WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemenin hükmüne esas aldığı bilirkişi raporunda borca batıklık şirket aktiflerinin rayiç değerleri esas alınarak hazırlanmamıştır. Bu nedenle şirketin aktifinde yer alan tüm varlıkların, atanan yeminli bilirkişi aracılığı ile tespiti gerekli olup, davacının sunduğu rayiç değer listesine itibar edilerek borca batıklığın saptanması doğru görülmemiştir. Mahkemece daha sonra aldırılan bilirkişi raporunda ise şirketin rayiç tablo üzerinden halen borca batık olduğu, ancak 2010 yılı sonunda ödenmesi taahhüt edilen sermaye borcunun tam olarak ödenmesi halinde şirketin borca batıklıktan çıkacağı bildirilmiştir. Bu durumda mevcut bilirkişi raporları ile hüküm kurulamaz....

    İflasın ertelenmesine karar verilebilmesi için iflas erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olması ve mali durumunu iyileştirme ümidinin bulunması gerekir. Borca batıklık, TTK'nın 324/2. maddesine göre şirket aktiflerinin şirketin pasifini karşılamaya yetmemesi, İİK'nın 179. maddesine göre şirket borçlarının şirketin aktifinden fazla olması anlamına gelmektedir. Borca batıklığın tespiti için TTK'nın 324/2. maddesi uyarınca aktiflerin satış değerinin dikkate alınması gerekir. İflas erteleme talebinde bulunan şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı tespit edilmelidir. İflas erteleme talebinde .../... S.2. bulunan şirket borca batık durumda değilse bu gerekçeyle iflas erteleme talebi reddedilmeli ve şirketin iflasına karar verilmemelidir....

      nin 15.12.2005 tarih ve 10416 E, 12557 K sayılı ilamında da açıklandığı üzere; İİK'nın 179. maddesi uyarınca iflasa karar verilebilmesi için şirketin borca batık durumda olması gerekir. Borca batıklığın tespiti için TTK'nın 324. maddesi uyarınca bir borca batıklık bilançosu hazırlanmalıdır. Mahkemece davacı şirketin borca batık durumda olduğu kabul edilmişse de bu konudaki inceleme yeterli değildir. Zira TTK'nın 324. maddesine göre borca batıklık bilançonda aktiflerin rayiç değerden bilançoya geçirilerek borca batıklık bilançonun çıkarılması gerekir. Böyle bir talep üzerine mahkemece, bu şirketin öncelikle borca batık durumda olup olmadığı rayiç değerlere göre tespit edilmelidir....

        Yukarıda açıklandığı üzere, borca batıklığın saptanmasında şirketin aktifinde yer alan tüm varlıkların tespit edilerek konusunda uzman bilirkişiler aracılığıyla rayiç (piyasa satış) değerlerinin belirlenmesi gerekir. Borca batıklığın ticari defterler ve mahkeme dosyası içindeki borca batıklık bilançosu üzerinden %25 amortisman düşülerek belirlenmesi usul ve yasaya aykırıdır. Mahkemece mahallinde keşif yapılarak, şirketin aktifinde yer alan tüm varlıkların rayiç (piyasa satış) değerleri belirlenerek borca batıklık saptanmalıdır. Müdahiller vekillerinin şirketin borca batık olmadığı yönündeki itirazları da bu çerçevede değerlendirilmeli ve sonucuna göre yargılama yapılarak karar verilmelidir. Bu yönler gözetilmeden şirketin borca batık olduğunun kabulü suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenden dolayı müdahil ......

          Bunun için borçlu şirket tarafından mahkemeye ibraz edilen bilanço ile mali durumun iyileştirilebilmesi amacıyla şirket tarafından bildirilen proje üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, rayiçdeğerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak şirket bilançosu (borca batıklık bilançosu) da dikkate alınıp bir sonuca gidilmelidir. Borca batıklığın tespitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, bu noktada, konusunda uzman bilirkişilerin görüşüne başvurulmalıdır. Dava teorisindeki genel ilkenin bir istisnası olarak, borca batıklık sadece dava tarihi itibariyle değil, yargılama safhasındaki olumlu veya olumsuz gelişmeler de dikkate alınarak belirlenmelidir. ../.. S.2. Somut olayda mahkemece TTK'nın 376. maddesi kapsamında inceleme yapılmamış , son kayıtlar incelenmeden reel durum araştırması yapılmadan borca batıklığın tespiti cihetine gidilmiştir....

            Davacının borca batık olup olmadığının belirlenmesi için alınan 23.04.2009 tarihli ilk raporda rayiç değerlere göre düzenlenen borca batıklık bilançosunda yıllara yaygın inşaat maliyeti piyasa değerine göre davacının borca batık olmadığı belirlenmiş, alınan ek raporda ise davacının yıllara yaygın inşaat ve onarım işi olarak 29 adet firma ile sözleşme imzaladığı, ancak davacının sadece 6 adet sözleşmeyi ibraz ettiği rayiç değerlere göre 953.023.76 TL borca batık olduğu yolunda görüş belirtilmiştir. İtiraz üzerine alınan 16.11.2009 tarihli bilirkişi kurulu raporunda ise 31.07.2009 tarihi itibariyle davacının 416.173.37 TL borca batık olduğu iflasın ertelenmesi talebinde bulunulduğu tarihten bugüne kadar iyileştirme projesi ile ilgili bir faaliyet yapılmadığı, davacının borçlarını 42 ayda ödeyebileceği açıklanmıştır....

              Hukuk Dairesi'nin 25.05.2011 tarih ve 2011/1675-2011/6930 E-K. sayılı ilamıyla mahkemece öncelikle şirketin borca batık durumda olup olmadığının rayiç değerlere göre tespit edilmesi, borca batık durumda ise ıslahının mümkün olup olmadığı üzerinde durulması gerektiği, alınan bilirkişi raporları arasındaki şirketin borca batık olup olmadığı hususundaki çelişki giderilmeksizin hüküm kurulmasının doğru olmadığı gibi, borca batıklığın şirketin aktifinde yer alan varlıkların rayiç değerlerine göre belirlenmesi gerekirken kaydi değerlere göre sonuca varılmasının da hatalı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

                - K A R A R - Sunarlar Ltd.Şti.vekili, müvekkili şirketin borca batık durumda olduğunu, ancak mali durumunun iyileştirmesinin mümkün bulunduğunu ileri sürerek iflasın ertelenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olmadığı, borca batık olsa bile iyileştirme projesinin yetersiz olduğu gerekçesiyle takibin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı limited şirket iflasın ertelenmesi talebinde bulunmuş, mahkemece şirketin borca batık durumda olmadığı gerekçesiyle talep reddedilmiştir. Erteleme talebinde bulunan şirket 897.512.17.-YTL. ticari alacak ve stoktaki mallar yönünden bilirkişi raporuna itiraz etmiştir. Borca batıklığın tespitinde aktiflerin rayiç değerinin dikkate alınması gerekir (TTK.nun 324. md.)....

                  - K A R A R - Davacılar, davalı şirketin ödemelerini tatil ettiğini, borca batık durumda olduğunu ileri sürerek iflasa karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davalının ödemelerini tatil etmediği, borca batık durumda olmadığı gerekçesiyle takibin reddine karar verilmiş, davacıların temyizi üzerine Yargıtay’ca davalı şirketin ödemelerini tatil etmemişse de borca batıklık yönünden araştırma yapılmamasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak davalının ödemelerini tatil ettiği, borca batık durumda olduğu gerekçesiyle iflasa karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemenin 03.03.2004 tarihli kararında davalının ödemelerini tatil etmediği kabul edilmiş, bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmeyerek bu yön kesinleşmemiştir. Artık mahkemece kesinleşen bu yöne aykırı olarak borçlunun ödemelerini tatil ettiği kabul edilemez. Mahkemece borca batıklık yönünden yapılan araştırma yeterli değildir....

                    Mahkemece tasfiye halinde şirketin borca batık durumda olmadığı, bu nedenle iflasının istenemeyeceği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Tasfiye halindeki Limited Şirketin borca batık olması halinde tasfiye memuru iflasını isteyebilir.(İİK.m.179).İflas talep edilmesi halinde şirketin borca batık durumda olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmalıdır. Mahkemece alınan bilirkişi raporları borca batıklık yönünden çelişkilidir. Bilirkişi kurulunun 04.07.2008 tarihli ek raporunda şirketin borca batık halde olduğu, aktifte yer alan 115.646.19 TL alacağın kök raporda belirtilen 199.820.41 TL’lık kısmı içinde yer aldığı belirtilmiştir. Mahkemece borca batıklık yönünden bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeden ve iflası istenen şirketin borca batık durumda olup olmadığı açıkça saptanmadan eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu