WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma, Mal Rejiminin Tasfiyesinden Kaynaklı Alacak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl dava boşanma yönünden kesinleşmiş olduğundan karar verilmesine yer olmadığına, karşı dava yönünden, boşanma ve ferileri ile ziynet alacağına ilişkin talepleri kesinleşmiş olduğundan karar verilmesine yer olmadığına, mal rejiminin tasfiyesi talebinin kabulü ile 66.259,37 TL katılma alacağının TMK 236/2 gereğince kaldırılmasına karar verilmiş olup, hükmün davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....

    Boşanma kararı verildiğinden eşler arasındaki geçerli kural mal rejiminin (yasal mal rejimi=edinilmiş mallara katılma rejimi) (= TMK. m. 202 f.I, 218-241) sona ermesi (TMK. m. 225 f. II) boşanma davası tarihinden (=23.2.2003) itibaren gerçekleşmiştir. (Ömer Uğur GENÇCAN, Boşanma Hukuku, Yetkin Yayınevi, Ankara 2006, Kısaltma: GENÇCAN-Boşanma-2, s. 691) O halde mahkemece yapılacak iş boşanma kararı verilerek kesinleşmiş olmakla incelenebilir duruma gelen değer artış payı (Mehrwertanteil) (TMK. m. 227, ZGB. Art 206) alacağı davasının esası hakkında tarafların delillerini toplayarak sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir....

      Davalı - karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; mal rejiminin tasfiyesi davasının boşanma davası ile birlikte açılamayacağını, boşanma davalarında mal varlığına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, tedbirin kaldırılmasını talep ettiklerini, davacının dilekçesinde yazdığı iddiaların tamamının asılsız, çirkin iftiralar olduğunu, müvekkilinin yıllardır çalıştığını ve kendisi bir birikim yaptığını, ayrıca emlak konuttan da bir taşınmaz hakkı elde edildiğini, davacının boşanma nedeni olarak "zina"ya dayanmasının kasıtlı ve amaçlı olduğunu, davacının müvekkiline bu yönde iftira atarak mal rejimi tasfiyesi payının alamasına engel olmak olduğunu bildirerek esas davanın reddine, karşı davalarının kabulüne, davacı-karşı davalının müvekkiline 300.000,00 TL manevi, 300.000,00 TL maddi tazminatı dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ödemesine, davacı-karşı davalının dava tarihinden itibaren tedbir nafakası, kararın kesinleşmesinden itibaren de yoksulluk...

      Taraflar, 28.07.1988 tarihinde evlenmiş, 13.11.2009 tarihinde açılan ve kabulle sonuçlanıp 04.04.2012 tarihinde kesinleşen boşanma kararı ile boşanmışlardır. Eşler arasında evlendikleri 28.07.1988 tarihinden 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı, 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden itibaren 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi uyarınca başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden boşanma davasının açıldığı 13.11.2009 tarihine kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. (TMK.m.202). Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225 /2. maddesi uyarınca boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Dava dilekçesi ve yargılama sırasındaki açıklamalara göre dava, yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejimi sırasında edinilen araç ve emeklilik sebebiyle alınan ikramiye ve diğer haklardan kaynaklanan katılma alacağı isteğine ilişkindir. Davalı adına kayıtlı dava konusu .......

        -TL'nin yasal ve işlemiş faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş Görev ve Yargılama Usûllerine Dair Kanuna 5133 sayılı Kanun ile ekleme yapılan 4/2. maddesinde “22.11.2001 tarihli 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun 3. kısmı hariç olmak üzere 2. kitabı, 03.12.2001 tarihli ve 4722 sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanuna göre aile hukukundan doğan dava ve işlerin” aile mahkemesinin görevinde olduğu açıklanmıştır. Dosyanın incelenmesinde, uyuşmazlığın mal ayrılığı alacağına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

          Boşanma davalarında, boşanmanın eki niteliğinde olan nafaka ve tazminat istekleri için, ayrıca dava açılması yada harç yatırılması gerekmez. Mal rejimine ilişkin istekler, ayrıca dava açılması ve harç verilmesini gerektirdiğinden, boşanmanın eki niteliğinde kabul edilemez. Bu nedenle, TMK.166/3. maddeye dayalı anlaşmalı boşanma davası sırasında, taraflar mal rejimine ilişkin olarak ta anlaşmış olabilecekleri gibi bu konuda bir istekte de bulunmayabilirler, zira mal rejimine ilişkinde anlaşmaları zorunluluğu bulunmamaktadır. Tarafların bir beyanda bulunmamış olmaları, onların boşanmanın eki niteliğinde bulunmayan örneğin değer artış payı, mal rejiminin tasfiyesi gibi hususlarda da anlaşmış olduklarını göstermez. Boşanmanın eki niteliğinde olmayan tüm hususlarda da anlaşma zorunluluğunun bulunduğunun kabulü halinde ise, bu konularda anlaşmanın sağlanamaması halinde, TMK.166/3. maddeye davayı davanın reddi gerekecektir ki, anlaşmalı boşanma davalarından beklenen amaç bu değildir....

            Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m. 179). Yukarda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca yapılan incelemede; Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, dosya içeriğine, toplanan delillere, taraf beyanlarına, bilirkişi raporlarına, taşınmazın edinilmesi için kullanılan kredi ödeme tablosuna, boşanma dava dosyasındaki bilgi ve belgelere göre; tasiyeye konusu bağımsız bölümün 12.03.2008 tarihinde satın alındığı, taşınmazın satım bedelinin davacı kadının ziynet eşyaları ve kredi ile karşılandığı, kredi borcunun mal rejiminin sona erdiği tarihte (boşanma dava tarihinden önce) bittiği, taşınmazdan kaynaklanan borcun bulunduğınun mevcut delillerle ispatlanamadığı, boşanma dava dosyasında davacının ziynetlerinin iadesine karar verildiği anlaşılmıştır....

              Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM.nin 170. m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar (TMK.nun 225/2. m) yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202.m). Dava konusu taşınmazlar ile otomobil mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu tarihlerde edinilmiş, şirket ise 24.12.1993 tarihinde kurulmuş olup davalı pay sahibidir....

                Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlenme tarihinden, boşanma dava tarihine kadar taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasa m.10, TMK m.202/1). Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK m.179). Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, dosyadaki tutanak ve deliller, gerek boşanma gerekse eldeki dosya kapsamı karşısında, tarafların Küçükçekmece 4....

                kaydıyla, mahkemeye müvekkili tarafından boşanma ve mal paylaşımı davası da açılacağı duruşmada sözlü olarak ifade edilmiş ancak bu hususlar mahkemece tutanağa geçirilmemiş ve hiçbir suretle dikkate alınmadığını, nitekim belirtildiği üzere, müvekkili tarafından dava dışı İbrahim Kenan Püryan'a karşı Ankara 3....

                UYAP Entegrasyonu