WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HMK.nun 297/1- c ve 27/2- c maddelerinde ise; “mahkeme kararlarında her iki tarafın iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması red ve üstün tutma nedenleri sabit görülen vakıalar ile bunlardan çıkartılan sonucu ve hukuki sebeplerin açıkça gösterilmesinin zorunlu olduğu hükme bağlanmıştır.”Hükmün sonuç kısmında taleplerden her bir hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenilen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir....

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı/ karşı davacı kadın vekili hükmün; asıl davanın ve ferilerinin kabulü, kusur belirlemesi, kendi maddi taleplerinin reddi, ziynet alacağının reddi, iştirak nafakasının miktarı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davacı/ karşı davalı erkek istinaf yasa yoluna başvurmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ karşı davalı erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir....

usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının müvekkili ile boşandıktan sonra yeniden evlendiğini, söz konusu düğün masraflarını ise peşin olarak ve bu altınlardan elde ettiği gelir ile karşıladığını, sadece bu olayın dahi ziynet eşyalarını giderken yanında aldığının delili olduğunu, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, müvekkili lehine karar verilmesini talep etmiştir....

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08.07.2020 NUMARASI : 2019/195 ESAS, 2020/632 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYASI ALACAĞI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Erkek tarafından kadın aleyhine aynı mahkemenin 2018/974 Esas sayılı dosyasında açılan boşanma davasına kadın tarafından verilen cevap ve karşı dava dilekçesinde talep edilen ziynet eşyası alacağının tefrikine karar verilmiştir....

Davacı kadın vekili cevaba cevap dilekçesinde özetle; davacı kadının düğünde takılan ziynet eşyalarını kendi şahsi borçlarını kapatmak için kullandığını, iade gerektiğini, ziynet eşyalarını 100 gram bilezik 19.000,00 TL, 1 kolye 1.500,00 TL, söz ve nişan yüzükleri 1.000,00 TL, düğün takıları 20.000,00 TL olduğunu belirterek ziynet eşyası iadesi davasının da kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

Davacı kadının ziynet alacağına ilişkin olarak; 10 adet 22 ayar 20 gr bileziğin AYNEN İADESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, " karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın vekili hükmün; ziynet eşyalarının red edilen kısmı yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı erkek vekili hükmün; kabul edilen ziynet eşyaları yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; karşılıklı boşanma davasından TEFRİK EDİLEN kadın tarafından açılmış ZİYNET ALACAĞI istemine ilişkindir. Davalı/karşı davacı kadının ziynet alacağı isteminin boşanmanın fer'isi niteliğinde talep olmayıp ayrı görülmesi mümkün olduğundan ELDEKİ DOSYADAN TEFRİK EDİLEREK ayrı esasa kaydedilmesine karar verilmiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece;açılan davanın reddine, ziynet eşyası talebinin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tüm dosya kapsımı, dinlenen tanık beyanları, gelen yazı cevapları göz önüne alındığında mahkemece değerlendirmeye yanılgıya düşülerek usul ve yasaya aykırı olarak boşanma ve ziynet eşyası taleplerinin reddine karar verildiğini, mahkemece verilen kararının hatalı ve hukuka aykırı olduğundan Yerel Mahkemenin vermiş olduğu kararın kaldırılmasına, davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, feri taleplerinin kabulü ile, ziynet eşyaları taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma davası ve ziynet alacağı davası olduğu anlaşılmıştır....

Tüm dosya kapsamı ve istinaf dilekçesi birlikte değerlendirildiğinde: davacı kadının talebi TMK.nun 226/1.maddesine dayalı kişisel eşya (ziynet eşyası) alacağı olup, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır, ona iadesi gerekir. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle, evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. (6.Hukuk Dairesi 09.05.2011 tarih ve 2011/1701- 6067, 6. Hukuk Dairesi 06.03.2012 tarih ve 2012/333- 3494, 3. Hukuk Dairesi 13.03.2013 tarih ve 2013/3318- 4289) Bu halde, kural olarak, davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını ve evden ayrılırken davalıda kaldığını ispatlamak zorundadır....

müvekkileye ait ziynet eşyaları ile davalı yanında kalan ev ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Tarafların daha önce Trabzon Aile Mahkemesinin 2015/807 Esas, 2017/820 Karar sayılı karar ile boşandıkları, bu boşanma davasında dosyamız davacısının tam kusurlu, davalının ise kusursuz olduğunun tespit edildiği, kararın bu haliyle 13/02/2018 tarihinde kesinleştiği, dolayısıyla davacının tam kusurlu olduğunun sabit olduğu, her ne kadar davacı davalının kusurlu olduğunu, boşandıktan hemen sonra evlendiğini, evlendiği şahısla evlilik birliği içinde görüştüğünü iddia etse de bu iddianın artık dikkate alınamayacağı, zira taraflar arsındaki boşanma davasının yukarıda anlatıldığı şekilde sona erdiği, davacının kusurun sabit olduğu, kusurlu tarafın maddi ve manevi tazminat isteyemeyeceği anlaşılmakla davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine; Ziynet eşyası yönünden ise davacının sonuçlanan boşanma davasında ziynet eşyası talep etmediği, nafaka ve davanın reddini talep ettiği, ziynet eşyası talebinin boşanma davasından ayrı bir dava olarak da açılabileceği, davacının yasal süre içerisinde...

UYAP Entegrasyonu