WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeni ile anlaşmalı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın feragat nedeni ile reddine karar verilmiştir. Kararın davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü: Vekâletnamesinde kanun yolundan feragat yetkisi bulunan davalı kadın vekili 08.09.2023 tarihli dilekçesi ile temyiz isteminden feragat ettiğini açıkça, kayıtsız ve şartsız olarak bildirmiştir. Bu durumda, davalı kadın vekili Avukat ... vekilinin temyiz dilekçesinin feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekir....

    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, nafaka hususunda hüküm kurulmaması ve tazminat miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı erkek, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1), davalı-karşı davacı kadın ise zina (TMK m. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebeplere dayanarak boşanma davası açmışlardır. Mahkemece verilen ilk hüküm Dairemizin 22.01.2018 tarihli bozma kararı ile "Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, özellikle davalı-karşı davacı kadının tanık beyanları değerlendirildiğinde erkeğin bir başka kadınla birlikte yaşadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı-karşı davalı erkeğin zinası ispatlanmıştır....

      Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davalı-karşı davacı kadın, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) ve zina (TMK m. 161) hukuksal sebeplerine dayalı olarak boşanma talep etmiş, mahkemece kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında "kadının birleşen davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına" karar verildiği halde, hükmün gerekçesinde; kadının davasının evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davası olduğu ve evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle davanın kabul edildiği belirtilerek, gerekçe ile hüküm arasında çelişki oluşturulmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 294/3. maddesi uyarınca, hükmün tefhimi, her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz (HMK m. 298/2). Buna göre, tefhim edilen hüküm sonucu yanlış da olsa, gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna uygun düzenlenmesi gerekmektedir....

        KARŞI DAVA:Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacının 2 yıldan beri eve gelmemesinin nedeninin eve alınmaması değil, 2 yıldan bu yana başka kadınlarla birlikte yaşaması olduğunu, evlilik birliğinin temelden sarsıldığı ve çekilmez hale geldiğine ilişkin doğru olmayan eve alınmama dışında inandırıcı bir iddia olmadığını, davanın sebebinin evlilik birliğinin temelinden sarsılması, çekilmez hale gelmesi değil, boşandıktan sonra birlikte yaşadığı kadınla evlenmek olduğunu, olayda davalının hiçbir kusurunun olmadığını, eşine karşı tüm sorumluluklarını en iyi şekilde yerine getirdiğini, aldatılmış olmasına rağmen evlilik birliğini sürdürmek için elinden gelen tüm çabayı gösterdiğini ancak sonuç alamadığını, hiçbir dayanağı olmayan boşanma davası ile karşı karşıya kaldığını, eşini aldatanın davacının tamamen kusurlu olduğunu, haksız, yersiz, yasal dayanaktan yoksun evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinden değil, birlikte yaşadığı başka bir kadınla evlenmek amacına yönelik...

        İlk Derece Mahkemesince toplanan tüm delillere ve taraflarca gösterilen istinaf nedenlerine göre yapılan incelemede; davacı kadın tarafından davalı erkeğin kusurlu davranışları ile evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenlerine dayalı TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca boşanma ve fer'ilerine ilişkin talepte bulunularak boşanma davası açıldığı, davalı erkek vekili tarafından sunulan cevap dilekçesi ile boşanma yönünden davanın kabulüne, ferileri yönünden talepledin reddine, erkek lehine boşanma nedeni ile maddi ve manevi tazminatın yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte kadından alınarak erkeğe verilmesinin talep edildiği, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararın özet bölümünde açıklandığı üzere kadının boşanma davasının kabulüne, kadın lehine boşanmanın feri niteliğinde nafaka ve maddi-manevi tazminata karar verildiği, istinaf nedenleri bölümünde açıklandığı üzere usulüne uygun olarak kadın tarafından takdir edilen nafaka...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde zina (TMK m.161), kabul olunmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m.166/1) hukuksal sebeplerine dayalı olarak boşanma talep etmiş, mahkemece kısa kararda davacı-davalı kadının davasının kabulü ile tarafların zina hukuki sebebine dayalı olarak boşanmalarına karar verildiği halde gerekçeli kararda kadının davasının kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı olarak boşanmalarına karar verilerek; ayrıca kısa kararda kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmolunduğu halde gerekçeli kararın hüküm fıkrasında kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine hükmolunarak kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır...

          Aile Mahkemesi'nin 2017/32 E. 2019/95 K sayılı 05/02/2019 tarihli kararı ile; davacının TMK 161 maddesi gereğince açtığı davanın kabulü ile:tarafların zina nedeniyle boşanmalarına, davacının TMK 163.maddesi gereğince küçük düşürücü suç işleme nedeniyle açtığı davanın reddine,davacının TMK 166/1 maddesi gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açmış olduğu davasının kabulü ile tarafların TMK.166/1 mad.gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, tahsilde tekerrür olmamak üzere dava tarihinden 2.000,00- TL tedbir nafakası ile kararın kesinleşme tarihinden itibaren 2.500,00- TL yoksulluk nafakası,TMK.m.174/1 gereğince takdiren 150. 000- TL maddi tazminat ve TMK.m.174/2 gereğince takdiren 100.000- TL manevi tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/11/2022 NUMARASI : 2021/674 ESAS, 2022/1000 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : DAVALI : TÜLİN PAMUK -- Mimarsinan Mah. Susurluk Sok. No:25/1 Kocasinan/ KAYSERİ VEKİLİ : Av....

          hükmedilen tedbir nafakası, lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatların azlığı, kusurlu vakıaların tespitine yönelik istinaf taleplerinin 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) nci alt bendi uyarınca kabulü ile; kadının tüm istinaf sebepleri ile erkeğin kabul edilen kadının davası, çocuk için tedbir ve iştirak nafakasına yönelik istinaf taleplerinin esastan reddine, erkeğin zina nedeni ile boşanma, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası, lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatların azlığı, kusurlu vakıaların tespitine yönelik istinaf taleplerinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçe kısmındaki kusurlu vakıalara yönelik kısmın kaldırılmasına, kusurlu vakıaların yukarıda açıklandığı şekilde belirlenerek yine de kadının ağır, erkeğin ise az kusurlu olduğunun tespitine, kararın hüküm kısmında bulunan ilgili bentlerin kaldırılmasına, erkeğin zina hukuki nedenine dayalı boşanma talebinin kabulü ile tarafların zina nedeni ile boşanmalarına...

            Bölge Adliye Mahkemesince verilen gönderme kararından sonra İlk Derece Mahkemesince verilen son kararda erkeğin boşanma davalarının kabulü, kadının zinaya dayalı davası ile kadının tazminat ve nafaka talepleri hakkında birinci karardan farklı bir hüküm kurulmamıştır. Hâl böyle iken, İlk Derece Mahkemesinin birinci kararına karşı istinaf yoluna başvurmayan kadının erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve pek kötü davranış nedeniyle boşanma taleplerinin kabulü, kadının zina sebebiyle boşanma talebinin reddi ve kadının maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi yönünden kararı temyiz hakkı bulunmamaktadır....

              UYAP Entegrasyonu