Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/12/2021 NUMARASI : 2020/759 ESAS - 2021/937 KARAR DAVA KONUSU : İTİRAZ KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı borçlu vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara 6. İcra Müdürlüğünün 2020/10926 sayılı dosyası ile müvekkili hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, karşı tarafa borcunun bulunmadığını, takibe dayanak senet üzerinde bulunan imzanın da müvekkiline ait olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte takip konusu bono alacağına, komisyon ve faiz tutarı ile faiz oranına da açıkça itiraz ettiklerini belirterek takibin ve ödeme emrinin iptalini, davalı aleyhine %20 tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep etmiştir....

- Borçlu şirketlerin ise borca itirazlarında; şirketler açısından borca uygulanan faizlere, faiz oranlarına ve diğer ferilerine itiraz etmişlerdir....

Somut olayda, borçlu şirketin icra mahkemesine yapmış olduğu başvuruda, iflas erteleme davasında verilen tedbir sebebiyle takip yapılamayacağına yönelik şikayeti dışında, icra emri ve kıymet takdiri raporundan önce şirkete hiç bir tebligat ulaşmadığını, talep edilen faiz oranının ipotek akit tablosunda belirtilen faiz oranından fazla olduğunu, takipten önce ihtarname gönderilmediğini, İİK'nun 58/3 maddesi gereği alacağın miktarı, faizin işlemeye başladığı gün ve faiz miktarının takip talebinde gösterilmediğini, ilamdaki alacak kalemlerinin takipte doğru gösterilmesi gerektiğini, borca, faize ve tüm ferilere itiraz ettiğini ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini istediği görülmüş ise de bu hususlarda bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığı ve olumlu olumsuz bir karar verilmediği görülmektedir....

    Davacı vekili tarafından 18.4.2012 tarihinde haciz ve tahliye istemli olarak başlatılan icra takibinde aylık 500,00 TL den Temmuz 2010- Nisan 2012 arası aylara ilişkin 22 aylık toplam 11.000 TL asıl, 915,75 TL faiz alacağının tahsili istenmiştir. Davalı borçlu ise süresinde verdiği borca itiraz dilekçesinde; kira bedeline karşı çıkarak aylık 150,00 TL den toplam 3.300,00 TL kira borcunu kabul etmiş, kalan 7.700,00 TL borca ve faizine itiraz etmiştir. Bu durumda mahkemece itirazın, itiraz edilen kısım üzerinden kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde takip konusu alacak üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

      İTİRAZ Borçlu itiraz dilekçesinde, borçlunun yetkili olduğu şirkete gelinen hacizde çıkan kavga üzerine karakola gidildiğinde alacaklı tarafın şikayetçi olmayacağını beyan ederek gabin halinden faydalanmak sureti ile boş senedin borçluya imzalattığını, senetteki yazıların borçluya ait olmadığından borca itiraz ettiklerini, senede dayanak olan dosyada borç miktarı daha düşük olduğu halde daha fazla yazıldığını, borçlunun kaşesinin sonradan basıldığını, ayrıca faiz oranına ve miktarına da itiraz ettiklerini, borçlunun Gaziantep'te ikamet etmesi nedeni ile Gaziantep'in yetkili olduğunu ileri sürerek yetkiye ve borca itirazlarının kabulü ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

        Mahkemece şikayetçi borçlunun özel hukuk tüzel kişisi olduğu ve tebligatta yetkili temsilcinin bulunmama sebebi belirtilmeden doğrudan daimi çalışanına yapılan tebligatın Tebligat Kanununun 12. ve 13. maddelerine aykırı bulunduğu belirtilerek tebliğ tarihinin düzeltilmesine, TTK.nun 1235 ve 1236 maddelerine dayanılarak zorunlu takip arkadaşı olması gereken gemi maliki hakkında takip yapılmadığından bahisle takibin iptaline karar verilmiştir. Takip alacaklısı tarafından, geminin yakıt borcu nedeniyle taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığı, şikayetçi borçlunun icra dairesinde verdiği itiraz dilekçesi ile 30.04.2012 tarihinde borca ve rehin hakkına itiraz ettiği görülmektedir. İİK.nun 65. maddesine göre gecikmiş itirazda bulunulabilmesi için tebligatın usulüne uygun yapılmış olması koşulu arandığından somut olayda başvurunun gecikmiş itiraz olarak nitelendirilmesi mümkün değildir....

          Esas sayılı dosyasıyla icra takibine geçilmiş ancak davalı tarafın borca itiraz ettiğini, itiraz dilekçesinde "borcum yoktur" demek suretiyle takibe itiraz edildiğini ve icra takibinin durduğunu, borcun ödenmediğini belirterek borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, takip konusu alacağın % 20'sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP; Davalı usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi ibraz etmemiştir....

            Şti. arasında yapıldığını, bu sözleşmenin imzalanması esnasında hileli işlem ile davacıdan imza ve kaşe almak suretiyle açığa imza alarak davacının sorumlu olmadığı bir borca sokulmaya çalışıldığını, bu konuda Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulacağını, ayrıca takipte belirtilen komisyon alacak kaleminin neye ilişkin olduğu belli olmadığını, ayrıca da istenen faiz oranı ve faiz başlangıcına da itiraz ettiklerini, söz konusu senetle ilgili olarak protesto çekilmemiş olduğundan takip öncesi faiz istenemeyeceğini, imzaya itiraz dışında asıl borca, faize, faiz başlangıç tarihine ve diğer ferilerine itiraz ettiklerini, takip açılırken iban numarasının bildirilmediğini, adresin yazılı olmadığını, bu durumun da ödeme emrinin iptalini gerektiren bir husus olduğunu, icra takibinin sahte senede dayanarak açılmış olduğunu belirterek takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği; davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların senet üzerindeki imzaya itirazının...

            Genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde işleyecek faiz oranına itiraz, borca itiraz olup, İİK'nun 62. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi günlük sürede icra dairesine yapılmalıdır. Aksi halde talep edilen faiz oranı kesinleşir. Somut olayda, 7.800.-TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek %70 faizi ile tahsilinin istendiği, borçlunun icra dairesine itirazda bulunmadığı, talep edilen faiz oranının bu şekilde kesinleştiği görülmektedir. Mahkemece alınan 23/05/2014 tarihli bilirkişi raporu ile de yukarıda açıklanan ilkelere uygun olarak, takipten sonrasına %70 oran üzerinden faiz uygulanarak dosya kapak hesabının yapıldığı anlaşılmıştır. O halde, mahkemece, bu gerekçe ile borçlunun şikayetinin reddi gerekirken, olaya uygun düşmeyen yazılı gerekçeyle reddedilmesi isabetsiz ise de sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması cihetine gidilmiştir....

              HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/876 KARAR NO : 2022/991 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇANKIRI İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/01/2022 NUMARASI : 2021/98 ESAS - 2022/14 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı borçlu vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Çankırı İcra Müdürlüğünün 2019/1559 Esas sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, takibe konu senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, borcun bulunmadığını, imzaya, borca, ödeme emrine, faiz miktarı ve oranına itiraz ettiklerini belirterek, takibin durdurulması ile tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu