WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda uyuşmazlığın, mahkemenin de kabulünde olduğu gibi, İİK'nun 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, 7201 Sayılı Kanun'un 32. maddesine göre çözümlenmesi gerekir. Borçlunun mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanmış olması, 6100 Sayılı HMK'nun 33. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile usulsüz tebligat şikayeti olduğundan, mahkemece yalnızca tebligatın usulsüzlüğü ile TK. 32. maddesi gereğince öğrenme tarihine göre tebliğ tarihinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, gecikmiş itirazda bulunulması halinde incelenebilecek olan borca itirazın reddine ilişkin karar verilmiş olması isabetsiz olup, kararın belirtilen nedenle bozulması gerekir ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir....

    Sayılı dosyada yaptığı usulsüz tebligat tespitine istinaden gecikmiş itiraz başvurusu olduğunu, müvekkilinin usulsüz olduğu mahkeme ilamıyla sübut bulan tebligat nedeniyle yani kendi kusurundan kaynaklanmayan bir sebeple yasal süresi içerisinde takibe itirazlarını sunamadığını, bu kapsamda gecikmiş itiraz başvurularının kabulü gerektiğini, mezkur davayı açmaktaki esaslı iradelerinin takibe itiraz olduğunun izahtan vareste olup, itiraz sürelerinin, usulsüz olduğu kanaatinde oldukları tebligat nedeniyle kaçırılması nedeniyle davanın ikame edildiğini ve geçerli bir itirazın sunulabilmesi adına İstanbul 24. İcra Mahkemesi 2021/789E....

    Ek karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, müvekkili aleyhine alacaklı tarafından icra takibi başlatıldığını, ve ödeme emrinin 01/02/2023 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, ancak borca itiraz süresi içerisinde 06/02/2023 tarihinde yaşanan deprem nedeniyle müvekkilinin borca itiraz edemediğini ve icra takibinin kesinleştiğini, mahkemece gecikmiş borca itirazlarının kabulü ve icra dosyası kapsamında konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesinin gerektiğini, 2004 sayılı İİK'nın 65.maddesinden de anlaşılacağı üzere borçlu kusuru olmadan bir mani nedeniyle süresinde borca itiraz edememiş ise dava açmak suretiyle borca itiraz edebilmekte olduğunu, müvekkilinin deprem nedeniyle süresinde borca itiraz edemediğini, Yargıtay kararlarında da deprem nedeniyle süresinde yapılmayan itirazların gecikmiş itiraz yoluyla yapılabileceğinin açıkça ifade edildiğini, ancak mahkemece huzurda usulsüz tebligata ilişkin bir şikayet dosyası varmış gibi hüküm kurduğunu, taraflarınca açılan...

    borca itirazın süreden reddine ilişkin kararın yerinde olmadığı, gecikmiş itiraz yönünden değerlendirme yapıldığında; İİK'nun 65. maddesine göre borçlunun kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise, paraya çevrilme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebileceğinin öngörüldüğü, aynı maddenin 2. fıkrasında ise borçlunun maniin kalktığı günden itibaren üç gün içinde mazeretini gösterir deliller ile birlikte itiraz ve sebeplerini ve müstenidatını bildirmeye mecbur olduğu düzenlenmiş olup, somut olayda dava dilekçesinde herhangi bir mani sebebi ortaya konulmadığı gibi buna ilişkin delillerin de gösterilmediği, bu şekilde gecikmiş itiraz koşullarının bulunmadığı anlaşılmakla, gecikmiş itirazın reddine şeklinde karar verilmesi gerekirken itirazın borca itiraz olarak kabul edilmesi doğru bulunmamıştır....

    İcra Müdürlüğünün 2020/6392 E. dosyasındaki aynı borca itiraz etmiş iken yetkili icra dairesine gönderilip tekrar başlatılan takip borcuna öğrendiği halde itiraz etmemesinin hayatın olağan akışına aykırı ve daha önce sergilediği irade beyanına uygun olmadığını, davacı müvekkilinin yurt dışında olması ve hiçbir kusuru olmaksızın 7 günlük yasal süresinde haklı itirazını icra müdürlüğüne sunamaması sebebiyle gecikmiş itiraz müessesine başvurma zorunluluğu hasıl olduğunu, pek çok Yargıtay kararından da görüleceği üzere yurt dışında bulunma sebebinin gecikmiş itiraz için haklı sebep sayılmış olduğunu, talep edilen alacak gerçek ve mevcut bir alacak olmadığından talep edilen borca, faizine ve fer'ilerine itiraz ettiklerini bildirerek öncelikle Mudanya İcra Müdürlüğü 2020/1293 Esas icra takibinin tedbiren durdurulmasını gecikmiş itirazlarının kabulünü, takip dosyasında taşınmaza konulan haczin kaldırılmasını yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2163 KARAR NO : 2022/853 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/05/2021 NUMARASI : 2021/127 ESAS, 2021/433 KARAR DAVA KONUSU : GECİKMİŞ İTİRAZ, BORCA İTİRAZ KARAR : İzmir 11. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/127 Esas, 2021/433 Karar sayılı dosyasında verilen gecikmiş itiraz süresinde olmadığından davanın reddi kararına karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilen ve heyetçe incelenen dosyada; İSTEM : Davacı dava dilekçesinde özetle, davalı tarafından aleyhine İzmir 7....

    İİK'nın 65. maddesinde, "borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir" hükmü yer almaktadır. İİK'nın 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, muhatabın, bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememesi halinde mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Gecikmiş itiraz süresinde yapılmış ise, icra mahkemesi borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceler. Anılan hükmün uygulanabilmesi için borçluya, usulüne uygun olarak tebligatın yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla, gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır....

    (Benzer yönde Yargıtay 12.HD.nin 2010/30073 esas, 2011/11780 karar sayılı ilamı) Davacı tarafın istinaf dilekçesinde belirtilen diğer hususlar borca itiraz niteliğinde olup esasa ilişkin itirazların ancak gecikmiş itiraz talebinin kabul edilmesi halinde değerlendirileceği, kaldı ki HMK'nın 357/1 maddesinde, resen göz önünde tutulacaklar dışında, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddiaların istinaf aşamasında dinlenemeyeceği düzenlendiğinden, bu hususlara ilişkin istinaf başvurusu inceleme konusu yapılmamıştır....

    Sayılı yazı ile borca itiraz ettiğini, alacaklı tarafından takibe konu olan 48.642,02 TL lik borcun müvekkiline ait olmadığını, bu sebeple borca, yasal faize ve tüm ferilerine itiraz ettiklerin belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılması, esastan karar verilerek gecikmiş itirazlarının kabulü, itiraz ettikleri alacak miktarı olan 48.642,02 TL, ferileri ve faizine ilişkin icra takibinin durdurulması, 34 XX 173 plakalı aracın üzerindeki haczin kaldırılması isteminde bulunmuştur. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: İstinaf yolu ile Daire önüne gelen uyuşmazlık; gecikmiş itiraz istemi hakkında verilen karara ilişkindir. İlk derece yargılaması sonucunda, istemin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf yoluna başvurarak İlk Derece Mahkemesi kararınının kaldırılması isteminde bulunmuştur. İcra ve İflas Kanunu'na göre; borçlunun kusuru olmaksızın bir engel nedeniyle süresi içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme işlemi bitinceye kadar itiraz edebilir....

    Somut olayda borçlu vekilinin 25.06.2015 tarihinde icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile borca itiraz etmesi karşısında en geç bu tarihte tebliğ işlemine muttali olduğunun kabulü gerekeceğinden, 09.07.2015 tarihinde icra mahkemesine yaptığı şikayet İİK'nun 16/1.maddede öngörülen yasal yedi günlük süreden sonradır. Öte yandan başvurunun gecikmiş itiraz olarak kabul edilmesi halinde ise İİK'nun 65.maddesinin uygulanması gerekip, bu maddenin 2.fıkrası uyarınca borçlunun maninin ortadan kalkmasından itibaren üç gün içerisinde icra mahkemesine başvurması gerekmektedir. Gecikmiş itirazın icra mahkemesine yapılması gerekip, icra müdürlüğüne yapılan gecikmiş itiraz sonuç doğurmaz....

      UYAP Entegrasyonu