Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2010/3923 E. sayılı dosyasında icra takibi yaptıklarını, borçlunun yasal süresi içerisinde yetkiye ve borca itiraz ettiğini, bunun üzerine yetki itirazını kabul ederek dosyanın Torul İcra Müdürlüğü'ne gönderilmesini istediklerini belirterek davalının haksız ve mesnetsiz itirazlarının iptali ile Torul 1. İcra Müdürlüğü'nün 2010/61 E. sayılı dosyasında takibin devamını ve tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı tarafından davalı aleyhine Erzurum 1. İcra Müdürlüğü'nün 2010/3923 E. sayılı dosyasında yapılan icra takibinde borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, bu itiraz üzerine dosyanın yetkili icra dairesine gönderildiğini, Torul 1....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2021 NUMARASI : 2018/641 ESAS - 2021/89 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve borca itiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacılar tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 31.İcra Müdürlüğü'nün 2018/16790 esas sayılı dosyası ile müvekkilleri aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine özgü takibe konu bonolardaki imzaların müvekkillerine ve müvekkili şirket yetkililerine ait olmadığını, müvekkillerinin davalıya borcu da bulunmadığını, bu nedenle borca itiraz ettiklerini, takipte talep edilen işlemiş faize ve faiz oranına da itiraz ettiklerini beyanla takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

    İİK'nun 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur...” hükmü ile aynı maddenin 4. fıkrasında; “Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkca göstermesi lazımdır. Aksi taktirde itiraz edilmemiş sayılır.” hükmü yer almaktadır. Borçlu vekilince sunulan 20/01/2020 havale tarihli itiraz dilekçesinde, "borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itirazımız. Müvekkilimize, adi kiraya ve hasılat kiralarına ait takip başlatılmış olup ve yukarıda esas numarası belirtilen dosyadan gönderilen ödeme emrine itiraz ediyoruz. Yukarıda dosya esas numarası yazılı icra takip dosyasındaki ödeme emri 24/01/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olup yasal süresi içinde borca, işlemiş faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ediyoruz....

    Davanın takibe dayanak senet borcunun ödendiği, faiz ve faiz oranlarına itiraza ilişkin olduğu mahkemenin gerekçe kısmında borca itiraz yönünden inceleme yaptığı, işlemiş faiz ve faiz oranlarına yönelik mahkemece bir değerlendirmede bulunulmadığı, bu durumun HMK.'nun 297. maddesine aykırılık teşkil ettiği, delillerin hiç toplanmaması veya değerlendirilmemesi derecesinde yargılama işlemlerinin eksik bırakıldığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf talebi yerinde bulunduğundan HMK'nun 353/1- a-6 maddesi gereğince Kayseri 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 2022/416 Esas 2022/549 Karar sayılı kararının kaldırılmasına ve dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ; 1- Davalı vekilinin İstinaf başvurusunun kabulüne, 2- Dosya kapsamı, delil durumu ve takip dosyası içeriğine göre Kayseri 4....

    Borçlunun, takip talebinde istenen işlemiş faiz miktarına itirazı da borca itiraz niteliğinde olduğundan, bu maddede öngörülen zorunluluğa ve kurala tâbi olup bu husustaki itirazını icra dairesine bildirmelidir. Kaldı ki, borçlu vekili 27/08/2015 tarihli itiraz dilekçesinde aynı yönde itirazlarını icra dairesine de bildirmiş ve takibin durdurulmasını sağlamıştır. Borçlunun borca itirazlarını icra dairesi ile birlikte ayrıca icra mahkemesine de bildirmesi, fuzuli bir başvurudan ibaret olup hukuki sonuç doğurmaz. O halde, mahkemece borçlunun isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, talebin kısmen kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Bahse konu faiz oranları konusunda müvekkili banka ile yapılan genel kredi sözleşmesinde faiz ile resmi senet ve tapuda işlenen faiz oranlarının değişken olduğu, davacının iddialarının yersiz olduğu davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Suluova İcra Müdürlüğü'nün 2019/62 Esas sayılı dosyası. İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; "...Davanın REDDİNE..." karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından dava dilekçesindeki nedenler tekrar edilerek istinaf yasa yoluna başvurulduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; İİK'nun 150/ı maddesinin göndermesi ile aynı kanunun 149. maddesi gereğince başlatılan ipoteğin çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibine itiraz (borca ve faize) davasıdır....

      İİK'nun 169/a-1. maddesinde; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi, yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda başvuru, borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince, mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Borca itiraz yönünden tayin edilen duruşma gününde taraflar gelmez veya alacaklı gelip de duruşmayı takip etmeyeceğini bildirir ise, HMK'nun 150. maddesinin uygulanması (yetki itirazının incelenmesi hariç) gerekir....

        Ancak, para borcunun bir kısmı için kefalet, rehin veya benzeri bir teminat verilmişse, yapılan kısmi ödemenin teminatlı olan borca mahsubu istenemez. Bu durumda kısmi ödemenin teminatsız olan ya da teminatı daha az olan borca mahsubu gerekir. Borçlu, faiz ve masrafları ödemede temerrüde düşmüşse yaptığı kısmi ödeme öncelikle gecikmiş faiz ve masraf borçlarına mahsup edilecektir. Hukuk Genel Kurulunun 27.09.2000 tarih ve 2000/12-1148 esas, 2000/1193 karar sayılı ilamında da vurgulandığı üzere, BK.nun 84. maddesi gereğince ödemelerin öncelikle asıl alacaktan düşülebilmesi için, borçlunun faiz ve masrafları ödemede gecikmemiş olması zorunludur. Gecikme ve alacaklının iradesini açıklaması halinde, ödenen kısmın öncelikle faizden düşülmesi gerekir. İcra takibi, ödemeye ihtirazi kayıt konulması irade açıklamasıdır. Birden fazla borcu bulunan borçlu, yaptığı ödeme ifa zamanında beyan ettiği borca mahsup edilir....

          kişinin kumarhane çalışanı olduğunu, takip talebinde talep edilen faiz oranının ve işlemiş faizin yasal dayanaktan yokusun ve haksız olduğunu belirterek takibe, borca, faize ve tüm ferilerine itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

          Temyiz Sebepleri Davaya konu olan senede ilişkin borçlu tarafın senedin kendisinden sadır olmadığına dair bir iddiasının bulunmadığını, sadece teminat senedi olduğunu ileri sürdüğünü, bu durumda borca veya imzaya bir itirazı bulunmamakla beraber bunun kambiyo senedi niteliğinde olduğunun borçlu ve ilk derece mahkemesi tarafından da kabul edildiğini, ayrıca borca itiraz nedenleri kanunda sınırlı bir şekilde sayılmış olmasına rağmen davacıların itirazlarında bu sınırlı sayıda itiraz nedenlerinin hiçbirine dayanmadığını beyanla kararın bozularak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senedine özgü takipte borca, faize, faiz oranına itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, İİK'nın 170/a maddesi. 3....

            UYAP Entegrasyonu