Davalı/davacı erkek vekili; boşanma kararı dışındaki kısımlara yönelik olarak istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava, evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1,2) nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet eşyası alacağı, karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK 166/1,2) nedenine dayalı boşanma ve fer'ileri, birleşen davalar ise, Türk Medeni Kanununun 197.maddesi uyarınca ayrı yaşamada haklılık iddiasına dayalı tedbir nafakası ve zina (TMK md 161) nedenine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Anayasanın 141/3.maddesi "Bütün mahkemelerin hür türlü kararları gerekçeli olarak yazılır" buyurucu hükmünü içermektedir....
(TMK m. 166) dayanarak boşanma isteminde bulunmuş, mahkemece kadının zina hukuksal nedenine dayalı boşanma davasının kabulü ile erkeğin davasının reddine karar verilmiş, Dairemizin 23.11.2016 tarihli 2015/21449 esas ve 2016/15135 sayılı kararı ile “Davacı-karşı davalı kadının da eşine ‘Sen bir şey beceremiyorsun, işe yaramazsın, beceriksiz’ diyerek aşağıladığı, bu nedenle erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde davasının reddinin doğru olmadığı” gerekçesi ile karar bozulmuştur....
Asıl dava zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ilerine, karşı dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ileri ile ziynet eşyası alacağına ilişkindir. 1- Davacı-karşı davalının kusur durumu, reddine karar verilen asıl dava ile davalı-karşı davacı lehine verilen tazminatlara ilişkin istinaf itirazlarının incelenmesinde; Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı-karşı davalının ilk derece mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, davalı-karşı davacının ispatlanmış bir kusurunun bulunmadığı, davacı-karşı davalının boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu, ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, delillerin değerlendirilmesinde, kanunun olaya uygulanmasında, gerekçede ve kusur belirlemesinde hata edilmediği, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tarafların...
Çok uzun süreli eylemli ayrılıkların evlilik birliğinin sarsılması nedeni sayılmasının, terke dayalı özel boşanma sebebine (TMK m. 164) ilişkin düzenlemeyi işlevsiz veya etkisiz duruma getireceğinden de söz edilemez. Çünkü, terk hukuki sebebiyle boşanma davası açılması için, eşlerden birinin samimi olarak ortak yaşamı yeniden kurmak isteğiyle diğerini ortak konuta çağırması, çağrılan eşin ise haklı bir sebep olmamasına karşın ortak konuta dönmemesi gerekmektedir. Oysa, uzun süreli eylemli ayrılıklarda, her iki eşin de ortak yaşamı sürdürmek gibi bir isteği/iradesi bulunmamaktadır. Dolayısıyla, uzun süreli eylemli ayrılıkları evlilik birliğinin sarsılması nedeni (TMK m. 166/1) saymak, terk hukuki sebebiyle açılan boşanma (TMK m. 164) davalarını etkilemez ve bu çözüm yolu terk hukuki sebebine dayalı boşanma davalarının seçeneği (alternatifi) gibi yorumlanamaz....
ve haysiyetinin rencide olduğunu, müvekkilinin çocuklarının velayetlerinin tedbiren kendisine verilmesini istediğini, müvekkilinin davalının 100.000,00- TL. maddi, 100.000,00- TL. manevi olmak üzere 200.000,00- TL. tazminatın kanuni faizi ile ödenmesini istediğini, öncelikle TMK.nun 161. maddesine göre zina sebebi ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi, bunun herhangi bir şekilde mümkün olmaması halinde 166. madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması sebebi ile boşanmaya karar verilmesi için iş bu davayı açmak mecburiyeti hasıl olduğunu, arz ettikleri sebeplerle davanın kabul edilerek tarafların öncelikle zina sebebi ile boşanmalarına karar verilmesini, bunun herhangi bir sebepten mümkün olmaması halinde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmaya karar verilmesini, müşterek çocukların velayetlerinin tedbiren davacı babaya verilmesini, 100.000,00- TL. maddi, 100.000,00- TL. manevi olmak üzere 200.000,00- TL. tazminatın kanuni faizi ile birlikte...
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dava 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi gereğince zina sebebine, 162 nci maddesi gereğince pek kötü ve onur kırıcı davranış sebebine ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma ve fer'îlerine ilişkin olduğu, tarafların boşanma, velâyet, kişisel ilişki kararları bakımından istinaf yoluna başvurmadığından karar bu yönleri ile kesinleştiği,her ne kadar davacının zina ve pek kötü ve onur kırıcı davranış nedeniyle boşanma talebi hakkında karar verilmemiş ise de tarafların bu konuda istinaf talebi bulunmadığından bu husustaki yanılgıya değinilmekle yetinildiği,yine davalı süresinde cevap dilekçesi sunmadığı halde davalı tanıklarının beyanlarının alınması hatalı ise esasa etkili olmadığından hataya değinilmekle yetinildiği, İlk Derece Mahkemesinin evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı erkeğin tam kusurlu olduğuna ilişkin kusur tespitinin...
KARŞI OY YAZISI Davacı (kadın) tarafından açılan boşanma davası, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine, davalı tarafından açılan karşı boşanma davası ise, öncelikle "zina" (TMK. m. 161), bunun kabul edilmemesi halinde "evlilik birliğinin temelinden sarsılması" (TMK.m.166/1) sebebine dayanmaktadır. Taraflardan birinin davasını ispat için dayandığı delillerin kanuni bir sebep olmaksızın kabul edilmemesi esas itibariyle bir bozma sebebidir (HUMK. m. 428/6)....
Karar Düzeltme Sebepleri Davalı-davacı erkek vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle; Mahkemece tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına karar verilmesi gerekirken zina ve pek fena muamele nedeni ile boşanmaya karar verilmesinin hatalı olduğunu, tarafların 2013 yılında birlikte tatile gittiklerini, bu tatilden sonraki tarihe ilişkin kadının pek fena muamele iddiasında bulunmadığını, affın varlığının Mahkemece değerlendirilmediğini, yine zina iddiasının da bu tatil ile affedilmiş sayılması gerektiğini, kadının sigortasını yatırarak emekli olmasını sağladığını, geliri bulunduğunu, bu nedenle kadın yararına nafakaya hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, hükmedilen nafakaların da kaldırılması gerektiğini belirterek kusur belirlemesi, hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakaları ile maddî ve manevî tazminatlar yönünden onama kararının kaldırılması ile Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı erkek zina hukuki sebebine dayalı boşanma davası açmış, davalı-davacı kadın tarafından ise evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı olarak karşı boşanma davası açılmıştır....
nafakası ve maddî ve manevî tazminat taleplerinin kabulü gerektiği gerekçesi ile kadının zina nedeniyle açmış olduğu boşanma davasının reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davasının kabulü ile, tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki düzenlenmesine, ortak çocuk yararına hükmolunan tedbir nafakasının oturum tarihi (21.04.2021) itibariyle aylık 1.000,00 TL azaltılmak suretiyle toplamda aylık 2.500,00 TL tedbir-iştirak nafakası ile kadın yararına hükmolunan tedbir nafakasının oturum tarihi (21.04.2021) itibariyle aylık 500,00 TL azaltılmak suretiyle toplamda aylık 2.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasının ve kadın yaranına takdir edilen 50.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir....