Aile Mahkemesinin E.2019/641, K.2021/445 sayılı kararında, "tedbir nafakasının karar kesinleştiğinde yoksulluk nafakası olarak devamına" şeklinde kurulan hüküm, tedbir nafakasına ilam mahiyeti kazandırmadığını, ilam mahiyetine haiz olan ve ilamlı takibe konu edilebilecek nafakanın, yoksulluk nafakası olduğunu, mahkemece bu husus göz önüne alınmadan hüküm kurulduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Ankara 13. İcra Müdürlüğünün 2021/7153 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı Pınar Bingöl tarafından, borçlu T1 hakkında Ankara 7. Aile Mahkemesinin 2019/641 E., 2021/445 K. sayılı kararında hükmedilen tedbir nafakası alacağına dayalı ilamlı takip yapıldığı görülmüştür. Ankara 7....
(TMK.madde 197 ) İlk derece mahkemesince kadının tedbir nafakası davası da olduğu gözetilmeden nafakanın hüküm kesinleşinceye kadar devamına karar verilmesi yerinde olmadığı, TMK'nın 197.maddesinde belirtilen yasal şartların gerçekleştiği anlaşıldığından, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alım gücü dikkate alındığında kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarının az olduğu sonucuna varıldığından kadının istinaf talebinin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının II 3, 4,5, nolu bentlerinin kaldırılmasına yerine davalı-davacının tedbir nafakası davasının kısmen kabul kısmen reddi ile kadın için 12.12.2018 tarihli ara kararla talep tarihi olan 20.07.2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 200,00 TL olarak hükmolunan ve bilahare 19.03.2019 tarihli ara kararla aylık 300,00 TL'ye yükseltilen tedbir nafakasının Dairemiz karar tarihinden itibaren aylık 700,00 TL olarak takdiri ile asıl davada hükmolunan tedbir nafakalarıyla mükerrerlik oluşturmamak...
belirtildiği şekilde düzeltilmesine, asıl dava tarihinden itibaren ortak çocuk ... yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakası, kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakası, birleşen davanın kısmen kabulü ile ortak çocuk ... yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakası, kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakası birleşen davada ortak çocuk ... yönünden tedbir nafakası isteminin reddine, davalı-davacı kadın vekilinin diğer yönlere ilişkin istinaf itirazlarının ise esastan reddine karar verilmiştir....
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, kusur belirlemesi, velayet, tedbir nafakası, iştirak nafakası, maddi-manevi tazminatlar, kadın için takdir edilen tedbir nafakası ve karşı davada reddedilen maddi-manevi tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, ve eksik yatıralan 68.60 TL temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.14.03.2019 (Prş.)...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, karşı davanın kabulünü, velayeti, kadın için maddi-manevi tazminat verilmesini, erkek için manevi tazminat verilmemesini, kadın için tedbir-yoksulluk nafakası verilmesini, çocuk için tedbir-iştirak nafakası verilmesini, kadının açtığı önlem nafakası davasının reddedilmesine rağmen kadın lehine vekalet ücreti verilmesini istinaf etmiştir. Davalı-davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, asıl davanın kabulünü, kadın için verilen maddi-manevi tazminat ve tedbir-yoksulluk nafakası miktarını, çocuk için verilen tedbir-iştirak nafakası miktarını, önlem nafakası davasının reddini istinaf etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı-davalı erkek vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, karşı davanın kabulünü, velayeti, kadın için maddi-manevi tazminat verilmesini, erkek için manevi tazminat verilmemesini, kadın için tedbir-yoksulluk nafakası verilmesini, çocuk için tedbir-iştirak nafakası verilmesini, kadının açtığı önlem nafakası davasının reddedilmesine rağmen kadın lehine vekalet ücreti verilmesini istinaf etmiştir. Davalı-davacı kadın vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; kusuru, asıl davanın kabulünü, kadın için verilen maddi-manevi tazminat ve tedbir-yoksulluk nafakası miktarını, çocuk için verilen tedbir-iştirak nafakası miktarını, önlem nafakası davasının reddini istinaf etmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; asıl ve karşı davaların ayrı ayrı kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1- .maddeleri uyarınca boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin davacı-k.davalı anneye verilmesine, baba ile müşterek çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, müşterek çocuk lehine aylık 250,00 TL tedbir/iştirak nafakasına, davacı-k.davalı kadın için aylık 250,00 TL tedbir/yoksulluk nafakası ile 7.000,00 TL maddi, 8.000,00 TL manevi tazminatın davalı-k.davacı erkekten tahsiline, davalı-k.davacı erkeğin tedbir/yoksulluk nafakası ile maddi-manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; Karşı davada boşanma, asıl davada, kusur, tedbir/iştirak/yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat miktarları yönünden, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesi talebi ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Davalı/b.davacı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı kusur tespitinin hatalı olduğunu, asıl davanın reddi gerektiği, hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakası miktarlarının düşük olduğu, birleşen davada zina sebebiyle boşanma taleplerinin reddinin usul ve yasaya aykırı olduğu, müvekkili lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğu, birleşen tedbir nafakası davasında hükmedilen tedbir nafakası miktarlarının az olduğu ve tasarruf yetkisinin kısıtlanması davasının reddi gerektiği yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde, asıl dava ve birleşen davada tarafların boşanma taleplerinin kabulüne, kadının zinaya dayalı boşanma talebinin reddine, velayetlerin davalı/b.davacı anneye verilmesinin kadın ve çocuklar yararına boşanma davalarında tedbir nafakasına, birleşen tedbir nafakası davasında...
Davalı/b.davacı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı kusur tespitinin hatalı olduğunu, asıl davanın reddi gerektiği, hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakası miktarlarının düşük olduğu, birleşen davada zina sebebiyle boşanma taleplerinin reddinin usul ve yasaya aykırı olduğu, müvekkili lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğu, birleşen tedbir nafakası davasında hükmedilen tedbir nafakası miktarlarının az olduğu ve tasarruf yetkisinin kısıtlanması davasının reddi gerektiği yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla, dosya üzerinde yapılan incelemede; her ne kadar yerel mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde, asıl dava ve birleşen davada tarafların boşanma taleplerinin kabulüne, kadının zinaya dayalı boşanma talebinin reddine, velayetlerin davalı/b.davacı anneye verilmesinin kadın ve çocuklar yararına boşanma davalarında tedbir nafakasına, birleşen tedbir nafakası davasında...
Davacı kadın eldeki davadan önce davalı erkek aleyhine tedbir nafakası istemli dava açmış, bu davada Şanlıurfa 2. Aile Mahkemesince kocanın sürekli alkol kullandığı, kadını ve çocuklarının darp ettiği, evin ihtiyaçlarını karşılamadığı, davacı kadının bu nedenle ayrı yaşama hakkının bulunduğu belirtilerek kadın lehine ve çocuklar lehine tedbir nafakası verildiği ancak kararın kesinleşmediği anlaşılmıştır. Eldeki davada mahkemece her ne kadar erkeğin kusurunun ispat edilemediği ve önceki tedbir nafakası istemli davada verilen kararın kesinleşmemiş olduğu, bu nedenle de erkeğe kusur yüklenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davacı kadının tedbir nafakası davasına ilişkin dosyaya eldeki dava yönünden delil olarak dayandığı anlaşılmaktadır. Şanlıurfa 2....