Ltd Şti ile kira sözleşmesi yapıldığını, davalının kefil olarak sözleşmeyi imzaladığını, birikmiş kira borçlarına karşılık 30/10/2007 vadeli 1.200,00 TL bedelli, 25/03/2008 vadeli 6.000,00 TL bedelli 2 adet senet düzenleyerek verdiğini, senetlerin tahsili için başlatılan....İcra Müdürlüğü 2008/4467 E sayılı kambiyo yoluna mahsus icra takibinde, davalının borcu kabul ettiğini, ancak dosyanın takipsiz kalması nedeniyle düştüğünü, 2014/3869 sayılı takip dosyası ile yenilendiğinde davalının itirazı üzerine .... İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/305 esas 2014/427 karar sayılı kararı ile zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verildiğini ve bu kez genel haciz yoluyla icra takibini başlattıklarını davalının zamanaşımı nedeniyle borca itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, cevap dilekçesinde özetle; ......
Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava İİK 33/a maddesine göre açılmış, zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararın itiraz davası olup, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile davalı aleyhine başlatılan icra takibinde takip dayanağı çekleri davacı şirket 3. şahıstan ciro ile devraldığından, taraflar tacir olup temel ilişki bakımından ihtilaf bulunmadığından ve de uyuşmazlığa Ticaret Kanununun kambiyo senetlerinde zamanaşımına ilişkin hükümlerinin uygulanması gerektiğinden kararın temyizen incelenmesi görevi 2797 sayılı Yargıtay kanunun 14.maddesi uyarınca 19.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 20.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2011/687 Esas sayılı dosyasında icranın geri bırakılması talebinde bulunduklarını, icranın geri bırakılması talebinin İcra Hukuk Mahkemesi tarafından kabul edilerek kararın kesinleştiğini, kesinleşen bir hükmün tartışılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, İcra Hukuk Mahkemesince icra dosyasının bir yıl işlemsiz bırakılması ve yenilenmemesi nedeniyle 16.04.2010 tarihinden sonra yapılan işlemlerin iptaline karar verilmesi gerekirken zamanaşımı itirazının kabulü ile davacı yönünden icranın geri bırakılmasına karar verildiği, söz konusu kararın hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile ... .... İcra Müdürlüğü'nün 2007/10313 Esas sayılı dosyasında zamanaşımının vaki olmadığının tespiti ile davalı yönünden icra takibinin devamına, ... .......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcranın Geri Bırakılması Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Borçlu vekili, icra emrinde yer alan borcun tamamının boşanma protokolü uyarınca taksitler halinde ödendiğini belirterek, icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Alacaklı vekili ödemelerin borçlunun müvekkilinden elden aldığı borca ilişkin olduğunu belirterek, itirazın reddini savunmuştur....
İcra inkar tazminatının şartları oluşmadığından davacının bu talebi reddedilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davacı tarafından davalı aleyhine açılan zamanaşımı nedeniyle takibin geri bırakılması davasının KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE, 20/11/2012 vadeli 9.000 EURO bono, 25/09/2011 vadeli 3.190 EURO ve 20/11/2013 vadeli 9.500 EURO bedelli bonolar zaman aşımına uğraması nedeniyle Babaeski İcra Müdürlüğü'nde yapılan 2017/15 esas sayılı icra takibinin zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir....
Maddede belirtilen herhangi bir belgeye dayanmadığı gibi İİK 36. maddesi gereğince icranın geri bırakılması talebi konusunda karar v erme yetkisinin mahkememizde olmadığı, bu haliyle borçlunun icranın geri bırakılması talebinin şartları bulunmadığından reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın reddine" karar verildiği görülmüştür. Davacı istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde ileri sürülen hususları tekrarla; takip dayanağı Mahkeme kararının istinaf incelemesinde olduğunu ve henüz dönmediğinden bahisle, takibin dosyanın istinaf mahkemesinden dönüşüne kadar durdurulmasına, icra takibinin geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, davacının takibe dayanak karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması sebebiyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; alacaklı vekilinin dosyayı 3 yıl zamanaşımı süresi sonrası bir yıldan uzun süre işlemsiz bıraktığını, zamanaşımı sürelerinin dolduğunu ve icranın geri bırakılması gerektiğini bu nedenle istinaf başvurularının kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasını yeniden yargılama yapılıp davanın kabulü yönünde karar verilmesini, yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Uyuşmazlık, İnegöl İcra Müdürlüğü'nün 2018/9229 esas sayılı dosyasında borca itiraza ilişkindir....
Ancak Mahkemece "icranın geri bırakılması" yerine hatalı olarak "icranın geri verilmesi" ifadesinin kullanılmış olması ayrıca icra dosyasında davacıdan başka da borçlu bulunmasına rağmen davacı yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmeyerek infazda tereddüt hasıl olacak şekilde karar verilmesi de isabetsizdir....
Bu durumda takibe konu senet kambiyo senedi vasfını taşımamakta olup, mahkemece bu senet yönünden verilen icranın geri bırakılması kararı doğru olmamıştır. Yine 6762 sayılı TTK.'nun 688/6. maddesi gereğince bonoda lehtarın ad ve soyadının yazılı olması zorunludur. Lehtar, gerçek veya tüzel kişi olarak bonoda gösterilmez ise dayanak belge bono olarak kabul edilemeyeceğinden, bu belge nedeniyle borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü yolla takip yapılması mümkün değildir. Somut olayda, takip dayanağı 2.400 TL bedelli, 15.04.2006 tanzim, 15.05.2006 vade tarihli bonoda Lehtarın bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda; takibe konu edilen senet kambiyo senedi vasfını taşımamakta olup, mahkemece bu senet yönünden verilen icranın geri bırakılması kararı doğru olmamıştır. Öte yandan TTK.nun 690. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken aynı Kanun'un 615/3. maddesi gereğince, bononun vade tarihinin, düzenlenme gününden muayyen bir müddet sonraya ait bulunması zorunludur....
Borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda, borcun zamanaşımına uğradığını belirterek İİK.nun 71 ve bu maddede atıf yapılan aynı kanunun 33/a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasını talep etmiş, mahkemece, takibe dayanak belgenin çek olduğu, davacıya ödeme emrinin tebliğ edilemediği, başka işlem de yapılmadığı gerekçesi ile icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Takibin şekline göre zamanaşımı itirazı takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkinse İİK.nun 62. maddesi gereğince ödeme emri tebliğinden itibaren 7 günlük sürede icra dairesine bildirilmesi gerekir. İcra mahkemesine ise İİK'nun 71. maddesi kapsamında takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle başvurulabilir....