Mükerrerlik iddiası da borca itiraz niteliğinde olduğundan yasal sürede icra dairesine yapılmalıdır. Şikayet yoluyla mükerrerlik nedeniyle takibin iptali istenemeyeceği gibi, bu husus re'sen de nazara alınamaz. Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, ipoteğin geçersiz olduğunu belirterek borca ve faize itiraz ettiği görülmektedir.O halde mahkemece itirazın bu nedenle reddi gerekirken başvuru dilekçesinde de ileri sürülmediği halde takibin mükerrer olduğu nedeniyle iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK'nun 68/1. maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Somut olayda; icra takibinin Gölhisar İcra Müdürlüğünde başlatıldığı, muteriz borçlular vekilinin icra müdürlüğüne sunduğu itiraz dilekçesinde, borca, takibe, faize ve yetkiye itirazda bulunulduğu, ancak, yetkili icra dairesinin HMK'nun 19/2 maddesi gereğince itiraz dilekçesinde açıkça belirtilmediği görülmekle, icra müdürlüğünce borçluların yetki itirazlarının dikkate alınmaması gerekmektedir. O halde, mahkemece, borçluların itiraz dilekçesinde ileri sürdükleri diğer itirazlarının alacaklı tarafça kaldırılması isteminin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
- K A R A R - Davacı vekili, davalı aleyhine kredi kartı alacağına dayanarak takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, davalıya 11.04.2013 tarihinde hesap kat ihtarnamesi gönderildiğini belirterek itirazın iptalini ve asıl alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, ödeme emrinin usulüne uygun olmadığını, faize itiraz ettiklerini, adi işlere ilişkin faiz uygulanması gerektiğini, temerrüt tarihinin ödeme emrinden anlaşılmadığını belirterek faiz oranlarına yapılan itirazlarının kabul edilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, yapılan yargılamaya göre; ... 36....
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; takip konusu bonoyu cirolayarak şirketin kredi borcuna teminat olmak üzere alacaklı bankaya teslim ettiğini, çekte ve bonoda rehin cirosunun caiz olmadığını, alacaklı bankanın, takibe konu çeki teminat amacıyla aldığını, alacaklı bankanın yetkili hamil olmadığını, işlemiş faize tekrar faiz işletilemeyeceğini, işlemiş faize ve faize tekrar faiz işletilmesine itiraz ettiklerini, takip tarihinden sonra işletilecek faiz oranının da yasaya aykırı ve fahiş olduğunu, kredi borçlusu Takış Gıda Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi tarafından Samsun Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/661 E. numaralı davası ile konkordato başvurusunda bulunulduğunu ve 16.10.2019 tarihinde verilen tedbir kararı ile şirket aleyhine icra takibi başlatılamaması, yapılmış olan takiplerin de durdurulması ve ihtiyati haciz işlemlerinin uygulanmaması yönünde tedbir kararı verildiğini, asıl borçlu şirket ve kefil kişi arasında bulunan zorunlu takip arkadaşlığı nedeniyle, takip kefil kişiye...
Davaya konu icra doyası celp edilerek incelenmiştir. ----- icra dosyası incelendiğinde, --------- ihtarname masrafı olmak üzere toplam ---- alacak üzerinden takip başlatıldığı; ödeme emrinin borçlulara tebliğ edildiği, borçlulardan---- tarihinde borca, faize, ferilerine, ayrıca imzaya itiraz ettiği; ------ borca, faize, ferilere ve ayrıca yetkiye itiraz ettiği görülmüştür. Banka vekilinin talebi üzerine dosya----- icra dairelerine gönderilmiş;---- sayılı takip dosyasında ödeme emri ---- tarihinde, ------tarihinde tebliğ edilmiştir. Her üç borçlunun da ----- tarihinde borca, faize, ferilerine itiraz ettiği,------ ayrıca imzaya itiraz ettiği görülmüştür. ----icra müdürlüklerinin kapatılması ile takibe ------ sayılı dosya üzerinden devam edilmiştir. Taraf teşkili sağlanmış; esasa geçilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, işlemiş faize itirazın kabulü ile takip ve davacı borçlu açısından toplam 9532,60- TL işlemiş faiz talep edilebileceği anlaşılmakla fazla işlemiş faize ilişkin takibin durdurulmasına, diğer itirazların reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinafa başvuru dilekçesinde özetle; bilirkişi tarafından sadece emsal imza incelemesi yapıldığını, müvekkilinin huzurda imzalarının alınması ve bu imzalar üzerinde de inceleme yapılması gerekirken emsal imza incelemesi ile yetinilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflar arasında ticari ve hukuki herhangi bir ilişki bulunmadığını, ticari defter kayıtlarının incelenmesi gerektiğini, faize yapmış oldukları itiraza yönelik ilk derece mahkemesince yapılan hesaplamanın da dayanaksız ve belirsiz olduğunu ileri sürerek, istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir....
No:81/12 Bağcılar/İstanbul adresinde ikamet ettiğini, takibin başlatılmış olduğu icra dairesinin yetikisine itiraz ettiklerini ayrıca yetkiye itiraz ile birlikte imzaya, borca, faize ve tüm fer'ilerine itiraz ettiklerini belirterek itirazlarının kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının dilekçesinin yetkiye itiraz, imzaya itiraz ve borca itiraz olarak düzenlendiğini, dilekçe incelendiğinde sadece yetki itirazında bulunduğunun açık olduğunu, dava konusunu taleple bağlılık ilkesi gereği yetki itirazı şikayetinin dışına çıkmadan değerlendirilmesi gerektiğini, senette ihtilaf halinde Kayseri İcra Dairelerinin ve mahkemelerinin yetkili kılındığını, davanın adresinin neresi olduğunun hiç öneminin olmadığını, bu nedenle davanın reddine, %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/12/2022 NUMARASI : 2022/1232 ESAS - 2022/1230 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, takibe konu senetlerin kambiyo senedi vasfında olmadığını, senetlerde lehtarın şahıs veya tüzel kişi olarak gösterilmediğini, alacaklı olarak görülen kişinin lehtar sıfatının bulunmadığını, zaman aşımının oluştuğunu, ayrıca senet tutarı 10.000,00- TL yazmasına rağmen ödeme emrinde 9.064,82- TL yazdığını, borca ve faize itiraz ettiklerini söyleyerek takibin iptaline karar verilmesini istemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün yetkisine açıkça itiraz ettiklerini, müvekkili şirketlerin dayanak bonoya ilişkin olarak herhangi bir borcu bulunmadığını, borca itiraz ettiklerini, senetler üzerinde yer alan imzaların müvekkili şirket yetkililerine ait olmadığını, açıkça imzaya da itiraz ettiklerini, takipte fahiş faiz talep edilmiş olduğunu, faize, faiz oranına, işlemiş ve işleyecek faize, faiz başlangıcına ve tüm feri'lere açıkça itiraz ettiklerini, takip dosyasından gönderilen ödeme emrinin ekinde dayanak belgelerin gönderilmediğini, bu nedenle de ödeme emrine itiraz ettiklerini belirterek öncelikle yetki itirazının kabulüne, imzaya, borca, faiz ve fer'ilere itirazlarının kabulü ile takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/05/2021 NUMARASI : 2018/775 ESAS - 2021/367 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 21.İcra Müdürlüğünün 2018/23743 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibinde bulunulduğunu, ödeme emrine kambiyo senetleri örneklerinin eklenmediğini, takip konusu bonolara konu olan malların ayıplı olduğunu ve kullanılmaz halde olduğunu, borçla ilgili herhangi bir irsaliye, fatura vs. bulunmadığını, temerrüd gerçekleşmeden faizin işletilemeyeceğini, faizin takip tarihinden başlatılması gerektiğini ileri sürerek şikayette borca ve faize itirazda bulunmuştur....