Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çocuğun, velayeti hukuken babada olduğu halde, dava tarihinden itibaren fiilen davacı annesinin yanında kaldığı ve ergin olduğu tarihe kadar da fiilen onun tarafından bakıldığı tartışmasızdır. Kanuna göre çocuğa fiilen bakan ana veya babanın, diğerinden çocuk için nafaka istemesi mümkündür (TMK. m.329/1). Bu sebeple ortak çocuk için “dava tarihinden geçerli" olacak şekilde davacı anne yararına nafakaya hükmedilmesinde bir yanlışlık bulunmadığı anlaşılmakla, davacının iştirak nafakasına ilişkin karar düzeltme isteği yerinde görüldüğünden kabulüne, Dairemizin söz konusu ilamının 2. bendinin nafaka yönünden kaldırılmasına, mahkemece ortak çocuk 22.02.1999 doğumlu Burak lehine verilen nafakanın tedbir nafakası niteliğinde olduğunun ve dava tarihinden ergin olduğu 22.02.2017 tarihine kadar geçerli olacağının tabi bulunmasına göre hükmün ortak çocuk yararına verilen nafaka yönünden de onanmasına karar vermek gerekmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki nafaka davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesinde; davalı yararına ...Aile Mahkemesinin 2002/323 Esas, 2003/141 Karar sayılı ilamı ile bağlanan ve 2011/372 Esas, 2013/75 Karar sayılı ilamı ile arttırılmasına karar verilen 400 TL yoksulluk nafakasının, davalının yeniden evlenmesi nedeniyle kaldırılmasına, davalının evlendiği tarihten itibaren haksız yere kesilen nafaka paralarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, dilekçesinde; evlendiği tarihten itibaren nafakanın kesilmesini kabul ettiğini, ancak birikmiş nafaka alacağının bulunduğunu beyanla takas mahsup talebinde bulunmuştur....

      Dava; yoksulluk nafakasının artırılması istemine ilişkindir. ... nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre, iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası ....n yayınladığı ...oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

        Yargıtay yerleşik içtihatlarıyla, nafaka borcunun ödendiğine ilişkin iddianın ispatı yönünde sunulan ödeme belgelerinin geçerli olabilmesi için açıkça nafaka borcuna atfen yapıldığının yazılı olması gerektiği koşulu, yeni uygulamalarla objektif kriterlerle yumuşatılmış olup; Yargıtay 12. ve 8. Hukuk Dairesi içtihatlarında; nafaka borçları yönünden yapılan ödemelerin, aylık nafaka miktarına, bu miktara yakın ve düzenli olarak yapılması durumunda, ödeme belgelerinde nafaka borcuna ilişkin olduğuna dair atıf olmasa dahi, bu ödemelerin nafaka borcundan mahsubunun hakkaniyet kurallarına uygun düşeceği kabul edilmektedir. Zira işleyen nafaka borcu bulunan bir borçlunun yaptığı ödemelerin bu borç dışında ahlaki bir ödeme olduğunu kabul etmek hak kaybına neden olacaktır. Aksi düşünce, aşırı şekilcilik olup, hak zayiine ve mükerrer ödemelere neden olacağından kabulü mümkün değildir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Nafaka Taraflar arasındaki "boşanma" ve "nafaka" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle birleşen nafaka dosyasında ara kararı ile davalı-davacı kadın lehine tedbir nafakası takdir edildiğinin ve infazının mümkün bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 79.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.02.2012 (Pzt.)...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma - Nafaka Taraflar arasındaki "boşanma" ve "nafaka" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle birleşen nafaka dosyasında ara kararı ile davalı-davacı kadın lehine tedbir nafakası takdir edildiğinin ve infazının mümkün bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 79.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.02.2012 (Pzt.)...

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm tazminatlar, nafakalar ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk ( Aile ) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nafaka ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı dava dilekçesinde nafaka ve tazminat istemediğini bildirmiştir. Bu beyan ile davacının nafaka ve tazminat haklarından feragat ettiği anlaşılmaktadır. Davacının sonradan verdiği dilekçe ile feragattan rücu etmesi de mümkün değildir. Gerçekleşen bu durum karşısında davacının tedbir ve yoksulluk nafakası ile tazminat taleplerinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....

                Davada 96.928,11 TL nafaka borcunun haricen ödenmiş olmasına rağmen, icra takibinde dosyaya bildirilerek toplam miktardan düşülmemesi nedeniyle; bu miktar borçlu bulunmadığının tespiti istenilmiştir.Bilirkişi raporuna göre, 2005 ve 2006 yılları dava dışı kabul edilerek, 2007-2008-2009-2010 yıllarında dekontlarda nafaka olduğu belirtilerek takip dışı ödenen miktar 70.790,00 TL, kalan borç 68.610,00 TL’dir. O halde takip konusu borç toplamı 139.500,00 TL’dir. Bu durumda davacının dava konusu ...27....

                  doğan dava ve işler Aile Mahkemelerinde görülür....

                    UYAP Entegrasyonu