Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/10/2020 NUMARASI : 2017/1168 ESAS-2020/580 KARAR DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı erkek vekili, dava dilekçesinde özetle; Antalya ili, Konyaaltı ilçesi Geyikbayırı mahallesi, 328 ada, 58 parselde kayıtlı taşınmazın evlilik birliği içerisinde satın alınarak davalı adına kaydedildiğini, taşınmazın edinilmesinde katkısı olduğunu ileri sürmek suretiyle mal rejiminin tasfiyesine ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL katılma alacağına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

Aile Mahkemesinin 14/09/2018 tarih ve 2018/600 Esas sayılı kararı ile davalı erkeğin mal rejiminin tasfiyesi ile katkı ve katılma payı alacağı talebiyle ilgili davasının boşanma davasından ayrılmasına, ... esasa kaydına karar verilmiş, ayrılan mal rejiminden kaynaklanan alacak davası Bakırköy 6. Aile Mahkemesinin 2018/693 Esas sırasına kaydedilmiştir. Davacı kadın tarafından Bakırköy 6. Aile Mahkemesinin 2018/693 Esas sayılı dosyasına sunulan cevap ve karşı dava dilekçesinde ziynet alacağı talebinde bulunulmuştur. İlk derece mahkemesince; davanın, karşı davaya karşı açılmış bir dava niteliğinde olduğu anlaşılmakla, davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kadın tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine bölge adliye mahkemesince kadının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. Karşı dava ile ilgili hükümler 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 132 ilâ 135. maddeleri (1086 sayılı HUMK. 203-208) arasında düzenlenmiştir....

    Bu halde mahkemece, davacının ziynetler konusundaki talebi ve mal rejimi tasfiyesi talebi değerlendirilerek, tarafların evlenme tarihi, dava dilekçesi, dava konusu araç, gayrimenkuller ile şirket hissesinin edinme tarihleri tespit edilerek , ayrıca tarafların iddia ve savunma çerçevesindeki bildirdiği deliller toplanıp; davacının isteğinin 4721 sayılı TMK'nun 202 ve devam maddeleri gereğince kabul edilen yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan ve TMK'nun 219, 229, 230, 231, 232, 235 ve 236. maddeleri gereğince açılan katılma alacağına ilişkin olduğu ve bu tür davalarda, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da gözetilerek taşınmazın tasfiye tarihindeki değeri dikkate alınarak (TMK. m.235/1) katılma alacağı...

      Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Dava konusu taşınmazın Talas' taki evin satımından gelen para ile alındığını, kişisel mal yerine kaim olan kişisel mal olduğunu, satıştan 3 gün sonra dava konusu evin 53.000 TL bedelle alındığını, tapudaki bedelin emlak vergisine esas değer olduğunu bildirerek kararın tehir-i icra talepli olarak kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı ), değer artış payı alacağı, katkı payı ve katılma alacağı davasıdır. İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davalı taraf, kararın tamamı yönünden, davacı taraf; bilirkişiden yeniden rapor alınmaması, reddedilen katılma alacağı talebi, kabul edilen katkı payı alacağı miktarı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....

      AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/09/2021 NUMARASI : 2018/13- 2021/673 DAVA KONUSU : Mal Rejiminden Kaynaklanan Davalar (Katılma Alacağı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; tarafların 2008 yılında evlendiklerini, Davalı taraf aleyhine Kayseri 1.Aile Mahkemesi'nin 2017/609 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açtıklarını, evlilik birliğinin içerisinde, davalının aile konutu olan Kayseri İli, Talas İlçesi,Yenidoğan Mah. Defne Sok. Yörük24 Apt....

      Bu durum karşısında eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden, evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM'nin 170.maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejimi, 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı 16.06.2008 tarihine kadar 4722 sayılı Kanunun 10. maddesi gereğince, TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dava dilekçesinin içeriği, taraflar arasındaki evlenme tarihi ve taşınmazın davalı adına tescil tarihine göre dava 4721 sayılı TMK'nun 202 ve devamı maddeleri gereğince kabul edilen yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan ve TMK.nun 231, 232, 235 ve 236. maddeleri gereğince açılan katılma alacağı isteğine ilişkindir....

        Davacının alacağı... 2. Aile Mahkemesi’nin 2014/574 esas sayılı dosyası ile hüküm altına alınan ve mal rejimi tasfiyesi sebebiyle davacıya ödenmesi gereken meblağdır. Davacının iş bu davayı açmakta davalı ...’tan alacağının bulunması sebebiyle hukuki yararının olduğu aşikar olup katılma alacağı davasından kaynaklanan alacağa hükmedilmiş olması sebebiyle eldeki davanın konusuz kaldığından bahsetmek mümkün değildir. Şu halde mahkemece, yukarıdaki ilkeler ve yapılan açıklamalar dikkate alındığında davacının mal rejiminden kaynaklanan katılma alacağına dair hüküm tesis edildiğinden bahisle davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olması doğru olmamış, eldeki davanın muvazaa iddiasına dayalı tapu iptal tescil davası olması gözönüne alınarak muvazaa iddiasının esasının incelenmek suretiyle toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir....

          Başka bir anlatımla, şahsi hak niteliğindeki mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkının dava konusu yapılabilmesi için muaccel(istenebilir) hale gelmesi gerekir, bu da mal rejiminin sona ermesi ile gerçekleşir. Mal rejiminin sona ermesi, mal rejiminin tasfiyesiyle katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı davalarının görülebilirlik ön koşuludur. Mal rejimini sona erdiren boşanma davasının derdest olduğunun anlaşılması durumunda, usul ekonomisi ilkesi gereğince (6100 s.lı HMK'nun 30. m) sonucunun bekletici sorun yapılması gerekir. Mal rejiminin tafiyesi kapsamında açılan alacak davasında, mal rejimi sona ermemiş veya evliliğin dolayısıyla mal rejiminin sona ermesini sağlayabilecek boşanma/evliliğin iptali davasının açılmamış olması durumunda ise davanın görülebilirlik ön koşul yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekir. .//.....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı ... ile ... aralarındaki katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Aliağa Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinden verilen 05.04.2012 gün ve 373/169 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli iken alınan ve davalı adına tapuya tescil edilen 547 ada 5 parselde 12 numaralı mesken üzerinde davacının yasal mal rejiminden kaynaklanan katılma alacağı olduğunu açıklayarak meskenin gerçek değeri üzerinden yarı oranında 40.000 TL katılma alacağının dava tarihinden geçerli yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

              Dairece yapılan temyiz incelemesi sonunda ... sayılı ilamı ile özetle öncelikle davaya konu taşınmazın tapu kaydının getirtilmesi gerektiği belirtilmiş olup, devamında mahkemenin gerekçesinin hatalı olduğu belirtilerek, şayet mesken edinilmiş mal ise TMK'nun 219/2-5. bendi uyarınca, “edinilmiş malların yerlerine geçen değerler” de, edinilmiş mal sayıldığı, bu bakımdan satılan taşınmazın kaim (ikame) ya da edinilmiş malın yerine geçen değer varken TMK’nun 219. maddesine aykırı bir biçimde tasfiyeye tabi tutulacak mal mevcut olmadığı gerekçesiyle davanın reddinin hatalı olduğu, taraf delilleri birlikte değerlendirilerek davacının mal rejiminden kaynaklanan alacağı konusunda nitelendirme de yapılmak suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamıyla örtüşmeyen bir gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olduğu açıklanmış ve bu yönden bozmaya sevk edilmiştir. ./....

                UYAP Entegrasyonu