMARASI : 2022/342 ESAS 2022/744 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı ile davalı vekilleri tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Müvekkili Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2022/26283 E....

    Hukuk Dairesinin 08.09.2021 tarihli ve 2020/2604 E. 2021/2186 K. sayılı kararı ile borca itiraz nedeniyle İlk Derece Mahkemesince İİK'nın 169/a-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden inceleme yapılarak yetkiye ve borca itiraz yönününden bir karar veremeyeceği gerekçesi ile duruşma açılarak davanın yeniden görülmesi için HMK'nın 353/ 1-a-6 maddesi uyarınca dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi üzerine İlk Derece Mahkemesinin 09.12.2021 tarih ve 2021/624 Esas 2021/760 K. sayılı kararı ile davanın kısmen kabulü ... 27. İcra Müdürlüğünün 2020/1352 Esas sayılı dosyasında mevcut 21.01.2020 tarihli ödeme emrinde talep edilen işlemiş faizin 77.460,27 USD'sini aşan kısmının iptaline, ödeme emrinin bu şekilde düzeltilmesine, diğer taleplerin reddine karar verilmiş ve bu kararın ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesinin 2022/73 Esasına kayden istinaf incelemesinde olduğu ve derdest olduğu görülmüştür....

      Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, borçlunun borca itirazını İİK 169/a maddesinde gösterilen delil ve belgelerle kanıtlayamadığına, faize ve imzaya ilişkin Mahkemece aldırılan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğuna, takipten sonra yapılan ödemelerin borca itiraz davasında değerlendirilemeyeceğine, istinaf edilen ilk derece mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının HMK'nun 353/1- b.(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İzmir 6....

      Somut olayda, davacı borçluların takibe konu borcun likit olmayıp mevcudiyeti ve miktarının yargılamaya muhtaç olduğu iddiası ve faize itirazı, İİK'nın 62. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinde bildirilmelidir. İcra mahkemesince işin şikayet yoluyla çözümlenmesi mümkün olmadığından ilk derece mahkemesinin anılan iddialara ilişkin kabulü isabetlidir. Diğer taraftan, davacılar vekili dava dilekçesinde sair nedenlerin yanında, aynı taraflar arasında aynı alacağa ilişkin olarak İstanbul Anadolu 22....

      Mahkemece, ilamın aynen icrasının mümkün olmaması durumunda, İİK'nun 24. maddesi gereği, ilam konusunun icra müdürü tarafından değeri tespit edilerek bu değer üzerinden takibin devamının gerektiği, şikayete konu icra takibinde de, bu şekilde bilirkişiye tespit ettirilen değer üzerinden takibe devam olunduğu, borca ve faize itiraz mahiyetindeki diğer taleplerin süresi içinde ve ayrıca itiraz yolu ile ileri sürülebileceği, bu şekilde şikayet istemine konu edilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu vekili, icra mahkemesine başvurusunda, takibin devam edeceği miktara ilişkin icra memuru işlemini şikayeti yanında, ödeme itirazı ile işlemiş ve işleyecek faize yönelik talepte de bulunduğu halde, mahkemece anılan konularda inceleme ve değerlendirme yapılmadığı görülmektedir....

        Esas Sayılı takip dosyası celp edilerek dosya içine alınmış, alacaklının dosyamız davacısı şirket olduğu, borçlunun dosyamız davalısı şirket olduğu, davacı tarafından toplam 62.415,14 TL üzerinden davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından süresi içinde ödeme emrine, borca, takibe, faiz oranına, faize, işlenmiş faize ve takibin tüm ferilerine itiraz edildiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır. Dava dosyasının 25/01/2022 tarihli celsede işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı vekili 27/01/2022 tarihinde davanın yenilenmesi için talep dilekçesi gönderdiği, dosyanın ele alınıp duruşma günü verildiği, 06/06/2023 tarihli duruşmada davacı vekilinin hazır olmadığı, mazeret bildirmediği ve taraflarca takip edildiğine ilişkin herhangi bir irade beyanında bulunulmadığı görülmekle 06/06/2023 tarihli celsede HMK Md. 320/4 uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

          beyan etmesi üzerine 80.000,00 TL borcun ödendiğini ve ...’ya ait dairenin alacaklı adına tapuda devredildiğini, buna rağmen alacaklının protokol gereği kendine düşen edimlerini yerine getirmediğini, alacaklıya borcun kalmadığını ileri sürerek borca, faize ve fer’ilere itiraz ettiği, mahkemece; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda takibe konu senedin protokol kapsamında verilmiş teminat senedi olduğundan bahisle İİK’nun 170/a-2 maddesi gereğince takibin iptaline karar verildiği görülmektedir....

            UYAP Entegrasyonu