Boşanma davasının eki niteliğindeki nafaka ve tazminat taleplerine ilişkin uygulamada; isteklerin tümü-yasadan kaynaklı birbirlerinin eki niteliğinde bulunduklarından boşanma kararı ve boşanmanın fer'ilerine ilişkin kararlar, hükmün gerekçesiyle ve de gerekçede belirlenen “Boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların kusur durumu” ile birbirlerine sıkı sıkıya bağlıdırlar. Boşanma davası ile nafaka ve tazminat davaları arasında hukuki sebep birliği yoksa da birbirlerinin eki olması itibariyle aralarında sıkı sıkıya bağlı, biri olmadan diğerinin varlık kazanamayacağı sebep ve sonuç ilişkisi vardır. Tarafların, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusur unsurunun tespit edilmiş olunduğu gerekçe; münhasıran boşanma hükmüne değil, boşanma ve eki niteliğinde talep edilen istemlere ilişkin kurulan hükümlerin tümünün gerekçesidir....
Boşanma davasının eki niteliğindeki nafaka ve tazminat taleplerine ilişkin uygulamada; isteklerin tümü yasadan kaynaklı birbirlerinin eki niteliğinde bulunduklarından boşanma kararı ve boşanmanın fer'ilerine ilişkin kararlar, hükmün gerekçesiyle ve de gerekçede belirlenen "Boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların kusur durumu" ile birbirlerine sıkı sıkıya bağlıdırlar. Boşanma davası ile nafaka ve tazminat davaları arasında hukuki sebep birliği yoksa da birbirlerinin eki olması itibariyle aralarında sıkı sıkıya bağlı, biri olmadan diğerinin varlık kazanamayacağı sebep ve sonuç ilişkisi vardır. Tarafların, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusur unsurunun tespit edilmiş olunduğu gerekçe; münhasıran boşanma hükmüne değil, boşanma ve eki niteliğinde talep edilen istemlere ilişkin kurulan hükümlerin tümünün gerekçesidir....
Tarafların yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat miktarlarına yönelik istinaf itirazlarının incelenmesine gelince; Davacının üzerine kayıtlı bulunan taşınmazlar ve nitelikleri, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
ve manevi tazminat azdır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadının kabul edilen davası ve reddedilen tazminat talepleri yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, erkeğin davası ve reddedilen tazminat talepleri ile yoksulluk nafakası hakkından karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşı davalı erkeğin tüm, davalı-karşı davacı kadının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanmaya sebep olan olaylarda taraflar eşit kusurludur....
Mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda davalı kadının tam kusurlu olduğunun kabul edilmesi ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davalı kadının maddi ve manevi tazminat (TMK m. 174/1-2) isteklerinin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Davalı kadın yararına maddi ve manevi tazminat koşulları oluşmuştur (TMK m. 174/1- 2). O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4, TBK m. 50 ve 52) dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak bu İsteklerinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. 3-Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz (TMK m. 175)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, velayet ve yoksulluk nafakası yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarı ile reddedilen maddi ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece davacı-karşı davalı erkek ile davalı-karşı davacı kadının açtığı boşanma davalarının yapılan yargılaması sonucunda; her iki davanın kabulü ile boşanmaya karar verilmiş ve boşanmaya neden olan olaylarda taraflar eşit kusurlu bulunmuştur....
Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz (TMK m. 175). Yukarıda 2. bentte açıklandığı üzere, boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-davacı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı-davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken isteğin reddi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozma kapsamı dışında kalan diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.13.11.2018 (Salı)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından, kusur belirlemesi, maddi tazminat, manevi tazminat ve nafaka yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı kadının eşine "Erkekliğin yok" diyerek hakaret ettiği, davacı erkeğin ise eşinin evden gitmesini isteyerek birlikte yaşamaktan kaçındığı bu haliyle evlilik birliğinin sarsılmasında ve boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğunun anlaşılmış bulunmasına göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı kadın cevap dilekçesi ve ikinci cevap dilekçesi ile yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmamış, tahkikat aşamasında talepte bulunmuştur....
Tarafların evlilik süreleri, yaşları, nafaka yükümlüsünün toptan yoksulluk nafakasını ödeme gücünün bulunması ve toptan yoksulluk nafakasına karar verilmesinin tarafların yararına olacağı hususları birlikte değerlendirilerek, davalı kadın yararına toptan 12.600,00 TL (350x36ay) yoksulluk nafakası ödenmesine karar verilmiştir. Türk Medeni Kanununun 174/1.maddesi, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin, diğerinden daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir....