"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, senedin teminat senedi olduğunu ve 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu ileri sürerek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, 3 yıllık zaman aşımının dolduğu gerekçesi ile şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, senedin teminat senedi olduğunu ve 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu ileri sürerek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, 3 yıllık zaman aşımının dolduğu gerekçesi ile şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği görülmektedir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davayı, icra takibinin 6 ay süreyle takipsiz bırakılması sebebiyle açtıklarını, ancak mahkemenin bu talebi yanlış anladığını ve itirazın süresinde yapılıp yapılmadığını incelediğini, zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını talep ettiklerini, icra takibinden sonra dosyanın işlemsiz bırakıldığını, yerel mahkemenin, talebin icra takibinden önceki geçen süreye ilişkin olduğunu zannedip ret kararı verdiğini, davalı alacaklının, icra takibini açtıktan sonraki süreçte icra dosyasını 6 ay takipsiz bırakarak zamanaşımının gerçekleşmesine sebebiyet verdiğini, çeklerde zamanaşımı 6 ay olup, bu zamanaşımı süresinin de icra takibi esnasında da işlemeye devam ettiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık kambiyo senetlerine özgü icra takibinde zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
İcra Müdürlüğünün 2010/525 Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, yetkiye, borca ve imzaya itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini, 06/12/2016 tarihinden itibaren herhangi bir işlem görmeyen icra takip dosyasının kapatılarak Kayseri Genel İcra Dairesinin 2020/8340 Esas sayılı dosyasına kapalı olarak aktarılmasına verildiğini, ancak işlemsiz bırakılan takibin haksız ve dayanaksız olduğunu, İ.İ.K'nın 71/2 maddesi yollaması ile aynı yasanın 33/a maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasının gerektiğini, dosyanın üç yılı aşan bir süre boyunca işlemsiz bırakıldığını ve halende kapalı durumda olduğunu, bu nedenlerle zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; Davanın kabulü ile Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'nün 2020/8340 Esas sayılı takip dosyasından İİK.33/1 maddesi gereği icranın geri bırakılmasına, şeklinde karar verildiği görülmüştür....
İcra Mahkemesinin 2017/696 Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda ödeme emirlerinin iptaline karar verildiğini, bunun üzerine müvekkillerine 10 yıllık zamanaşımı geçtikten sonra ödeme emri gönderildiğini, alacaklı bankanın tasfiye halinin 27/05/2017 tarihinde kaldırılması nedeniyle 5411 sayılı Bankacılık Kanununun bu olayda uygulanamayacağını, takip dosyalarında itirazlar üzerine takiplerin durdurulması kararı verilmeyip ret kararı verildiğini bildirerek, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına, borca ve ferilere yönelik itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların takibe itirazları üzerine İstanbul 8....
HD'nin 2019/2488 esas 2020/1339 karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne karar verildiğini, ilâmlı icra takibi söz konusu ise icranın geri bırakılmasına, ilâmsız icra takibi söz konusu ise takibin iptaline karar verilmesinin uygun olduğunu, ancak Yargıtayın ilâmsız icrada da icranın geri bırakılması nitelendirmesini yaptığını, İİK. madde 71’in "icra mahkemesinin kararı ile takibin talik ve iptali" üst başlığı ile düzenlendiğini, zamanaşımı nedeniyle takibin iptali kavramını kullanmanın karışıklılıklara yol açmamak ve kanunun sistematiği açısından daha uygun olduğunu, takibin iptali ilamsız icra kurumu iken icranın geri bırakılmasının ilamlı icra kurumu olduğunu, Tarsus İcra Müdürlüğünce söz konusu taleplerin 26.10.2020 tarihinde hukuka aykırı olarak reddedildiğini, icranın geri bırakılması kararından sonra maaş haczi suretiyle yapılan kesintilerin yasal olmadığını, yerel mahkemece hatalı ve hukuka aykırı değerlendirme yapıldığını, icra dairesinden ne icranın taliki ve iptali ne de maaş...
Esas sayılı dosyası incelenmesinde; alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü takipte, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasının talep edildiği, yapılan yargılama sonucundan icranın geriye bırakılması talepli davanın icranın geriye bırakılması talebinin yasal dayanağı bulunmaması sebebiyle davanın reddine karar verildiği, davacı tarafça kararın istinaf edildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20....
Sayılı dosya ile dava açtıkları ve icranın geri bırakılması kararı aldıklarını, taşınmaz üzerinde banka ipoteği olduğu için bugüne kadar satış işlemlerinin taraflarınca ertelendiğini, borçlar hukuku ve takip hukuku kurallarına göre borçlu oldukları sabit olan ve bu hususta itirazda bulunmayan boçluların taşınmazı icradan kaçırmak gayesi ile açtıkları icranın geri bırakılmasına ilişkin davanın neticesinde genel hükümler çerçevesinde temel ilişki nedeni ile borçlu olan davalılardan paranın tahsil edilebilmesi için işbu davanın açıldığını ileri sürerek, davalılardan takip tarihi itibari ile 84.600 TL alacaklı olduklarına ve bu alacağa ticari faiz işletilmesine karar verilmesi ile davalılar ve/veya muris ... ... adına kayıtlı olması durumunda taşınmazlarına ihtiyati haciz konulmasını, talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, müvekkilleri murisi ... ...'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Şikayetin KABULÜ ile Çarşamba İcra Müdürlüğü'nün 2012/1371 (2009/2538 eski esas) esas sayılı dosyasında takibin kesinleşmesinden sonra gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle İİK.'nın 71/son ve 33/a maddeleri gereğince davacı borçlu T1 yönünden İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA, karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından hükmün tamamı yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; İİK'nın 170/b maddesinin göndermesi ile aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluşması nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....
Alacaklı tarafından İİK'nun 33/a maddesi 2. fıkrası kapsamında açılmış bir dava bulunmadığına göre, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına ilişkin ilam kesin hüküm teşkil eder ve bu ilam doğrultusunda borçlu hakkındaki takip iptal edilmiş sayılır. İcranın geri bırakılması ilamı nedeniyle borçlu hakkındaki takip iptal edilmiş olduğuna göre, iptal edilen takip dosyası üzerinden borcun kabul beyanına dayalı olarak takibi devam edilmesi doğru değildir. Borçlunun isteminin bu gerekçe ile kabulüne karar verilmesi gerekirken sonuçta istemin yerinde olmayan bir gerekçe ile de olsa kabulüne karar verildiğine göre sonucu doğru kararın belirtilen bu gerekçe ile onanması gerekmiştir....