Blok, 2. kat, 11 nolu taşınmazın boşanma davası sırasında davalı tarafından satıldığını, ancak boşanma davası öncesinde taraflarca imzalanan ve sunulan protkolde de görüleceği üzere davacı T1'in, müşterek konuttan bir hak ve talepte bulunmayacağını kabul ve taahhüt ettiğini, bu sebeple ilgili taşınmazın katılma alacağına konu edilemeyeceğini bildirerek boşanmada zina ve kötü muamele sebebiyle kusurlu olduğu sabit olan davacının katılma hakkı elde edemeyeceği nedeniyle hukuki mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/1570 KARAR NO : 2021/26 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ELEŞKİRT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/09/2020 NUMARASI : 2019/99 (ARA KARAR) DAVA KONUSU : Mal Paylaşımı KARAR : Taraflar arasındaki mal paylaşımı davasının yapılan açık yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince verilen ara karar süresinde davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmekle dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; boşanma kararı verilmesi halinde mal rejimi dava tarihi itibariyle sona ereceğini, taraflar arasında açılan boşanma davasının kesinleştiğini belirterek malların tasfiyesine, malların edinilmiş mallara katılma ile ilgili mal rejimine göre paylaştırılmasına, davalı üzerine kayıtlı taşınır ve taşınmaz mallara ve banka hesaplarına dava sonuçlanıncaya kadar 3.kişilere satışının önlenmesi amacıyla tedbir konulmasını talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Mal paylaşımı katkı payı ve mal rejimi tasfiyesi Davacı-birleşen dosyada davalı ... ile davalı-birleşen dosyada davalı ... ve... aralarındaki mal paylaşımı, katkı payı ve mal rejimi tasfiyesi davasının asıl dosyada kabulüne, birleşen dosyada kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Aile Mahkemesi'nden verilen 15.01.2014 gün ve 59/13 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davalı-birleşen dosyada davacı ... vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 16.09.2014 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davalı-birleşen dosya davalısı ... bizzat geldi. Başka kimse gelmedi....
Yapılan incelemede Bursa Merkez Hacıbaba Mahallesi, ada 115, parsel 43’deki 110/1520 paylı dairenin % 50’si, Bursa Mudanya Merkez Aydoğdu Mahallesi, ada 127, parsel 15’deki 20/432 paylı dairenin % 50’si ve Bursa Merkez Türkiye Halk Bankası Şubesindeki vadeli hesaptaki 40.000 TL’nin % 50’si ölüm ya da boşanma halinde her ne şart ve şekilde olursa olsun % 50 hissesi eş Nazmiye Zeybel (Nalbur’a) ait olacaktır. Tarih ve tarafların isim ve imzalarını içermektedir. Taraflarla ilgili Yargıtay denetiminden geçen boşanma dosyasındaki gerekçe kısmında mal paylaşım sözleşmesinin evlenme tarihinde imzalandığı, ancak ...’in kendisine bakılması amacıyla bu senedi imzaladığı, Nazmiye Zeybel’in bakım görevini yerine getirmediği…v.s. yazılmasına karşın; eldeki derdest dosyada mal rejimi sözleşmesinin TMK.nun 202.maddesi kapsamında belirtildiği şekilde olmadığı ve Borçlar Kanununun 19 ve 20.maddesi hükümlerine göre de batıl olduğu gerekçeleri yazılıdır....
Aile Mahkemesinin 2016/704 esas ve 2018/197 karar sayılı ilamı ile verildiği ve kesinleştiği, mal rejimine ilişkin davaların boşanma davasının görüldüğü yer mahkemesi tarafından görülmesi gerektiği kanaatine varıldığından mahkemenin yetkisizliğine, dosyanın süresinde ve istek halinde yetkili Sivas Nöbetçi Aile Mahkemesine gönderilmesine hükmolunmuştur. Davacı erkek vekili hükmün; yetkisizlik kararı yönünden verilen kararın kaldırılması gerektiğine yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı kadın vekili hükmün; yetkisizlik kararı yönünden verilen kararın kaldırılması gerektiğine yönelik istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Dava, mal rejiminden kaynaklanan katılma alacağı istemine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece yetkisizlik kararı verilmiş ise de, davalı kadının cevap ve karşı dava dilekçesinde yetki itirazına ilişkin talebinin bulunmadığı anlaşılmıştır. HMK'nun 19....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tarafların boşanma davası sürecinde 05.02.2013 tarihli oturumda boşanma konusunda anlaştıklarını ve mal paylaşımı ile ilgili bir kaç pürüz kaldığını bildirerek süre aldıkları, bir kısım devirlerin bu süreçte yapıldığı, ancak anlaşmalı boşanmanın sağlanamadığı; asıl davaya konu tasfiye konusu 2500 ada 6 parsel 8 bağımsız bölüm, 1824 ada 10 parsel 4 nolu bağımsız bölüm ve 2499 ada 7 parsel 2 nolu bağımsız bölümlerin daha önceki tarihlerde davacı-davalı adına satış yoluyla kayıtlı olduğu, boşanma davasında 05.02.2013 tarihinde alınan süreden sonra 15.02.2013 tarihinde satış yoluyla davalı-davacıya devrediliği ve onun adına kayıtlı olduğu, boşanma dava tarihinden (mal rejiminin sona erdiği tarihten) sonra davalı-davacı adına tescil edilen taşınmazlarda davacı-davalının katılma alacağının olamayacağı ve mal rejimi tasfiyesi istemli davalarda kural olarak ayni tasfiye söz konusu olamayacağı; tescile yönelik...
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, tüm dosya kapsamından 05/11/2020 tarihli bilirkişi raporu ile, Türkiye İş Bankası Zeytinburnu Şubesi 229329036 T3 banka hesabından kaynaklı davacının katılma alacağının 120,95 TL olduğu, Ziraat Bankası Zeytinburnu Şubesi 1 T3 banka hesabından kaynaklı davacının katılma alacağının 892,04 TL olduğu, ING Bankası Zeytinburnu Şubesi 13693220 T3 banka hesabından kaynaklı davacının katılma alacağının 18.503,50 TL olduğu, davacının talep edebileceği toplam katılma alacağı tutarının 120,95 TL + 892,04 TL + 18.503,50 TL = 19.516,49 TL olduğunun bildirildiği, davacı tarafından davalı aleyhine açılan Boşanma Ve Mal Paylaşımı talepli açılan davada; celp edilen bilirkişi raporu, bilgi ve diğer belgeler ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafça 16/04/2015 tarihli dilekçe ile boşanma davası açılmış ve boşanma davası ile birlikte mal rejimi ile ilgili dava açılmış ve sonrasında da boşanma kararı ile birlikte mal rejimi yönünden dosya...
Dava mal rejiminin tasfiyesi istemine ilişkindir. Taraflar 25/05/1984 tarihinde evlenmiş, 08/02/2011 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, 18/05/2011 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m.225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden TMK.nun yürürlüğe girdiği 01/01/2002 tarihine kadar eşler arasında 743 sayılı TKM'ne göre mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK m.202). Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, dosyadaki tutanak ve deliller, gerek boşanma gerekse eldeki dosya kapsamı karşısında, tarafların Pendik 2. Aile Mahkemesinin 18/05/2011 tarihinde kesinleşen kararıyla boşanma konusunda anlaştıkları, 22/04/2011 tarihli celsede davacı T1'ın "...Sair hususlarda anlaştık....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 150.915,94-TL ek rapor tanzim tarihi olan 11.02.2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; Dosyaya getirtilen tarafların boşanmalarına ilişkin Karşıyaka 2.Aile Mahkemesi'nin 2007/476 esas-2008/149 karar sayılı boşanma dava dosyasının incelenmesinde; erkek tarafından TMK'nun 161.maddesi uyarınca zina sebebiyle boşanma davası açıldığı, kadın tarafından TMK'nun 166/1.maddesi uyarınca şiddetli geçimsizlik sebebiyle karşı boşanma davası açıldığı, mahkemece kadının zina yaptığının sabit olduğu gerekçesiyle davanın ve karşı davanın kabulü...
Bundan ayrı; taşınmazın edinilmiş mal olduğu ve davacının 1/2 katılma alacağı bulunduğu kabul edilmesine karşılık, Mahkemece, TMK'nun 236/2.maddesi uyarınca indirim yapılarak 25.000 TL katılma alacağına karar verilmiş olması da usul ve yasaya aykırıdır. Anılan maddede; zina (TMK'nun 161.m.) veya hayata kast (TMK'nun 162.m.) nedeniyle boşanma halinde hakim, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebileceği açıklanmıştır. Bu açıklamalara göre, madde hükmü ancak, boşanmanın zina ve / veya hayata kast nedenlerinden dolayı açılması ve boşanmaya hükmedilmesi halinde uygulanabilmesi mümkün olacaktır. Somut olayda; boşanma davası sadakatsizlikten kaynaklanan şiddetli geçimsizliğe dayalı (TMK'nun 166/1) olarak açılmış ve aynı gerekçelerle boşanmaya hükmedilmiş ve karar bu haliyle kesinleşmiştir....